Zor ama güzel bir meydan okumaydı

Uzun süredir bir projeyle izleyici karşısına çıkmayan Todd Field, sessizliğini “Tár” filmiyle bozdu. Film, acımasız bir orkestra şefi olan Lydia Târ’ın yükselişini ardından da hızlı düşüş hikâyesini izleyiciyle buluşturdu. Büyük bir Alman müzik orkestrasının ilk kadın şefi olmayı başaran Lydia Tár’ı canlandıran Cate Blanchett filmdeki performansıyla ‘en iyi kadın oyuncu’ kategorisinde bu yıl Oscar’a aday gösterildi. ‘En iyi yönetmen’, ‘en iyi film’, ‘en iyi özgün senaryo’ kategorilerinde de Oscar adaylığı olan “Tár”ı hem yönetmen koltuğunda oturan hem de senaryosunu kaleme alan Todd Field ile filmin oyuncuları Cate Blanchett, Noemie Merlant, Nina Hoss ve Sophie Kauer anlattı.

Haberin Devamı

◊ Lydia Tár’ı canlandırması için neden Cate Blanchett’ı tercih ettiniz?

- Todd Field:Cate ile sağlıklı bir iletişimimiz olacağını, bu rolün ona tamamen oturacağını biliyordum. Bunu düşünmemin sebebi neydi ben de bilmiyorum ama tamamen içten gelen bir histi. O çok duru bir oyuncu. Cate’de gördüğüm o öz saflığı hiçbir oyuncuda göremedim.

◊ Karakteri yarattıktan sonra mı hikâyeyi yazmaya başladınız, yoksa senaryo zaten ana hatlarıyla belli miydi?

- Todd Field: Pandeminin başlarında kafamda ufak ufak kurduğum ve artık onu kafamdan çıkarıp senaryoya aktarmak istediğim bir karakter vardı. Lydia’yı çok düşündüm ve bu kişi Cate oldu. Ardından sadece Lydia’yı düşünerek hikâyeyi yazmaya devam ettim.

◊ Lydia Tár’ın hikâyesine bir nevi korku filmi diyebilir misiniz?

Haberin Devamı

- Todd Field: Bunu korku filmi olarak mı görüyorum, sanmam. Aslında filmi nasıl izlediğinize bağlı bu durum. Ama evet filmde korku unsuru var sanırım.

Zor ama güzel bir  meydan okumaydı

ZİRVEDEN İNMEK KORKU FİLMİ GİBİ DEHŞET VERİCİ

◊ Filmi izlerken Lydia Tár’ın kendisine nasıl zarar verdiğini, mizacının onu mahvettiğini gördüm...

- Todd Field: Evet, seninle aynı fikirdeyim. Yaşadığı çok kısa bir süre içinde, çok uzun bir yolculuktu...

Cate, siz filmdeki korku unsuruyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

- Cate Blanchett: Açıkçası korku kelimesini kullanmanı ilginç buldum... Sonunu ele vermek istemiyorum ama geçmişini kesinlikle bir kutuya koyan ve büyük yeteneği sayesinde kendini yeniden keşfetmeye çalışan ve müzik tarafından kurtarılmaya, değiştirilmeye ve büyülenmeye çalışılmış biri için bir şey onu rahatsız ediyor. Ve filmde tüm bu unsurlar var. Bu konuda Todd ile çalışmak çok büyüleyiciydi... Bence de filmde korkuyu hissediyorsun... Lydia Târ, zirvede. Bir sanatçı olarak, bundan sonraki tek yolun aşağı olduğunu ve bütün bunları başarmanın muazzam bir cesaret gerektirdiğini biliyor. Belki bir yandan da durumunun korku filmi gibi dehşet verici olduğunu da biliyordu.

Haberin Devamı

LYDIA TÂR’IN HAYATI BİR TÜR PERİ MASALI

◊ Lydia Tár karakterini nasıl görüyorsunuz? Bazen çok güçlü, bazen çok zayıf... Karakteri canlandırırken neyden ilham aldınız?

- Cate Blanchett: Todd’un dediği gibi, Lydia Tár’ın hayatı bir tür peri masalı çünkü dünya çapında eski büyük Alman orkestrasını yöneten bir kadın şef hâlâ yok... Lydia Târ’ı terimlerle düşünmedim çünkü senaryo çok güzel işlenmişti. İlk hecesinden karakterin gerçekten karmaşık olduğunu biliyordum. Bu bir süreç filmi. Yani, karakteri yaratma deneyimi bir süreçti, gelişti ve değişti. Muhtemelen değişmeyen, dönüp dönüp durduğum bir şeylerden biri de onun kendine yabancı biri olduğuydu. Ve bence bir bakıma hepimiz öyleyiz...

