Paylaş
HAFIZ Esad gitti...
‘‘Terör babasız’’ kalır mı, kalmaz mı bilemeyiz...
Hafız'ın kanatları altındaki terör çok can aldı...
Önce 40 bine yakın kendi vatandaşını öldürttü, kendi kentlerini bombalattığında masum insanlar can verdiler...
‘‘O kendi sorunları’’ diyebilirsiniz...
Ancak rahmetlinin bir eli Türkiye'den hiç çıkmadı... Başta PKK, Hizbullah olmak üzere ne kadar terör örgütü varsa destekledi, besledi... Apo'dan, ünlü terörist Carlos'a kadar konuk etti...
Onun akan kana destek vermesi en çok bizi yaktı...
Güneydoğu'da çocukları, kadınları, öğretmenleri öldürüp kaçan teröristler, Suriye'de soluklandılar... Çocuklarımızı öldüren silahlar, kurşunlar, bombalar Suriye'den geldi...
*
Nur içinde yatsın...
Dün toprağa verilen rahmetli öbür tarafa varır varmaz, öldürttüğü insanlar tarafından görkemli bir törenle karşılanır mı, karşılanmaz mı, onu da biz bilecek değiliz...
Ancak bu tarafta olup-bitenler ibret verici...
Batı'nın güçlü liderlerinden hiçbirisi rahmetlinin cenaze törenine katılmıyorlar... Batı medyası rahmetliden söz edip, peşinden akıttığı kanı sıralıyor...
Çünkü yıllardır Suriye ‘‘Terör ihraç eden ülke’’ sayıldı...
*
Ölüm her zaman acıdır...
Kim olursa olsun...
Ölmüş-gitmiş insanların arkasından konuşulmaz... Ancak ölüler insanlığın kaderini çizen örnemli kişilerse, gerçekleri ortaya koymak gerekir... Yoksa tarih kitapları yalan-yanlışlarla dolu olurdu...
Esad'ın ölümü ve arkasından eleştirilmesi ibret olmalı...
Terör kimseye paye getirmiyor...
Terör kimseyi yüceltmez, yüceltemez...
Terör insanlık suçudur...
Teröre destek verenler, terörist besleyenler her zaman o kırmızı leke ile birlikte anılacaklardır...
Yüksekova'nın çimenliklerinde kırmızı patiği ile oynarken vurulan kız çocuğu da, Suriye steplerindeki köyde öldürülen yaşlı insanlar da şimdi Esad ile aynı toprağı paylaşıyorlar...
Terör sonuçta kimseye ayrıcalık da getirmez...
İnsanların yüreğinde kurulan iktidarlar ne kadar yüceyse, teröre dayalı iktidarlar o denli cılızdır...
Söndü mü söner...
Paylaş