Paylaş
O ne mi?
Çocuk diş hekimi.
Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden mezun.
İstanbul’da kendi kliniği varken...
Ve işleri çok iyi giderken...
Annesi babası onunla gurur duyarken...
Çocuklar, Aslı Abla’larına bayılırken...
Güle oynaya dişçi koltuğuna oturup, ona ağızlarını açarken...
Beklenmedik bir şey oluyor.
Aslı, aşık oluyor!
Hem de bir İngiliz’e.
Her şeyi geride bırakıp, onun peşinden Katar’a, Doha’ya gidiyor.
Gördüğünüz gibi, bu hayatta ben tek değilim!
Millet, işini gücünü terk edip gittiği için ona kızıyor ama Aslı’nın umurunda değil...
“Hayat böyle bir şey, her an her şey olabilir” diyor.
Doha’da son derece keyifli geçen üç yıldan sonra GIDE’ye (Global International Dental Education) üye oluyor. Haftada yedi-sekiz saati, mesleğindeki yeniliklerle ilgili kursları takip etmekle geçiyor.
Yeni ülke, yeni iş, yeni hayat derkeeen...
Tam da yeni insanlarla tanışmış, Arapça öğrenmeye başlamışkeeen... İngiliz kocası, “Hadi hazırlan, Dubai’ye gidiyoruz” diyor.
Şimdi Dubai’deki bir klinikte mutlu-mesut çalışıyor.
Her gün onlarca çocukla haşır neşir olduğu için, iş çıkışı plaja gidebildiği için hayatından çok memnun. Kadın, pozitif. Sırrı bu.
Onu nereye koyarsan koy (yanına da kocası Stuart’u) yaşadığı her anın tadını çıkaracaktır.
Ve işte çocuklar, bu kadına bayılıyor!
Hayatında ilk defa bir diş hekimi koltuğuna oturan Alya’nın ağzını nasıl kocaman açtığına inanamazsınız...
Aslı James’ten bugüne kadar bilmediğim şeyler öğrendim.
Paylaşmasaydım, çatlardım.
Eğer çocuğunuzun dişleri sizin için de önemliyse...
Bir zahmet okuyuverin!
Aslı James anlatıyor
İnsan, çocuğunu kaç yaşına geldiğinde ilk kez diş doktoruna götürmeli?
*Üç-dört yaşına geldiğinde...
Ben demek geç kalmışım...
*Alya 5 şu anda değil mi? Biraz. Kontrollere daha erken başlamalı. Çocuklar, dişçi korkusunu bir an evvel üzerlerinden atmalı...
Normal diş hekimleriyle, çocuk diş doktorları arasında ne fark var?
*Çocuk diş hekimleri, yani pedodontistler, diş hekimliği fakültesini bitirdikten sonra ayrıca uzmanlık eğitimi alıyorlar.
Siz bugün ne yaptınız Alya’ya?
*İlk önce genel muayenesini yaptık. Ağız ve çene yapısında bir anomali var mı, yok mu ona baktık. Dişlerini gözden geçirdik. Azı dişlerine “fissur örtücü” (fissur sealant) uyguladık. Ayrıca fluoride tedavisi yaptık.
Bunları neden yaptınız?
*Çocuklar, dişlerini ne kadar fırçalarlarsa fırçalasınlar, azı dişlerinin üzerindeki
girintili çıkıntılı bölgeleri yeterince iyi temizleyemiyorlar ve işte felaketin başlangıç noktası orası: İlk çürükler, maalesef hep bu bölgede boy gösteriyor. Biz de o bölgeleri, iyice temizleyip flor salınımı yapan bir malzemeyle kaplıyoruz ki... Oralarda yemek, şeker, çikolata artıkları kalmasın ve diş çürümesin.
Bu uygulama hep var mıydı?
*Bir süredir var. Daha evvel, çocuklarda “ilk daimi azı dişi”ne uygulanırdı bu metot. Yeni ekol, “süt azıları”nı da kapsamalı diyor.
Yetişkinlerde de işe yarar mı?
*Aslında şart değil ama hem benim hem de kocamın “azı dişleri”nde bu malzemeden var. Altı ayda bir dişleri kuvvetlendirmek için flor uygulaması da yapılmalı. Mantık şu: Koruyabiliyorsam eğer neden çürümesine müsaade edeyim?
Pardon ama mesela çocukken bana bu uygulama yapılmadığı için mi benim dişlerim yeteri kadar düzgün değil...
*Vallahi biz artık “süt azı dişleri”nin 11-12 yaşına kadar ağızda sağlam kalmasını istiyoruz. Çünkü ilk daimi “azı dişi”, en arkadaki “süt azı dişi”nin hemen arkasından çıkıyor. Bir nevi “süt azı dişi”, “daimi azı”ya rehberlik ediyor. Şimdi, “süt azı dişi” çürüyüp de çekilmek zorunda kalırsa, ortada “daimi azı”ya rehberlik edecek bir diş kalmadığı için “daimi azı” daha önde çıkabiliyor. O zaman da dişler, çarpık çurpuk olabiliyor. Bu, ilerleyen zaman içinde ortodontik sorunlara da yol açabilecek bir durum. Ama tabii ki demokrasilerde çareler tükenmez! Eğer “süt azı” çürüyüp, çekilmek zorunda kalmışsa, biz de o zaman o boşluğa “yer tutucu” takıyoruz. Metal yüzük gibi bir şey... Amaaa... Hiç tartışmasız en iyisi, en güzeli süt dişlerinin çürümeyip 11-12 yaşına kadar yerinde sağlam kalması... O yüzden buraya her gün onlarca minik arkadaşımız geliyor, bu tedaviyi uyguluyoruz ve güle oynaya buradan ayrılıyorlar...
Paylaş