Paylaş
12 Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen ve kısa süre içinde tüm dünyaya yayılan Covid-19 hepimiz için fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan ciddi tehditler oluşturuyor. Ancak bu tehditlerden en büyük zararı görenler, engelli bireyler… Onlar, bu süreçte eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimde büyük zorluklar yaşadılar.
İşitme engelli bireyler de pandemi sürecinde zorluk yaşayanlardan. İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği tarafından Etkiniz AB Programı desteğiyle gerçekleştirilen anket çalışması, pandemi sırasında İstanbul’daki işitme engellilerin sağlık ve eğitim hizmetlerine erişim düzeyinin ortaya çıkarılması amacıyla tasarlanmış. Söz konusu anket ile 149 işitme engellinin ailesine ulaşılmış; ayrıca 5 rehabilitasyon merkezi ve 6 işitme merkezi ile görüşme yapılmış.
Anket çalışması, işitme engellilerin Covid-19 salgını sırasında 3 ay boyunca rehabilitasyon hizmetlerine erişememiş olduklarını gösteriyor. Bazı kurumlar uzaktan eğitim programları aracılığıyla öğrenciler ve aileleri ile iletişim kurarak süreci yönetmeye çalışmış olsalar da, aileler özel gereksinimi olan çocuklarının dikkatlerini ekrana veremediklerini ifade ediyorlar. Aileler, bunun yanı sıra, yeterli özel alanları olmadığı için sürekli hareket halinde bulunan öğrencilerin eğitimi anlamakta zorluk çektiklerini söylüyorlar.
Engelliler pandemi boyunca sağlık hizmetlerine erişimde de önemli ölçüde zorlanmış bulunuyorlar. Yapılan araştırmanın sonuçları ailelerin çoğunun hastane hizmetlerinden yararlanamadığını, hatta randevu bile alamadığını gösteriyor. Birçok işitme engelli birey, bu süreçte fitting (ayar) hizmetinden geri kaldığını ve cihaz ayarlarını yaptırma olanağı bulamadığını söylüyor.
Bu süreçte pandemi nedeniyle kapanmaya giden rehabilitasyon merkezleri kira ve diğer giderlerini karşılamakta zorluk çekmiş; hatta görüşülen merkezlerden ikisi çalışanlarının maaşlarını banka kredisi ile ödemek zorunda kalmış. Görüşülen kurum müdürlerinin çoğu bir kapanmayı daha kaldıramayıp iflas edeceklerini belirtiyor.
Anket sonuçlarına göre, Covid-19 salgını sırasında eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimleri engellenen işitme engellilerin bu süreçte yaşadıkları kayıpları telafi edecek tedbirlerin hızla alınması önem taşıyor. Sonuçlar; doğrudan bu gruba yönelik tedbirlerin yanı sıra, hem işitme engellilerin hizmet aldıkları firmaların hizmet sunumunu devam ettirecek ilave tedbirlerin alınması hem de toplumun geneline yönelik Covid-19 ile mücadele tedbirleri planlanırken işitme engellilerin ihtiyaçlarının da gözetilmesi gerektiğini gösteriyor.
Özetle, işitme engelli bireyler pandemi döneminde özellikle sağlık hizmetlerine erişimde en çok zorluk yaşayan gruplardan biri olmuş durumda. İşitme engelliler bu dönemde diğer insanlarla iletişim kurmakta sıkıntı çekmiş; hastalıktan korunmak için sürekli kullanmak durumunda kaldıkları maske hem onların dudak hareketlerinin görünmesini engellemiş hem de genel bir ses bariyeri oluşturmuş bulunuyor.
Özel eğitim uzmanı Ayşegül Ataman; özel eğitimin, çoğunluktan farklı ve özel gereksinimli çocukların kapasitelerinin en üst düzeye çıkmasını sağladığını söylüyor. Ataman, yetersizliğin engele dönüşmesini önleyen, engellileri bağımsız üretici bireyler olmalarını destekleyecek becerilerle donatan ve onları kendine yeterli hale getirerek toplumla kaynaştıran bu eğitimin önemini vurguluyor. Özel eğitimin aksaması veya sürdürülememesi işitme engelli bireylerin akademik, sosyal ve toplumsal olarak geride kalmalarına yol açabiliyor.
İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği tarafından Etkiniz AB Programı desteğiyle gerçekleştirilen izleme çalışması, Covid-19 sürecinde işitme engelli çocuk ve gençlerin rehabilitasyon ve sağlık hizmetlerine erişimlerinde yaşanan aksaklıkları ortaya koyuyor.
Belki de artık engelliler için hayati önem taşıyan eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinin hiçbir durumda aksamaması için farklı tedbirler almamız gerekiyor...
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş