Paylaş
Tesettür mayosu ve spor kıyafetleri tasarlamak nereden aklınıza geldi?
Hukuk okuduğum yıllarda arkadaşlarım ile birlikte gittiğimiz tatillerde slip ve çok kısa şortlar ile denize giriliyordu, bu bize sakil geliyordu. Alternatif yoktu. Değerleri olan bazı arkadaşlar da pantolonla, eşofmanla denize giriyordu. Bu da estetik durmuyordu. Biz de çözüm üretmek adına kolları sıvadık ve şortların boyunu diz kapaklarına kadar uzatıp hizmete sunduk. Çok talep gördü, dikkat çekti. Haşema aslında erkek şortunun adıdır. Daha sonra kadınlardan da talep gelmeye başladı. Bu alanda da açık vardı ve bu talebin karşılanması gerekiyordu. Böylece tekstil dünyasına girmiş oldum.
Türkiye’de bir ilksiniz sanırım?
Türkiye’de değil, dünyada ilkiz. Biz haşema ve spor kıyafetleri konusunda, bunu düşünen ve gerçekleştiren ilk ve tek firmayız.
ARTIK MUHAFAZAKAR KADINLARI SPOR MÜSAKABALARINDA GÖRECEĞİZ
Çok dikkat çeken bir girişiminiz var. Her spor dalının “tesettür versiyonu”nu tasarladınız. Muhafazakâr kadınları önümüzdeki yıllarda olimpiyatlarda görecek miyiz?
Öncelikle, ürünlerimizi spor yapan ama tesettürlü olmayan kadınların da alternatif olarak kullanacağını düşünüyorum. Özellikle Türkiye’de refah seviyesi yükseldikçe, geçim derdi azaldıkça kadınların spora hatta sanata yönelmelerini istiyorum. Ve önümüzdeki yıllarda bu alanlarda bir yükseliş olacağına inanıyorum. Bakın, bundan 20 yıl önce “Haşema sahillerde boy gösterecek artık.” dediğimizde bazı basın-yayın organları bizi tiye almıştı. Ama bugün, dediğimiz oldu. Biz işimizi güzel yaparsak, estetik, fonksiyonel ve kaliteli olmasına özen gösterirsek ilerleyen yıllarda spor müsabakalarında ürünlerimizi görmememiz için bir neden yok.Artık mazeret yok.
Bir tenis kıyafetiyle, binicilik kıyafeti arasında ne fark var?
Tasarım farkı var. Tenis kıyafetinde topları koyacak cep vardır. Binicilik kıyafetinde ise pantolonlar kalın likralı kumaştandır ve atla temas kısmı tamponludur. Bütün ürünlerin kullanım alanına göre farklılıkları vardır. Altı-yedi spor dalına göre kıyafetimiz var ve gelecek talebe göre de bunu çeşitlendireceğiz.
Buz pateni için yapacak mısınız?
Neden olmasın?
Çok farklı bir alanda fark yaratmaya çalışıyorsunuz?
DİNDAR GENCİN KAFEDE NARGİLE TÜTTÜRMESİ TERS DÜŞMÜYOR DA, SPOR YAPMASI MI TERS?
Benim şöyle bir kaygım var. Gelişen ve değişen dünyada hem erkeğimiz hem de erkeğimiz sadece sporda değil eğitim ve sanat alanında çok geri kaldı Milli geliri düşük ülkelere gidiyoruz, bakıyoruz; sporda, sanatta çok ilerideler.
Muhafazakâr aileler çocuklarını spora yönlendirmiyorlar. Acaba “Bize ters böyle şeyler” diye mi düşünüyorlar?
“Bir genç, nargile kafede nargile tüttürüyor” bu, dindarlığa ters düşmüyor da aynı gencin spor yapması mı ters düşüyor? Bizim iyi kritik yapmamız gerekir. Bakın, Almanya’da yaşayan Türk aileler kız çocuklarının mayo giymelerini istemedikleri için havuza göndermiyorlardı, rapor alıyorlardı. Okul müdürleri “Artık sizin inancınıza uygun haşema var. Çocuklarınız bunu giyip havuz aktivitelerine katılsınlar.” diyerek mazeretleri kabul etmiyor. Biz sorunlara çözüm üretmeliyiz.
İktidarın ‘Dindar gençlik istiyoruz!’ söyleminde spor yapan gençlik var mı sizce?
Bakın, “dindar gençlik” ne demektir biliyor musunuz? Özgür gençliktir. Dindar gençlik; bilimde, fende, sanatta, sporda kendini ortaya koyabilen, iyi bir kul olabilen, vatanını milletini seven, yaptığı işi güzel yapan demektir. Bu kavramı sadece şekil olarak belirli ritüelleri yerine getiren gençlik olarak algılanıyorsa bu yanlıştır.
