Suna Kabadayı ile 5 soru 5 cevap

İMAJ, İÇTEN DIŞADIR İÇERİDE NE VARSA DIŞARI O YANSIR

“İmaj, içten dışadır. İçeride ne varsa, dışarı o yansır” dediğinde, merakım içten içe arttı.
İmajın aslında moda ile ne kadar bağlantılı olduğunu ise şu ifadeleri çok net özetledi:
“İnsan içeride huzursuzsa, kendiyle sohbeti tatsızsa, yani özgüven tarafında yaralıysa, dışarıda stil adına ne yaparsa yapsın kıyafetinden öte her şeyiyle bıraktığı his gerilimdir. Bakana, görene bu yansır.”
Ve, kafamda yine onca soru.
Ve, ben yine ritüeli bozmadan, “5 Soru 5 Cevap” ile başladım sohbetimize.



1-Suna Kabadayı’yı bir de sizden dinleyelim...

O kadar çok kimlikliyiz ki artık, nereden başlasam, hangi Suna’yı anlatsam... Boğaziçi Üniversitesi mezunuyum. Üniversitede Siyasal Bilimler okudum. 10 yıl pazarlama alanında çalıştım. Hayal ettiğim markalara strateji yaptım, sonra da imaj danışmanlığı eğitimi almak üzere ABD’ye gittim. Geri döndüğümde kendi şirketimi kurdum. Aradan geçen 15 yılda iyi bir danışman olmak için çalışkan öğrenci olmaktan vazgeçmedim. Daha iyi sorular sorabilmek için koçluk eğitimimi de New York Üniversitesi’nde tamamlamıştım ki, annelik yoluna girince de yeni bir eğitimle başbaşayım. Kızımı ve kendimi sağlıklı büyütebilmek için. mindfullness çalışıyorum son yıllarda.
Kısaca anne, evlat, abla, eş, dost, danışman, yazan, anlatan, okuyan, araştıran, düşünen, hatta bazen çok düşünen, hayvan seven, çikolata seven, mükemmeliyetçilikten kurtulmaya çalışan, sadeliği ve süslenmeyi eşit seven, kocaman hayalleri olan ama her şeyin başı sağlık diyen 40’ların ortasında bir işkadını...

2- Kadınlarımız imajlarına ne kadar önem veriyorlar ve nelere dikkat etmeliler?

Bazısı çok fazla önem veriyor ama yanlış anlıyor. Bilmem ne marka çanta alması için eşini didikleyen kadın hikâyeleri, Instagram’da gördüğü bilmem kimin saçından olması için o stilin peşinde kuaför değiştirenler, her gün ‘kıyafetim yok’ krizi yaşayanlar, 38 beden olup kendini kilolu bulanlar... Kimisi ise ‘hiç umurumda değil’ deyip kendini bırakıyor.
İmaj, içten dışadır. İçeride ne varsa, dışarı o yansır. İnsan içeride huzursuzsa, kendiyle sohbeti tatsızsa, yani özgüven tarafında yaralıysa, dışarıda stil adına ne yaparsa yapsın kıyafetinden öte her şeyiyle bıraktığı his gerilimdir. Bakana, görene bu yansır. O zaman da kadın ve erkek, imaj konusunda aslında sınıfta kalır.

3- Türkiye’de imaj danışmanlığı ve stil danışmanlığı karıştırılıyor mu? Açıklar mısınız?

Evet, hâlâ biraz karışıyor. Aslında görüntü ikisinin kesişim noktası. Kişi nasıl görünüyor, her iki alanı ilgilendirir. Ama stil; saç, makyaj, giyim gibi daha çok kozmetik ve modayla alakalıdır. Bir filme ya da moda çekimine styling yapılabilir, ya da bir kişinin sadece gardırobuyla mesleki veya sosyal hedeflerden bağımsız bir rötuş yapılabilir. İmaj danışanı ise içerikten beden diline kişinin her şeyiyle bıraktığı toplam etkiyi çalışır. Yani süreç daha kapsamlıdır. Ses tonundan sözlerine okuduğu kitaptan ilişkilerine her alana dokunur.



4- Peki mottonuz?

Stil mottom: Zarafet akıldadır, o varsa kıyafetler de bunu takip eder. Esas olan da budur.
Yaşam mottom: Asla pes etme ama nerede bırakacağını da bil.

5- Son sorum da erkek okurlarımız için olsun. Beyler, imaj oluşumunda nelere dikkat etmeliler?

Beyler için kişisel bakım çok mühim. Mesela kirli sakal herkese yakışmıyor, ısrar ediyorum yakışmıyor. Kısa paçalar da keza aynı şekilde. Saç kesiminde favorilerin şekli kişisel stilde çok önemli bir detay bence ama bizde çok klasik standartları görmekten öteye geçemiyoruz. Ense tıraşı da paça boyu ve ceket kol boyu kadar atlanmaması gereken mühim bir detay. Hangi ayakkabı çorapsız giyilir, hangi ayakkabı ile ne renk çorap giyilir? Parfüm ve mendil tercihlerinde dozu kaçırmamak önemli. Bir de rahat giyim için bir kapsül edinmeli beyler. Özellikle resmi giyiniyorlarsa, causal giyim doğru seçilirse gençleştirir, yanlışsa hantallaştırır.