Paylaş
Ecevit, hükümeti nasıl kuracağını ve ne yapacağını düşünmek için Kıbrıs'a gitti.
Genelde Türk'ün aklının geldiği yer tek biliniyorsa da, herkesin aklının geldiği yer farklıdır.
Nur içinde yatsın, rahmetli Özal, düşüneceği zaman doğru Side'ye giderdi. Birçok değerli düşünce Side'de aklına gelmiştir.
Aklına gelenlerin yarısını dönüşte Burdur Gölü civarında unuttuysa da, aklında kalanlarla işte Türkiye böyle oldu...
*
Demirel'in aklı havada geliyor.
Ne zaman uçağa binip havalansa, ayakları yerden kesilir kesilmez konuşmaya başlıyor.
Yine onun da birçok değerli görüş ve düşüncelerinin böyle havadayken aklına geldiğinin ve açıkladığının tanığısınız.
Çankaya Köşkü'nün içindeki Muhafız Alayı'nda artık bir uçağın mı olur, bir helikopterin mi, hazır bulundurulmasının yararlı olacağını her zaman düşünmüşümdür.
Ki Süleyman Bey'in aklına iyi bir fikir mi gelmiyor?..
Doğru havaya...
Yok olmadı, bir kanatlı koltuk yapılsa...
*
Bakınız; Deniz Baykal'ın aklı koşarken geliyor...
Evde otururken istifa etmeyi akıl edememişti, çıkıp koşmaya başladı ve dönüp arkasında kendisi ile birlikte koşan medya ordusuna açıkladı:
‘‘İstifa ediyorum...’’
Büyük takdir topladı.
Seçimlerden önce koşsaydı, CHP barajı aşmıştı.
Mesut Yılmaz'ın aklının sonradan geldiğini ise, önceki gün ‘‘Çiller'i aklamak bize pahalıya mal oldu’’ demesinden anlıyoruz.
Tansu Çiller'in aklı?..
Hiçbir şekilde gelmiyor... Yatıyor, kalkıyor, düşüyor, sinemaya gidiyor...
Ama aklı asla gelmek bilmiyor.
*
Başbakan Ecevit, düşünmek için Kıbrıs'ta...
Muhtemelen aklına iyi bir fikir gelmediği için, medya ‘‘İki gün daha kalacak’’ haberini verdi.
MHP ile nasıl hükümet kuracağını düşünüyor.
Belki Kıbrıs'tan hiç gelmez.
Bence ‘‘Milliyetçi sol’’ fikri nerede aklına geldiyse, gidip tam orada durmalı.
O zaman MHP ile ortak olmanın hiçbir sakıncasının olmadığının iyi bir akıl olduğunu akıl eder.
Paylaş