Anayasa uçurmanın yıldönümü

19 Şubat; Anayasa kitabının uçtuğu gün.

Nasıl ki havacılık tarihinde ‘‘Balonla uçuş’’, ‘‘Okyanus ötesi ilk uçuş’’, ‘‘Aya'a ilk uçuş’’, ‘‘Uzaya ilk insanlı uçuş’’ gibi önemli ‘‘uçma’’ tarihleri varsa, Türk devlet yönetimi tarihinde de bu büyük uçuş öyle:

‘‘Anayasa kitabının uçuşu.’’

Hiçbir uçuş, toplumların yazgısını bu denli etkilemedi.

Gerçi bu bir insansız uçuştu. Ancak uçan Anayasa kitabının büyük bir kalabalığı da birlikte uçurduğu sonradan anlaşıldı.

1.5 milyon çalışan, 125 bin patron gitti.

Elálemin uçuşlarında aracın içindeki üç-beş personel uçarken, bizim Anayasa kitabı uçtuğunda uçurmadığı şey yoktu:

Dolar uçtu...

19 banka uçtu...

Enflasyon uçtu...

Faizler de uçtu, iç-dış borçlar da...

*

İşin enteresan yanı; her şey uçmuştu, uçan Anayasa kitabının asıl iki personeli, Sezer ile Ecevit uçmamışlar, yerlerinde kalmışlardı.

Orada oturuyorlar.

Uçan kitapla Türkiye uçtu da, onlar kaldılar.

Dün Ankara'da Anayasa kitabının uçuşunun hüzünlü yıldönümünü anma günüydü.

Anayasa kitabını uçurtan Başbakan Ecevit ile Anayasa kitabını uçuran Cumhurbaşkanı Sezer'den hiçbir yıldönümü mesajı gelmedi.

Oysa kafasına doğru uçan Anayasa kitabının birinci sorumlusu Başbakan Ecevit, bir kask ile ekranlara çıkıp, bu tarihi uçuşun ‘‘esenlikle’’ sona erdiğini anlatabilirdi.

Keza Cumhurbaşkanı Sezer.

Bir uçan Anayasa kitabı ile yeryüzünün en kapsamlı taşımacılığını nasıl başardığını yıldönümü mesajı olarak verebilir, Atatürk'ün ‘‘İstikbal göklerdedir’’ sözünü hatırlatabilirdi.

*

Bundan sonradır ki Türkiye; yazar kasa, tanker, portakal sandığı, tava gibi yeryüzünün en geniş hava filosuna kavuştu.

Ki bu yazı yazılırken dahi Başbakanlık önünden haber geldi:

‘‘Taksici İbrahim de uçtu...’’

Benzin döküp arabasını uçurmak isterken, kendisi iki saniyede merkez karakola uçuvermişti.

Anayasa kitabının uçuşunun yıldönümü...

Bu kez ‘‘Başbakan kilo aldı, ekonomi düzeliyor’’ diyerek ayağı yerden kesilenler uçmazlar mı?..

Uçan uçana...
Yazarın Tüm Yazıları