Paylaş
71 yıldan bu yana her yıl 10 Aralık tarihi, hepimizin bildiği gibi, dünya genelinde “İnsan Hakları Günü” olarak anılıyor. Bu özel günde çeşitli ülkelerde farklı etkinlikler düzenleniyor.
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyadaki devletlerin bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleşmeleri üzerine, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından Haziran 1948’de hazırlanmış ve 10 Aralık 1948’de Paris’te yapılan Genel Kurul’ da kabul edilmiş bulunuyor. Bildirgede; tüm insanların, hiçbir ayrım gözetmeksizin, yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip oldukları vurgulanıyor.
Bu yıl 10 Aralık “İnsan Hakları Günü” nde ülkemizde düzenlenen etkinliklerinden biri de, Çiğli(İzmir) Belediyesi tarafından düzenlenen, “Yerel Yönetimlerde Hak Temelli Engellilik Politikası Çalıştayı” idi. Çalıştay’a; ilgili Sivil Toplum Kuruluşlarının yanı sıra, İzmir Belediyelerinin Engelli Hizmetleri Birimleri, Baro ve Odaların temsilcileri katıldı. Engelli bireylerin sorunlarının temel bir ayrımcılık sorunu olarak ele alındığı Çalıştay’da, Çiğli’nin engelli bireylerle ilgili politikasını oluşturacak çalışmalar yapıldı.
Engellilerin, farklı ülkeler ve sosyal kültürel ortamlarda yaşıyor olmalarına karşın, yaşama katılım mücadelesinde karşı karşıya kaldıkları en büyük sorunun ayrımcılık ve dışlanmak olduğuna değinen Çiğli Belediye Başkan Yardımcısı Barboros Kiriş; engellilerin haklarını ve özgürlüklerini tanımlarken ayrımcılık konusuna ayrıca önem verilmesi gereğine işaret etti. Kiriş engellilerin kimseden empati, hoşgörü, lütuf, sevgi veya kardeşlik beklemediklerini; tek taleplerinin kanun önünde eşitlik ilkesinin hayata geçirilmesi olduğunu ifade etti.
Çalıştayda söz alan Engelli Hakları Aktivisti Bahar Yavuz ise engellilik dediğimiz kavramın yüzyıllardır insanları nitelendirmek için kullanılmış bir sözcük olduğunu ve yıllar içinde üzerine farklı anlamlar yüklenmiş bulunduğunu söyledi. Engelli denildiğinde aklımıza eksik, kusurlu bireyler geldiğini ve onlara çeşitli yardımlar sunarak yardım edebileceğimizi zannettiğimizi ifade eden Yavuz, günümüzde bu anlayışın değişmesi gerektiğini zira her engelli insanın sosyal yaşama katılmaya hakkı olduğunu belirtti.
Engelli bireylerin sorunlarını insan hakları bağlamında ele alan Çiğli Belediyesi, bağımsız yaşam ilkesi ve hak temelli engellilik politikasının kurumsallaştırılması doğrultusunda çalışıyor. Belediye, söz konusu Çalıştaya davet edeceği görme engelli bireyler için Braille alfabeli davetiye hazırlamış; etkinliğe de işitme engelliler için işaret dili bilen tercüman getirmiş bulunuyor.
Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü’nün açılış konuşması ile başlayan Çalıştay’da; “Hak Temelli Yaklaşım”, “Türkiye’de Engellilik Politikası” ve “Engelliler ve Yerel Yönetimler” başlıklı sunumlar gerçekleştirildi. Ardından da, yuvarlak masalar etrafında toplanan çalışma gruplarında, katılımcıların yerel yönetimlerde hak temelli engellilik politikasına ait önerileri paylaşıldı.
Çiğli Belediyesi’nin 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü düzenlediği “Yerel Yönetimlerde Hak Temelli Engellilik Politikası Çalıştayı” ile anmış oluşunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Engelli bireylerin tüm diğer bireylerle eşit haklara sahip olduklarının böyle özel bir günde yinelenmiş oluşu sevindirici bir durum.
Umarım, engelliliğin toplumsal düzenlemelerin ve sunulan hizmetlerin bazı bireyleri dışarıda bırakması nedeniyle ortaya çıkan bir durum olduğunun daha geniş kitlelerce benimseneceği günler çok uzakta değildir...
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile
Not: Bu yazının hazırlanmasında BM Türkiye web sitesi ile Çiğli Belediyesi Basın Bülteninden yararlanılmıştır.
Paylaş