Paylaş
İstanbul afetlere nasıl hazırlanmalı? Bize göre başlanacak nokta, kritik yapılar ve altyapılar. ‘‘Önlem Alınsın Hemen Şimdi!’’ başlığıyla dikkati kamu binalarına ve kamuya açık binalara çekmeye çalışıyoruz.
Önerimiz hayalci olmadığı gibi, dahiyane de değil. Kime sorsanız, bir büyük şehirde bu tür yapıların ne kadar önemli olduğunu, afete hazırlığın bu yapıları hazırlamaktan geçtiğini söyler, söylüyor da...
Kritik binaların başında hastaneler geliyor. Çapa ve Cerrahpaşa'da depremlerden sonra hasarlar meydana geldiğini, bu fakülte hastanelerinde ciddi bir depreme dayanıklılık araştırması, onarım, takviye, gerekirse tahliye gibi önlemlerin alınmadığını belirtmiştik.
Cerrahpaşa Fakültesi Dekanı, arkadaşımız Ayten Görgün'ün sorularını cevaplarken, deprem olsa bile bundan kendi binalarının zarar görmeyeceğini varsayıyor. Şu anda Cerrahpaşa'daki binaların taşıyıcı sistemlerinde hasar yok. Ama korozyon olduğu ortaya çıkmış...
Korozyon (demirdeki paslanma) bir bina için tehlikeli değil mi?
Binaların depremden gördükleri hasarın tespiti başka, gelecekteki depremlere dayanıklılığı başka. Nitekim Bolu'da birinci depremde hasar görmemiş yapılar, ikinci depremde yıkıldı. Bayındırlık Bakanı, bu konuda devleti eleştiren gazetecilere şöyle cevap verdi: ‘‘Herşeyi karıştırıyorsunuz. Bizim binalara verdiğimiz sağlam raporu, hasar tespitiydi sadece. Depreme dayanıklılık raporu değildi!’’
Cerrahpaşa, depremlerde tüm gücüyle, gönüllü bir ruhla felaketzedelerin yardımına koştu. Bunda kimsenin bir şüphesi yok. Bizim endişemiz, bir sonraki afette, bu fakültenin de ciddi bir hasar görerek çalışmalarının engellenmesi.
Fakülte bunun önüne geçmek için bir ön araştırma (binalarının depreme dayanıklılık testi) yaptırmaktan kaçınmamalı. Alınabilecek kötü bir sonuçtan korkmamalı.
Bu arada ekleyeyim, diğer hastanelerle ilgilenmiyor değiliz. Bize gelen çeşitli haber ve şikayetleri değerlendireceğiz.
Paylaş