Geçtiğimiz haftalarda Bahar Korçan Butik’ten bir davet aldım. Marco Innocenti adında bir stil ve imaj danışmanıyla çalışmaya başlamışlar.
Moda dünyasının ilk üçü arasında anılıyormuş. Ayda bir kez İstanbul’a geliyor ve Bahar Korçan müşterilerine imaj danışmanlığı yapıyor. ‘Denemek ister misiniz?’ diye sordular. İstemez miyim, hemen atladım gittim.
Bahar Korçan’ın butiği Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi üzerinde, Isparta Palas Apartmanı’nda. Bembeyaz, ferah bir yer. Marco Innocenti de her İtalyan gibi geveze, esprili ve enerjik bir adam.
Önce sizinle uzun uzun sohbet ediyor, tanımaya çalışıyor. Gittiğinizde üzerinizde bulunan giysiler de onun için birer ipucu. Adamcağız bilmiyor ki, benim stilim her sabah evde dinlediğim ilk şarkıya göre değişiyor. O sabah da, Amelie’nin film müziklerini dinlemişim, kız çocuğu gibi görünüyorum.
BOTLARIMI BEĞENMEDİ
Üzerimdekileri renk uyumu bakımından başarılı buldu ama botlarımı beğenmedi. Bacaklarımı kısa gösteriyorlarmış. Zaten butikteki her şey o kadar şık ki, kendimi üzerimdekilerle son derece sefil hissettim. Allahım botlarım ne kadar eski suratlı görünüyor, kazağım ne kadar da tüylenmiş meğer.
Marco, genellikle hangi mağazalardan giyindiğinizi, kıyafete para harcamaktan hoşlanıp hoşlanmadığınızı, en sevdiğiniz tasarımcıları da soruyor sohbet sırasında.
Sizi yeterince tanıdığına karar verdikten sonra bir süre ortadan kayboluyor. Sonra eli kolu kendi seçtiği kıyafetlerle dolu olarak geri dönüyor. Elbette hepsi Bahar Korçan koleksiyonundan. Siz de sırayla hepsini denemeye başlıyorsunuz. Bu arada sohbet sonucunda benim kendini göstermekten hoşlanmayan biri olduğuma karar vermiş.
FİLDİŞİ TONLARI YASAK
Marco’nun en hoş yanı size yakışmayan giysileri ve neden yakışmadığını dürüstçe hemen söylemesi. Örneğin benim bir iki seans solaryuma girmeden asla ekru, beyaz, fildişi, krem gibi tonlarda giyinmemem lazımmış. Adam bana eni konu ‘Hortlak gibi görünüyorsun’ dedi.
Sonra yerlere kadar uzanan ama palto kadar kalın olmayan, palto-ceket arası siyah bir tasarım denedim. Bu sefer de Bahar’ın tasarımı hatalı dedi. Beli oturmuyormuş. Bir yandan sizi model olarak kullanıp, Bahar Korçan’a da danışmanlık yapıyor yani. Sonra bir de Bahar Korçan koleksiyonunda bana uygun pantolon yokmuş. ‘Sade, kalçadan sonra bollaşan bir model lazım sana’ dedi.
Bir saat süren seansın sonuç raporu: Acilen birkaç topuklu ayakkabı almam lazım, bacaklarımı ortaya çıkarıyor. Eteklerim diz hizasında ve dar olmalı. Boynumu mümkün olduğunca açıkta bırakacak şeyler giymeliyim, çünkü en dikkat çekici tarafım boynum. Aynı sebeple saçımı da toplamam iyi olur. Taş tonlarındaki renklerden solaryuma girmedikçe uzak durmalıyım, biraz daha ağır makyaj yapmalıyım. Kahve, siyah ve bordo üzerimde hiç fena durmuyor.
Topuklu ayakkabı üzerinde duramadığımdan, bu tavsiyelerin içinden boynu açıkta bırakma yönünde olanı acilen yürürlüğe soktum. Heyhat bu esnada kış kapıya dayandı. Şimdi son derece kararsızım, stil ve karizmadan mı vazgeçmeliyim, yoksa insanı sıcacık tutan boğazlı kazaklardan mı?
SİZ DE DANIŞABİLİRSİNİZ
Unutmadan söyleyeyim, siz de Marco Innocenti’ye imaj danışabilirsiniz. Aralık ayının yedisiyle onu arasında yine İstanbul’da olacak. Telefon açıp, randevu almanız yeterli. Bu hizmet karşılığında hiçbir ücret ödemiyorsunuz. Üstelik Bahar Korçan’dan herhangi bir alışveriş yapmanız da gerekmiyor. Randevu için (212) 296 92 76 numaralı telefonu arayabilirsiniz.