Meğer bendeki motivasyon sıkıntısı kırmızı eksikliğinden kaynaklanmaktaymış
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Kaç gündür üzerimde bir bıkkınlık, yorgunluk, kolumu kaldıracak halim yok. Vitamin alıyorum, antidepresana dayanıyorum, astroloğumuz Aycan Özenbaş’ın tavsiyesiyle açık havada spor yapıyorum, bana mısın demiyor.
Yine böyle yorgun, bıkkın, kanadı kırık halde çalışmaktayken telefonum çaldı. Bıraksalar da rahat ölsem. Davetiyemizi aldınız mı diye soruyorlar. ‘Ne davetiymiş bu’ dedim, ‘Tiffany’nin Renk Günleri başladı da’ dediler. Renk Günleri de ne demek canım, izahat aldım haliyle.
Tiffany, her cuma bir mağazasında Renk Günleri düzenliyor. Mesela ben geçen cuma Levent Metrocity mağazasındaki uygulamaya katıldım. Size yakın bir Tiffany mağazasında kinezyoloji (kas testi) uzmanı Işık Kırgız’ın bulunduğu masaya gidiyor, ‘Işık Hanımcım, bir bakın bakalım, bende hangi renk eksik?’ diyorsunuz.
Bünyede iki türlü renk eksikliği meydana geliyor: Kısa vadeli (günlük) ve uzun vadeli (isimden gelen). Kısa vadeli renk ihtiyacı kas testi ile tespit ediliyor. Hayat boyu ihtiyaç duyacağınız renklerin sırrı ise isminizde saklı. İşte garip ama gerçek bir hikaye:
Efendim, gittim pozitif bilime olan tüm inancımla Işık Hanım’ın önüne dikildim. ‘Bakalım bugün hangi renge ihtiyacınız var, tespit edelim’ dedi. Yeşile olmadığı kesin, tepeden tırnağa yeşiller içinde, beyaz atlı prensin öpmesini bekleyen bir kurbağa prensesi andırıyorum zira.
Işık hanım elime yeşil bir kazak tutuşturdu ve konsantre olup sağ kolumu yana kaldırmamı istedi. O, sağ kolumu aşağıya itecek, ben de kolum inmesin diye direneceğim. Fakat ne mümkün, kolum aşağı iniverdi, tutamadım. Bu, yeşil renge bugünlük ihtiyacım yok demek.
‘Hadi canım, kimbilir nasıl asıldınız koluma, bir daha deneyelim’ dedim. Meğer kadıncağızın sağ kolu ameliyatlıymış ve sol kolunu kullanmış. Her seferinde de aynı şiddette basınç uyguluyormuş.
Bu kez elime mavi bir kazak verdi. Yine kaldırdım kolumu, yine aşağı doğru bastırdı ama bu sefer kolum inmedi. Mümkün değil, inanmam. Vardır mantıklı bir sebebi. ‘Var tabii, söylüyorum ya işte, maviye ihtiyacınız olduğu için kaslarınız direniyor’ diyor. İyi de bu yeterince mantıklı bir sebep mi?
En az on tane renk denedik. Kiminde kolum aşağı düşüverdi, kiminde kazık gibi kalıp direndi. Yorgunluk desem, son denediğimiz renk kırmızıydı ve kolum havada kaldı. Tuhaf... Sonuçta mavi, turuncu ve kırmızı renklere şiddetle ihtiyaç tespit edildi.
Sıra geldi isim testine. Adınızı bir kağıda yazıyorlar. Her harfin rakamsal bir karşılığı var. Her rakamın da renklerden bir karşılığı. Bir rengin rakamsal karşılığı isminizde varsa, yırttınız. O rengin temsil ettiği değerler sizde var demek. Diyelim isminizde B harfi var. B’nin rakamsal karşılığı 2. 2’nin renk karşılığı da turuncu. Bu yapıcı ve neşeli biri olduğunuz anlamına geliyor. İsim testi ile benim merhametsiz, kendine hakim olamayan, dürüstlük veya doğruluktan nasibini almamış bir mahlukat olduğum ortaya çıktı. Gerçi Işık Hanım, ‘Kuzum yanlış anladınız, hayatta bu duygulara ihtiyacınız var demek bu’ dese de, ben anlayacağımı anladım. Bu isim testi mantar sevgili okurlar.
‘Sayın Tuna, günlük hayatta ne işimize yarayacak bu renk mevzuu’ derseniz, cevap basit. Hayatınızda hangi duygular ve özellikler baskın olsun istiyorsanız, üzerinize bolca o renkten giyeceksiniz.