Paylaş
Mahir Bey’in tespiti doğru olmakla birlikte tek başına suçluyu bulmamıza yardımcı olmuyor maalesef. Silah çıkınca bozulan mertlik gibi artık katiller de mert değil. “Kimin işine yarayacak?” sorusuna verilecek cevaba göre hareket ediliyor artık.
Ankara’daki patlama; HDP’ye göre hükümete, hükümete göre de HDP’ye yaradı. Hatta havuz medyasına göre “Paralel yapı ve Doğan medyasına da” yaradı (!) Yüze yakın sayıda insanımızı kaybettiğimiz bir katliamın üstünden, henüz cesetler soğumadan bu hesapların yapılması elbette insafsızlıktır.
İnsafsızca olan ve kimsenin üstünde durmadığı bir diğer husus ise; Suruç’ta, Diyarbakır’da ve Ankara’daki katliamların ardından özellikle sosyal medyada tekrarlanan “Neden HDP’li vekil ölmedi?” veya “Neden polis ölmedi?” üstünden analizler yapılmasıdır.
Ölenleri “BİZ”den bilmedikçe birileri tıpkı 90’lı yıllarda olduğu gibi “BİZİ” öldürmeye devam edecektir. Kendimize uzak zannettiğimiz acımasız terörle yüzleştiğimizde anlayacağız gerçekleri.
Taraf olma duygusu ve öfkemizin, sağduyulu olmamıza izin vermediğini düşünüyorum. Bunun ne kadar süreceğiyle ilgili öngörüm yok maalesef.
Karşıtı olduğumuz siyasi partinin, görüşün (buna medyada eklendi) yok olmasını isteyecek ve bunu vatan için yaptığımıza inanacak kadar kör olduk biz.
Toprağımızın parçalanmasını umursadığımız kadar insanların parçalanmasını umursamıyoruz. Umarım çok geç olmadan, Yeşilçam filmlerinde olduğu gibi “Bir gün aniden gözlerimizin açılacağı bir şok yaşarız.”
Paylaş