Mayısın ikinci yarısında ısınıyoruz

Bugün kuzeybatı kesimlerinde sıcaklığın düşüşüne bağlı sağanak yağışlar görülecek.

Yağış cumartesi günü yer yer Karadeniz’de devam edecek, ardından etki alanını daraltacak. Bu haftasonundan itibaren ısınmaya başlıyoruz.

Yok, yok! Öyle düşünmeyin, bahar gelecek. Sıcaklıklar yükselecek, çiçek-böcek yine her yıl olduğu gibi bu yıl da olacak. Az kaldı, mayısın ikinci yarısında, baharı sıcak havaya endeksleyenler için bile bahar gelmiş olacak.

Bu haftasonunda durum nasıl? Öncelikle bugün yurdun kuzeybatı kesimlerinde sıcaklığın düşüş yönünde dalgalanışına bağlı sağanak yağışlar görülecek. Yağış cumartesi günü yer yer Karadeniz’de devam edecek, ardından etki alanını iyice daraltacak. Bu haftasonundan itibaren ısınmaya başlıyoruz. Ama insanoğluyuz işte, bir türlü havayı beğenmiyor, mayıs geçer, haziran gelir, bu sefer haziranın geleneksel rüzgarlarından şikayet ederiz. Bu arada alerjik bünyelere önümüzdeki günlerde artık polenlerle daha fazla beraber olacağımızı hatırlatıyoruz ve tedavilerinizi ihmal etmeyin diyoruz. (Aman Allah’ım, ne kadar şefkat dolu bir meteoroloğum.)

ANTİK MISIR’DA TEKNOLOJİ

Mısır’a gittiniz mi? Dünyanın birçok noktasında yeni yeni piramitler bulunuyor. İhtişamlı piramitler, yüzlerce ton ağırlığında taşlar, matematik hesabı dudak uçuklatacak seviyede karmaşık tasarım, ardından akıl almaz olayların yaşandığına, yapımında çalışan insanların öldürüldüğüne dair farklı farklı hikayeler. Her dönemden hikayeler günümüze gelmiştir ama o dönemden beklenmedik tasarım ve matematik, bugün hálá kafa karıştırarak karşımızda durmakta. Bu tabloda gidilebilecek sonuçlardan biri, insanlık, teknolojik dönemlerden geçiyor ve dalgalanma yaşıyor olabilir. Bu anlattıklarım aklınızın bir köşesinde dursun.

KUZEY KUTBU’NDAKİ İNCELEME

Gelelim atmosfere; bu durumun bir benzeri atmosferde meydana geliyor. Dünya gibi, atmosfer de bir yaşantı içerisinde. Farklı dönemlerden geçmiş, geçiyor, biz müdahale etsek de, etmesek de. Hep küresel ısınmaya neden olduğu için insanoğlunu suçluyoruz ama ihtiyar Yerküre’nin (hep "İhtiyar Dünyamız" derler ya, ben de geleneğe uyayım dedim ama insan "neye ve kime göre ihtiyar" demeden edemiyor. Bize göre mi? Ona bakarsanız bir kelebeğe göre de 1 yaşında bir bebek ihtiyar, değil mi?) ve atmosferin yaşantısı hep bu değişimlerle geçmiş. Yaklaşık yaşı 4 milyar yıl olduğu tahmin edilen Dünya, ömrü boyunca sürekli değişen bir atmosfer yapısına sahip olmuş.

Uluslararası bir bilim adamı ekibi Kuzey Kutbu’nda bir inceleme yapmış ve yaklaşık 55 milyon yıl önce bu bölgede suptropikal iklim yapısının olduğunu ve şu anda -1,5 derece olan deniz suyu sıcaklığının +20 derece civarında olduğunu ortaya çıkartmış. Yani Marmara Denizi’nin yaz aylarındaki su sıcaklık değerlerine yakın. Yaklaşık 1300 metre derinliğinden alınan parça ve örnekler üzerinde bazı deniz canlıları ve hayvanların fosillerine rastlanmış. Petrol aramada kullanılan gemiler ile inilen denizin tabanında "Algae" adı verilen ve okyanusun ılık sularında yaşayan bazı bitki türleri bulunmuş. Bu bitkiler güneş alan, suptropikal bölgelerde yaşarlar. Piramitlerdeki izah edilemez ve pat diye kopan zamanın teknolojisi ile ilgili bilgi gibi atmosferde de değişimlerin bazıları izah edilemez seviyede olabiliyor.

Sizce, kopmalar yaşayan ve izah edilemez tarzdaki tarihsel bilgilerin, atmosferik değişimler ile bağlantıları var mıdır? Acaba yazılan atmosferik felaket senaryolarının daha büyüklerinin dünya üzerinde yaşandığı dönemler oldu mu? Yoksa hepimiz kaynağı bilinmeyin quarklarımızdaki ("quark da ne?" demeyin, aşağıda anlatacağım) enerjilerden mi ibaretiz? Yoksa hiçbirimiz yok muyuz? Yoksa ben abartıyor muyum? Yoksa, yoksa!!

Quark: Atomu oluşturan proton ve elektronların içlerinde olduğu tahmin edilen, proton ve elektronları enerjiden madde boyutuna taşıyan enerji. Atom gibi olduğu, bir yörüngesinin bulunmadığı tahmin edilen quark’ların, evrendeki tüm cisimlerin hacim kazanmasını, madde boyutunda olmasını sağlayan enerji olduğu sanılıyor.
Yazarın Tüm Yazıları