Milletin yüzü nasıl güldü?..

Bekir COŞKUN

Siyasi demeçlerin ‘‘fıkralı’’ verilmesi iyi oldu... Vatandaşlarımız ‘‘İçinde fıkra vardır...’’ diyerek devlet adamlarının demeçlerini kaçırmadan okumaya başladılar...

Biliyorsunuz; Cumhurbaşkanımız sözlerine ‘‘Bi vamış, bi yokmuş...’’ diyerek başlıyor... ‘‘Kuzu fıkrası’’nı anlattığında, demek ki siyasi istikrar meselesine değindi... Yok eğer ‘‘Tilki fıkrası’’nı anlatırsa, rejim sorununa parmak basıyor...

‘‘Kurbağa ile horozu’’ anlatırsa?..

Hükümet-ordu ilişkisine girdi demek...

Zaten gazeteci arkadaşlarımız da Cumhurbaşkanı'na sorularını fıkralı sormaya başladılar:

‘‘Beyefendi, tavşan kargaya ne demiş?..’’

*

Doğrusunu isterseniz, öbür politikacılarımız da birçok fıkra öğrendiler... Nasıl olsa her ulusal sorunumuzun bir fıkrası vardır...

Keza Meclis'deki tartışmalar...

Misal konuşmacı:

‘‘Sayın Başkan, sayın üyeler... Bir gün eşeğin biri...’’

Muhalefet sıralarından itirazlar:

‘‘Olmaz sayın Başkan... Eşek fıkrasının konumuzla hiçbir ilgisi yok... Sayın hatibin katır fıkrasını anlatması gerekiyordu... Mesele ile ilgili olan katır fıkrasıdır...’’

Başkan:

‘‘Sayın konuşmacı, yanlış maddeye girdiniz efendim... Katır fıkrasına geçiniz lütfen...’’

Konuşmacı:

‘‘Eşek fıkrası da bu işe uyar efendim...’’

Başkan:

‘‘Uymaz... İşin içine eşeği sokarsanız rejim tehlikeye girer sayın hatip...’’

Hatip:

‘‘Siyasi kanaatimiz, bu işin eşekle ilgili olduğudur... Eşek adama demiş ki...’’

İtirazlar:

‘‘Yanlış madde, yanlış madde...’’

Başkan:

‘‘Eşeği çıkartınız efendim, rejim zedelenecek, rica ederim...’’

Hatip:

‘‘Peki, eşek adama bir şey dememiş mi?..’’

*

Fıkralar işe yaradı...

Sonunda milletimizin yüzünü nasıl güldürdüklerini anlatmaya çalışıyorum.

---