Şapkasız çıkmam abi

Havadaki nem oranının yüksekliği, bunaltan sıcaklar insana ne giyeceğim sorusu sorduruyor. Kuşkusuz sıcak havalarda serin tutan giysileri tercih etmek gerekiyor. En başta şapka, şapkasız dışarı çıkmayın.

***

Yaz sıcakları için öneriler:
Çok terlemekten ve ardından oluşan ter kokusundan şikayetçiyseniz size muhteşem bir deodorant önereceğim: Diclore. Kesinlikle ter kokmayacaksınız.
- Ayaklar yazın çok önemli. Giydiğiniz terliğinizde veya açık ayakkabınızda ayak topuğunuz bakımlı olmalı. Benim de kullandığım ‘Vazelin hydratingfootcream’ çok güzel. Topuklarınızı törpüledikten sonra sürün, farkı göreceksiniz.
- Sabahları güne ılık duş alarak başlayın, en sonunda soğuk duş alın ve yüzünüze buz masajı yapın. Ben kendimi yorgun hissettiğim zamanlar özellikle alnıma, göz etrafıma ve ağız bölgeme buz masajı yapıyorum, inanın güne daha zinde başlıyorum.
- Eczanelerden alabileceğiniz deniz mineralleri olan serinletici ve makyaj sabitleyeceği, benim bu sıcak günlerde çantamdan ayırmadığım spreyimdir.
- Kadınların olmazsa olmazı da sıcaklarda akmayan maskaradır.
- Erkeğin ve kadının vazgeçemediği şeydir parfüm. Sıcak günlerde ağır olmamalı ve fresh kokular tercih edilmeli.
-Tek parça elbiseler özellikle içeriğinde naylon, viskon olmayan, tiril tiril kumaşlar bu sıcak günlerde teninize dokunmalı.

SEMİHA TURHAN’LA 5 SORU 5 CEVAP

SACT’ta her çantanın ayrı bir hikâyesi var!
SACT markasının kurucusu ve çanta tasarımcısı Semiha Turhan’la mağazasında bir araya geldik. Turhan’la, koleksiyonundan modaya bakışına kadar pek çok konuda sohbet ettik.

1-Semiha Turhan’ı tanıyabilir miyiz?

- İstanbul doğumluyum. O zamanki adıyla Kadıköy Maarif Koleji’nden mezun olduktan sonra üniversitede İngiliz Dili ve Edebiyatı okudum. Bir kızım var.

2-Neden çanta tasarımını seçtiniz?

- Bir kadının en önemli aksesuarının çanta olduğunu düşünüyorum. Bir çanta aşığı olarak, kullanılan çantanın kişinin tüm karakteristik özelliğini, yaşam konforunu ve stilini yansıttığını düşünüyorum. Markamın çıkış noktası da burada yatıyor zaten.

3-Tasarım süreciniz nasıl başladı?

- Öncelikle herkesin kullandığı dünyaca ünlü markaların en has müşterisiydim, fakat sosyal ortamda birçok kadını aynı çantanın farklı renkleri ile görmek açıkçası beni çok rahatsız ediyordu. Çantaya olan tutkumla birlikte kendi kişisel özelliklerime ve konforuma uygun çantalar tasarlayıp kullanmaya başladım. Çevremden gelen olumlu tepkiler ve istekler, markamı yaratma yolunda ilk adımlarım oldu.

4-Şıklığı nasıl tanımlarsınız?

- Kendin olmak, zamansız olmak, kopyacı olmamak, sadelik en güzel şıklıktır bana göre.

5-Koleksiyonlarınızı hazırlarken nelere dikkat ediyorsunuz? Kişiye özel dokunuşlar da var mı?

- Şunu fark ettim ki artık kadınlar, fabrikasyon ürünlerden sıkıldı. Daha kendileri olabilecekleri zamansız ürünlere dönüş yapıyorlar. Şık olsun, zamansız olsun, konforlu ve kişiye özel olsun… Çantada böyle işte. Nasıl ki bir ortama girdiğinizde aynı kıyafeti kullanmak dikkat çekici bir durumsa, aynı çantanın renklerini de kullanmak bir o kadar itici oldu. Ben her zaman özel olmaktan, zamansız olmaktan kaliteli ve sade olmaktan yanayım. Koleksiyonlarımda da bunlara dikkat ediyorum. Ve kişiye özel dokunuşlar da yapıyorum.
Sizlere özel konforu yaratmak eşsiz bir keyif.

AYSUN KABA’YA SOR

-Arkadaşımın evinde vereceği partiye davetliyim. Uzun parlak bir kumaştan elbise giyeceğim ve saçlarıma dalgalı biraz bonus gibi bir şeyler düşünüyorum olur mu?
Yeliz Koç

- Yeliz hanım kesinlikle uzun ve parlak bir elbise düşünmeyin. Daha kısa veya diz altı bir elbise olabilir veya jean üzerine beyaz smokin yelek, isterseniz askılı payet bir bluz da iyi olur. Saçlar kesinlikle doğal olmalı.