Haberin Devamı

Bu duyguyu yaşamak için konser piyanisti veya dünyanın en büyük orkestrasının şefi olmanıza gerek yok. Todd, Lydia Tár’ın karmaşık bir karakteri olduğunu söyledi. Onu canlandırmak benim için zor ama güzel bir meydan okumaydı.

Zor ama güzel bir  meydan okumaydı

Bu film aynı zamanda güç dünyasındaki dengesizlikleri de anlatıyor... Kariyerinizin başında kendinizi güçsüz hissettiğiniz anlar oldu mu ve bu durumla nasıl başa çıktınız?

- Cate Blanchett: Evet, film endüstrisine girdiğimde içimde böyle bir his vardı. Eşim Andrew Upton bana inanılmaz derecede destek oldu. Kendime, “Tadını çıkar bebeğim. Beş yılın var, eğer şanslıysan” dedim. Kadınların kariyerinde o zamanlar yaş sınırlaması gibi engelleyici unsurlar vardı. Şimdilerde bu manzarayı sadece kadın oyuncular değil, harika adamlar da değiştirdi. Bu film de kadınlar hakkında değildi. İnsan ve insan olmakla ilgili.

Haberin Devamı

Zor ama güzel bir  meydan okumaydı

Cate’in yanında olmak ilham vericiydi

Nina Hoss, canlandırdığınız Sharon Goodnow karakterini anlatır mısınız?

- Nina Hoss: Her şeyden önce, bu iki kadın; Lydia ve Sharon inanılmaz müzisyenler. Cate’in de söylediği gibi senaryoda duyguları, karakterleri çok hızlı ve çok kolay bir şekilde değiştiriyorsun... Ve bunu inanılmaz yönetmen ve oyuncu kadrosuyla keşfetmek benim için de inanılmaz bir şeydi. Tabii ki, harika ve güzel partnerim Cate Blanchett... Birlikte çalışmak bir hediyeydi ve onun yanında olmak ilham vericiydi. Piyano çalabilmeme yardımcı oldu. Artık gerçekten birlikte müzik yapabilecek duruma geldiğimizi düşünüyorum. Tüm proje çok özeldi.

Haberin Devamı

Zor ama güzel bir  meydan okumaydı

Bu hikâyeyi paylaşmaktan onur duydum

Bir müzisyen olarak böyle dikkat çeken bir filmde rol almak nasıl bir duyguydu?

- Sophie Kauer: YouTube’da “Michael Caine’den Film Oyunculuğu Üzerine 10 Ders” videosunu izledim. Bu, oyunculuğun teknik detayları için gerçekten iyiydi. Todd da bana bu tür şeylerin çoğunu tekrarlattı. Lehçe, karaktere bürünmede çok yardımcı oldu. Müzikal kulaklarımın da farklı lehçelerdeki dilleri öğrenmeme gerçekten yardımcı olduğunu düşünüyorum. Çok küçük yaştan itibaren kulaklarımızı bu şekilde kullanmak üzere eğitildik. Lehçe koçları da gerçekten naziktiler ve sete gitmeden önce pek çok farklı şeyi denemem için bana güvenli bir alan yarattılar. İlk birkaç günümü diğer oyuncuların kendi sahnelerini oynamalarını izleyerek geçirmeme izin verecek kadar naziktiler. Nina, Naomi, Cate’i izlerken çok şey öğrendim. Bir müzisyen olarak, çaldığımız farklı parçalar aracılığıyla farklı karakterleri canlandırmaya oldukça alışkınız. Prodüksiyonda inanılmaz iş birlikçi, profesyonel insanlara karşı kendimi çok hoş ve güvende hissettim. Olga karakterinin ardındaki bu hikâyeyi paylaşmaktan onur duydum.

Kahraman mı kötü biri mi

Noemie Merlant, “Târ”da oynamak sizin için nasıl bir deneyimdi?

- Noemie Merlant: Bu çılgın dünyayı keşfettiğim için gerçekten mutlu oldum... Karakterim Francesca, başarılı bir orkestra şefi olmak istiyor. Müziği bu kadar çok sevmesi ama hiçbir enstrümana dokunmaması... Todd’la bunun hakkında konuştuk. Bu durumu mimiklerle, bakışlarla somutlaştırmaya çalıştım. Bu karakteri gerçekten seviyorum çünkü o gölgede ama gerçekten sabırlı biri. Aynı zamanda, onun bir şekilde kahraman mı yoksa kötü biri mi olduğunu bilmiyorsunuz çünkü bir bakıma Lydia’nın hayatını kontrol ediyor. Bu durumu bir nevi kendi içimde “Sanatın hayatı taklit etmesi” olarak betimliyorum. Bir müzisyen olarak oyunculuk süreci ilginçti çünkü bence biz kendi kendimizin enstrümanıyız. Yaratım sürecinde çok önemli olan paylaşım ve saygı ortamını Todd gerçekten inşa etti. Bunun için ona teşekkür ediyorum.

Yazarın Tüm Yazıları