DİNDAR GENÇLİK SÖYLEMİ YANLIŞ ALGILANIYOR.
Yani söylem doğru ama algılama mı yanlış?
Evet, söylem doğru ama algılama yüzde doksan yanlış. Bir insan, İslami şekilcilik ve geleneksellik olarak yaşıyor ve neye inandığını, niçin inandığını sorgulamıyorsa; bu, denizin üstündeki köpük gibidir. Biz dindarlığı cemaatlere, gruplara, sivil toplum kuruluşlarına paylaştırmışız.
Müşteri hedef kitleniz muhafazakâr camia mı?
Muhafazakâr tabirini kullanmamaya çalışıyorum. Bizim müşteri hedef kitlemizde böyle bir sınırlamamız yok. Müşterilerimizin yüzde altmışı tesettürlü ama bunun dışında da müşterilerimiz var. Ürünlerimizi belli bir kesime hitaben üretmiyoruz.
DAHA ÖZGÜR OLMAK İSTEYENLERE HİZMET EDİYORUZ
Ama yaptığınız ürünler muhafazakâr kadın ve erkeğe hitap ediyor?
Bu alandaki eksikliği gidermek istedik ama ürünlerimizi denize bikinili girmek istemeyen başı açık müşterilerimiz de alıyor. Hatta yabancı müşterilerimiz var. Ben şöyle diyorum “Ürünlerimizi daha özgür olmak isteyenler” tercih ediyor. Biz alternatif ürün yapıyoruz.
Türkiye’de haşema kullanımı bir hayli fazla. Kadınlar haşema ile rahat yüzebiliyorlar mı?
Biz bir ürünü yaparken birçok hususa dikkat yaparken kolay yüzülebilir olmasına, çabuk kurumasına, kumaşın mukavemetine, estetiğine dikkat ediyoruz. İlk yaptığımız haşemalarda yüzme rahatlığı yoktu ama zaman içinde kumaş alternatifleri kullandık. Bizim haşema alternatiflerimiz çok çeşitli. Herkes kendi ihtiyacına göre ürün bulabilir bizde. Şöyle açıklayayım; mesela, bazı kadınlar denizde yüzmez ama ayaklarını sokar, bu kadınlar için olan haşemalarımız farklıdır, yüzücüler için farklıdır. Yüzücüler için esnekliği olan likralı kumaş kullanırız. Son iki yıldır yurt dışında dokuma kumaşa likra yaptırdık. Yani, tatile giden bir kadının rahatını maksimum seviyede olması için uğraşıyoruz.
HAŞEMA İLE BRONZLAŞMAK MÜMKÜN
Peki haşema ile bronzlaşmak mümkün mü?
Tabii mümkün. Biz bundan yedi –sekiz yıl önce kumaş aldığımız fabrikalar arasında ARGE’si en geniş olan Hollanda’dan kumaş üreticisi ile görüştük. Talebimizi söyledik. Bir profesör, kumaşın elyafından başlayarak bu çalışmayı yaptı bizim için. Netice aldık ama istediğimiz sonuç değil. Ürün tam olarak tene yapışıyorsa yüzde seksen bronzlaşma sağlıyor. Bu ürün test edildi ve sertifikası vardır. Biz bunu havuz modellerinde kullanıyoruz.
Havuz modeli nedir?
Kadınların kendi aralarında giydiği haşema ürünleridir. Biz şimdi bunu tam tesettür haşemalarında uygulamaya çalışıyoruz.
Mayonun modası var mı?
Biz her sene modellerimizi yeniliyoruz. Ticari bir kuruluş olmamıza rağmen prensip olarak bir önceki sezonda ürünlerimizi alan müşterilerimizi yeni sezon da hedef kitlemiz olarak görmüyoruz. Son yıllarda tekstil piyasasında “moda” adı altında aylık koleksiyon hazırlanmaya başladı. Piyasanın, ekonominin canlanması kılıfı altında israf var ve buna karşıyım. Eskitmeyi unuttuk.
Modernleşmek uğruna değerlerimizden vaz mı geçiyoruz?
Evet. Bakın, gençlere bakın. Aldığı son model telefonunu daha eskitmeden, aklı “yeni çıkacak üst model”de. Daha elindeki telefonun keyfini çıkarmamış. Biz eskitmeyi unuttuk. Biz yaptığımız işle ilgili teknolojiyi takip ediyoruz. Müşterilerimizin taleplerine göre de ürünlerimizi genişletiyoruz.
Ürünlerinize ulaşmak isteyenler sizi nasıl bulabilir?
En kolay internet üzerinden ulaşabilirler. https://www.hasema.com/
Paylaş