Şair Cemal Süreyya’nın yaşadığı semttir Moda. Bu yüzden daha bir anlamlı gelir bana.
Anadolu yakasının 90’lar ruhunu hala yaşayan bu zarif mahallesi konum olarak, Kadıköy'ün merkezi ile Kurbağalı dere (Yoğurtçu Parkı) arasında kalır. Kadıköy'den kalkan Nostaljik Tramvayın da güzergâhı üzerindedir.
Dondurmacıları, çay bahçeleri, ara sokaklarındaki karakteristik mekanları, konsept kafeleri, lezzetli kahve durakları, çikolatacıları, pastaneleri, tasarım dükkanları, nostaljik tramvayı, sahili ve Moda caddesinin sonunda yer alan antika dükkanlarıyla tatlı ve kendine has bir semttir.
Gelelim Moda’da adım adım yapılacaklar listesine;
Nostaljik Kadıköy - Moda tramvayına binin.
Bahariye Caddesi üzerinde yer alan ve muhteşem bir ambiyansa sahip olan Süreyya Operası’nı açık olduğu bir zaman muhakkak ziyaret edin.
Barış Manço Moda 81300 - 7’den 77’ye herkesin sevdiği Barış Manço’nun müzeye çevrilmiş olan evi gezin.
Moda Çay Bahçesi’nde oturun ve hemen aşağısında semtin sembolü olan Tarihi Moda İskelesi’ne yürüyün.
Erzurum Palandöken’de kayak tatili yapmak neden çok cazip?
En önemli madde bana göre Palandöken kayak pistlerinin havaalanına sadece 20 dk, şehir merkezine ise 5 dk uzaklıkta olması. Böylece neredeyse uçaktan iner inmez kendinizi dağda ve konaklayacak olduğunuz otelde buluyorsunuz. Bol dönemeçli, bitmek bilmeyen ve uzun uzun tırmanılan dağ yollarını aşmak zorunda değilsiniz.
Pistler bakımlı, temiz ve engebesiz. Rahatça kayabiliyorsunuz.
Polat Erzurum’un Covid-19 kapsamında güvenli turizm sertifikası mevcut. Hijyene ve mesafe kurallarına çok özen gösteriliyor. İçiniz rahat olabilir.
Otel bünyesindeki kayak odasında board, kayak ve ayakkabı kiralamaları günlük 75-100₺. İhtiyaç olduğu takdirde kıyafet, kask gibi ekipmanları da kiralayabilirsiniz.
Pistler akşam 20:00’a kadar açık. Işıklandırılan pistte gece kayağı da yapabiliyorsunuz. Otelin kendisine ait kolay, orta ve zor olmak üzere üç ayrı pisti bulunuyor.
Skipass ücretleri tam gün 100₺, öğleden sonra 4 saat 60₺, tek çıkış 15₺ (otelde konaklıyorsanız ski-pass’ler konaklama ücretine dahil).
Hafta sonu karantinadayken kayak yasak değil. (Şu an için öyle)
Kahvaltı için;
Ayvalık’ın Alaçatısı olan Küçükköy’ü (önceki ismiyle Yeniçahori) muhakkak gezmelisiniz. Bu bölgede pek çok mekan bulunuyor. Hepsi birbirinden tatlı minik kafeler, restoranlar, bazı dükkanlar, sanat galerileri gibi görülmeye değer hoş mekanlar. Kahvaltı için Zet Cafe ve Majka adlı mekanları öneririm.
Bu mekanlarda mutlaka Boşnak böreği yiyin. Küçükköy Majka’da da: Ege kahvaltısı edin.
Coffee Shelter’da kaliteli bir kahve içebilirsiniz. (İlk yeri Bozcaada’da olan 3. nesil kahveci)
Tatlı ve kahve için Pino Artisan Bakery’yi tercih edebilirsiniz.
Bir de ayrıca Pino Cafe var. Oranın da tatlıları çok güzel. Denemenizi öneririm.
Cunda Kekik Restaurant’ın da manzarası, kahvaltısı ve akşam yemeği harikadır.
Cunda Taş Kahve ise artık bir Cunda klasiğidir. Cunda Adası’nda deniz kenarında yer alan Taş kahvede keyif yapabilirsiniz.
Hem bozulmamış doğası hem havası hem de mavi bayraklı plajlarıyla sakin tatil sevenlerin gözdesi olan Datça’nın güneyinde Hisarönü Körfezi, kuzeyinde Gökova Körfezi bulunuyor ve toplamda 52 koy ve büke yer alıyor. Daha çok büklerle anılan Datça’nın girintili yerleri koy, yanında akarsu olan kısımları ise bük olarak adlandırılıyor.
Nasıl Gidilir?
Muğla’ya bağlı bir yarımada olan Datça’nın doğusunda ve en yakınında Marmaris bulunuyor.
