Bekir Coşkun: Ayı...

Bekir COŞKUN

AYIYI vurdular... Bursa'nın Uludağ eteklerindeki bir mahallesinde, dere kenarında görülen bir ayıyı, eli silah tutan bir yiğit vatandaşımız vurup öldürdü, medyada görmüşsünüzdür.

Vuruluş nedeni, ayının dağdan aşağı inmesi.

Oysa ayı aşağı inmemişti, insanoğlu yukarı çıkmıştı.

O bölge ormandı.

Ormanı zaman zaman yakıp, zaman zaman kesip kaçak yapılaşma ile insanoğlu dağa doğru tırmandı.

Orası orman...

Nitekim şu anda dağın etekleri dikenli tellerle çevrili durumda.

Ayı aşağı inmesin diye değil.

İnsanoğlu daha yukarı çıkmasın diye.

* * *

Ve ayıyı vurduktan sonra mahallede ne kadar çoluk çocuk, kadın, erkek varsa başına toplanıp fotoğraf çektirdiler.

Bakın çevre dostu Bursa Hakimiyet Gazetesi'nde, arkadaşımız Can Ertan nasıl yazdı:

‘‘Ayı yerde ölümüne yatıyor. Bir de urgan bağlı boynunda. Çevresini insanlar almış (fotoğraf çektiriyorlar). Birinin upuzun bıyıkları, kafasında fötr şapkası var. Eliyle şöyle ayının kolundan fiyakalı tutmuş. Yüzlerinde nasıl da tatlı bir gülümseme...

(......)

Deniliyor ki haberde ‘‘ayı yolunu şaşırdı’’.

Hadi canım siz de, yolunu şaşıran ayı mı, insanlık mı?..

(......)

Şehir bir ormana, bir kanlı cangıla dönüşmedi mi?..’’

* * *

Böyle diyor Bursa'nın dürüst yazarı.

Ben de biliyorum; oralar ayının ormanıydı. Belki de babası-annesi o dereye gelip balık avlarlardı. Ayılar bu aylarda su içmek, serinlemek, balık avlamak için derelere inerler.

O, oraları hálá kendinin sandı.

Ne bilsin, insanlar geldiler, ormanı yakıp-kestiler, oralara kaçak maçak evler yaptılar, silahlarını duvarlara astılar, ayıları vurmak için bekliyorlar.

Ne bilsin?..

İnsanoğlunun doğaya karşı acımasız, görgüsüz, kendi dünyasını yok edecek kadar da ahmak olduğunu...

Ve bu dünyada artık kendisine yer kalmadığını.

Ne bilsin ayı?..