Paylaş
Yaklaşık bir aydan beri bir türlü geçmeyen bir enfeksiyonla mücadele ediyorum. Önceleri ayakta geçirebileceğimi sandığım bu enfeksiyon giderek ilerledi ve beni yatak istirahatine mecbur bıraktı. Oral yoldan aldığım bir kutu antibiyotik yeterli olmayınca, tedaviye enjeksiyonla devam edildi. Altıncı enjeksiyondan sonra durumum biraz düzeldi ve nihayet yeniden bilgisayar başına oturabildim.
Ben gribal enfeksiyonla mücadele ederken yayın organlarında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan yeni tip bir virüsten söz edilmeye başlandı. “Corona” adlı bu virüsün yarattığı salgından etkilenen kişi sayısı dünya genelinde 40 bin kişiye yaklaştı. Yine dünya genelinde, 7 Şubat itibariyle, virüsün neden olduğu can kaybı ise 725’e ulaştı.
Corona, hayvanlar arasında yaygın olan büyük bir virüs grubuna verilen genel ad. Bu virüsler soğuk algınlığından, Ortadoğu Solunum Sendromu (MERS), Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) gibi daha şiddetli hastalıklara kadar geniş yelpazede salgına neden olabiliyor, Bilim adamlarının “Zoonotik” olarak adlandırdığı bu virüs hayvanlardan insanlara bulaşabiliyor. Bursa Veteriner Hekimleri Odası Genel Sekreteri Veteriner Hekim Melike Baysal, insan ve hayvanlarda hastalık etkenlerinin canlı mikroorganizmalar olduğunu ve virüs, bakteri, mantar, parazit gibi isimler aldıklarını söylüyor. Baysal; bu etkenlerin bazı türlerinin sadece insanlarda, bazı türlerinin sadece hayvanlarda hastalığa neden olurken, bazı türlerinin de hayvan ve insan geçişli hastalıklara neden olduğunu ve bu hastalıklara “Zoonoz” hastalıklar denildiğini ifade ediyor.
Zoonoz hastalıklar insanlara çoğunlukla gıda değeri olan hayvanların eti, sütü, yumurtası, vb. gibi hayvansal ürünlerle ya da doğrudan hayvanlarla temas sonucunda bulaşıyor. Özellikle Uzakdoğu ülkelerinde hayvanların büyük çoğunluğunun gıda olarak tüketilmesi ve genelde çiğ ya da az pişmiş tüketim tercih edilmesi “Zoonoz” hastalıkların çıkışına, kolay seyahat olanakları nedeniyle de bu hastalıkların kısa sürede yayılmasına neden oluyor.
Corona virüsü belirtileri arasında burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı ve birkaç gün süren ateş sayılabilir. Bu virüs bağışıklık sistemi zayıf olan ileri yaştaki bireylerde ve çok genç kişilerde Pnömoni veya bronşit gibi çok daha ciddi solunum yolu hastalıklarına neden olabiliyor. Ancak insanlarda ölümcül sonuçlar doğuran Corona virüsü sayısı çok yüksek değil.
Aynı zamanda solunum problemlerine neden olan, MERS virüsü olarak da bilinen, Ortadoğu Solunum Sendromu ilk olarak 2012 yılında Ortadoğu’da tespit edilmiş bulunuyor. Hastalık kontrol merkezlerinin verdiği bilgiye göre semptomları çok daha şiddetli olan MERS ile enfekte olan her on hastanın dörtte üçü hayatını kaybetmiş durumda.
SARS olarak da bilinen Şiddetli Akut Solunum Sendromu, diğer türlerine göre daha ciddi semptomlara neden olabilen diğer bir Corona virüsü türü. Bu tür ilk olarak Güney Çin’deki Guangdong Eyaletinde tespit edilmiş bulunuyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, bu virüs, solunum problemleri yaratmasının yanı sıra ishal, yorgunluk, nefes darlığı ve böbrek yetmezliğine neden olabiliyor. En riskli ve savunmasız durumda olan hasta grubunu ise yaşlılar oluşturuyor.
Yukarıda da ifade etmiş olduğum gibi Corona virüsleri hayvanlarla insanın teması sonucunda yayılabiliyor. Corona virüslerinin insandan insana bulaşması ise genellikle sağlıklı bir insanın enfekte bir insanın vücut salgılarıyla temas etmesi sonucunda gerçekleşiyor. Ancak, virüsün şiddet derecesine bağlı olarak; öksürük, hapşırık veya el sıkışma gibi durumlar da virüse maruz kalmaya neden olabiliyor. Virüs enfekte olmuş bir kişinin temas ettiği bir yere ve/veya eşyaya dokunmanız, ağzınıza, burnunuza veya gözlerinize temas ettirmeniz halinde size de bulaşabiliyor.
Henüz Corona virüs ailesine karşı koruma sağlayacak bir aşı bulunmuyor. Dünya Sağlık Örgütü virüsten korunmak için;
öneriyor.
Doktorlar, yukarıda sıralanan önlemlere ilâve olarak hastalıktan korunmak için el hijyenine gereken önemin verilmesini, kalabalık ortamlarda maske kullanılmasını ve öksürme, hapşırma gibi solunum yolu hastalığı belirtileri gösteren kişilerle yakın temastan kaçınılmasını şart koşuyorlar.
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Not: Bu yazının hazırlanmasında Medicana Çamlıca Hastanesi web sitesinden ve Bursa Veteriner Hekimleri Odası Genel Sekreteri Veteriner Hekim Melike Baysal’ın basın bülteninden yararlanılmıştır.
Paylaş