Kara yolu ile Datça – İstanbul arası 740 kilometre (9 saat)
Datça – Ankara arası 728 kilometre (9 saat)
Datça – İzmir arası 281 kilometre (3 saat)
Datça – Marmaris arası 73 kilometre ve yaklaşık (1,5 saat)
Kendi aracınızla ya da otobüs seferleriyle Datça’ya rahatlıkla gidersiniz. Hava yolu ile gelmek isterseniz en yakın havalimanı Dalaman Havalimanı’nıdır. (164 kilometre uzaklıkta)
Antik çağlarda tarihin babası sayılan Heredot’un, Osmanlı dönemindeyse Kaptan-ı Derya Turgut Reis’in şehriymiş Bodrum. Bir dönem cezalandırılmak istenenler için sürgün yeri bile olmuş. Geçmişin bu küçük balıkçı ve süngerci kasabasını Halikarnas Balıkçısı, Neyzen Tevfik ve Zeki Müren isimleriyle özdeşleştirmişizdir.
Bodrum’dan en son gelişmeler:
Bodrum Türkbükü’nün dinamiğini tutan gece kulübü Sess Türkbükü sekiz senedir Bodrum’un en çok tutulan ve en eğlenceli mekanı olmaya devam ediyor.
Anadolu Mutfağı’nın İstanbul’daki en iyi temsilcilerinden biri olan Kaşıbeyaz bu yaz sezonunda Bodrum Bitez’de yeni bir şube açtı. Kaşıbeyaz Bodrum'un doğayla bütünleşen harika bir konsepti var. Rengarenk çiçeklerle, bin yıllık anıt ağaçlar, uzak doğudan getirilen muz ağaçları ve türlü türlü özel bitki, yeşillik ve ağaçlarla bezenmiş bahçesinde keyifle yemek yiyorsunuz.. Eskiden Bağ Bahçe olan mekan bu yıl Kaşıbeyaz’a ev sahipliği yapıyor. Botanik bir restoran desem yeridir… Lezzetler şahane her zaman olduğu gibi.. Fiyatlar da İstanbul ile aynı. Ayrıca hafta içi her gün serpme, hafta sonu açık büfe kahvaltı sunuyorlar.
Yalıkavak Marina’da yer alan Japon restoranı Zuma, etçi Nusret, kebapçı Köşebaşı, bu sezon açılan dünyaca meşhur Pan Asian mutfağı Novikov Restaurant ve Bodrum’un simgesi haline gelen Balıkçı Sait en havalı, en pahalı ve en sevilen restoranlar arasında yerini alıyor. Hepsinin ortak özelliği nefis gün batımı manzarası…
Türkiye’ye bu sene giriş yapan Novikov Restaurant hakkında biraz detay vermek istiyorum: Daha önce Londra’da tanıştığım ve çok sevdiğim dünyaca ünlü Novikov Restoranları'nın ortak özelliği, dünyanın her yerinden gelen taze balık ve kabuklu deniz ürünlerinin sergilendiği dolaptan seçeceğiniz ürünün, restoranın açık mutfağında istediğiniz şekilde pişirilmesi... İtalyan mutfağı kısmı da var yurt dışı şubelerinde. Yakında Bodrum şubesine de gelecek. Bodrum’un en yeni mekanı. Yemekler çok başarılı.
Yalıkavak Marina’nın değerine değer katan mekanlardan biri de Fenix'tir bana göre. Dekorasyonu, ambiyansı, konumu, yemekleri, eğlencesi, herşeyiyle süper. Artık bir klasik oldu.
Fenix mekanında bu yaz eğlence mekanı
Foça ilçesi, Antik Çağ'da bir İyon kenti olarak ortaya çıktığında civardaki denizlerde yaşayan foklardan dolayı Phokaia adını almış ve bu isim günümüze Foça olarak gelmiş. Foklar hala kentin simgesi halinde…
Foça'da gezilecek yerler
Foça'ya 7 km uzaklıktaki Pers Anıt Mezarları (Anadolu’nun en eski tiyatrosu da Foça’da bulunuyor)
Eskiden Türkler ve Yunanlar’ın tahılları öğütmek için kullanmış oldukları Yel Değirmenleri
İlk olarak kilise olarak inşa edilen ve Fatih Sultan Mehmet döneminde camiye dönüştürülmüş olan Fatih Camii'ni ziyaret edebilirsiniz. (Avlusuna bir taş minare ve medrese bulunuyor.)
Tekne turlarına katılıp Foça'nın masmavi ve bakir kalmış koylarını gezebilir, irili ufaklı pek çok adasına gidebilir ve bazılarında denize girebilirsiniz. Biz kendimize özel bir tekne tuttuk ismi Dalgacı Boat idi. Eski Foça Limanı’nda yer alıyor. Çok memnun kaldık.
Foça Adaları: Foça’nın ön tarafında yer alan, altı ıssız adadan oluşan ada grubu. Silüeti fok balığını andıran Foça Adaları'nın en büyüğü Orak Adası. Adalar ve çevresinde bulunan koylar, Türkiye'nin son Akdeniz foku kolonilerine ev sahipliği yapıyor.
Fatih Sultan Mehmet döneminden kalan ve bugün de kullanılmaya devam eden
Antik çağlara kadar uzanan bir tarihi olan Urla Ege Bölgesi'nin en güzel tatil beldeleri arasında yer alıyor.
Tarihi dokusunu ve bakirliğini korumayı başarmış küçük köyleri, sakinliği ve tertemiz deniziyle huzur öncelikli ve doğal tatil sevenler için harika bir destinasyon olacaktır.
Urla’ya bağlı beldeler; Çeşmealtı, Özbek, Kuşçular, Demircili, Gülbahçe, İçmeler ve Kalabak’tır.
Urla’nın en bilindik özelliklerinden biri de Türkiye’de en çok enginar üretilen yeri olmasıdır. Her sene Nisan ayında Uluslararası Enginar Festivali düzenleniyor. Festival kapsamında dondurmadan, kokorece, boyozdan detoks içeceğine, midyeden suşiye kadar pek çok yiyecek enginarla yapılıyor. Karadeniz’in hamsisi misali, Urla’nın enginarı envai çeşit yemeğe evrilebilir diyorlar adeta. O dönemde giderseniz enginarın hasını alıp dönersiniz.
Ayrıca 14 Ağustos her yıl Urla’da Geleneksel Bağ bozumu Şenliği olarak kutlanıyor.
Gezilecek Yerler:
Klazomeai Antik Kenti
Urla’nın Antik Çağ’daki ismi ‘’Klazomenai’’ Dolayısıyla Klazomeai Antik Kenti de Urla’da gezilecek yerler arasında ilk sırada geliyor. (Kent, Antik Çağ’da özellikle zeytinyağı üretimiyle önemli bir ticaret merkezi olmuştur.)
Daha önce sizlere yine İzmir’e bağlı olan Bademli, Dikili, Çandarlı ve Kalem Adası turumu yazmıştım. Bu sefer on iki günlük tatil ve gezi rotamda İzmir’in diğer güzel tatil beldeleri vardı: Çeşme, Alaçatı, Ildır, Urla ve Foça.
Dalyan, Mordoğan ve Karaburun’u ise bir sonraki geziye bıraktım.
Tabii ki temizliğine ve hijyen şartlarını en iyi uygulayan oteller olmasına çok dikkat ederek konaklayacağım otelleri seçtim. Sizlere tek tek onlardan da bahsedeceğim.
Pandemi sonrası ilk açılışı Çeşme’de yaptım. Çeşme’nin en lüks, en güzel ve klas oteli olan Reges, a Luxury Collection Resort & Spa'da dört gece konakladım. Reges Hotel Marriott International otel grubunun lüks otel kategorisindeki 'Luxury Collection' markasının Türkiye’deki üçüncü oteli ve bence Türkiye çapında en güzel lüks oteller listesi yapsak ilk 10’da yer alır. Ben gerçekten çok memnun kaldım ve oteli çok beğendim. Ülkemizde bu tarz tesislerin artması turizm adına gerçekten gurur ve mutluluk verici.
En önemlisi de kapıdan girdiğiniz andan itibaren çok sıkı hijyen tedbirleri alındığını görüyorsunuz. Konakladığım tüm otellerde girişte ateş ölçüldü, odalar sıkça dezenfekte edildi, masalar kalkan her misafirin ardından dezenfekte edilip güzelce temizlendi, tek kullanımlık tuz, karabiber ve kapalı poşetlerde sunulan servisler önümüze geldi, tüm çalışanlar her zaman maske ve siperliklerini takıyordu. Her yere dezenfektanlar konulmuştu, plajda şezlonglar sosyal mesafe kuralına uygun şekilde konumlanmıştı. Havlular poşetler içinde ve kişiye özel olarak veriliyordu.
Yeni sayılacak bir otel Reges, daha geçen yaz ilk olarak kapılarını açtı. Çeşme Boyalık mevkiinde denize sıfır konumdaki 104 odalı otelin tüm odaları Ege Deniz’i manzarasına bakıyor. Odaların hepsi en az kırk metrekare büyüklükte ve tümü balkonlu. Yemyeşil peyzajlı bahçeleri, otelin kendine ait beyaz kum plajı, iskelesi, denizin yanı sıra iki ayrı açık havuzu, plajda kişiye özel kabanaları ve çok başarılı bir Spa Merkezi var. Her biri özel banyolu masaj odaları, Türk Hamamı, sauna ve buhar odaları, termal kapalı havuzu, 7 gün 24 saat açık spor salonu ile hizmet veriyor.
Ege ve Akdeniz mutfağından lezzetler sunan restoranları ile Reges’in yemekleri de çok iyiydi. Bölgenin en iyi deniz mahsulleri ve bahçeden sofraya taşınmış tümü ile doğal ürünler usta şefler tarafından özenle hazırlıyor. Konum olarak Çeşme Merkez'e 1.8 km, Alaçatı'ya 9 km, İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nına 90 km mesafede yer alıyor. Yunanistan'daki Sakız Adası da otelden yalnızca 8 km uzaklıkta bulunuyor. Otelden Efes Antik Kenti'ne, Meryem Ana Evi'ne, Foça’ya, Sakız Adası’na ve Urla'ya da günü birlik gezi yapabilirsiniz.