Yetiş Ayşe

İyi günler. Kime gideceğimi şaşırmış vaziyetteyim. Hukuka başvurdum, sonuç alamadım; bazı köşe yazarlarına mail attım, televizyon programlarını aradım, ses çıkmadı, cevap gelmedi.

Oğlum geçen şubat ayında babası tarafından kaçırıldı. Sahte kimliklerle yaşayan, psikolojik rahatsızlıkları olan, hiçbir sosyal güvencesi bulunmayan, asker kaçağı olarak aranan bu adam bir türlü yakalanmadı, daha doğrusu yakalanması için devlet tarafından hiçbir adım atılmadı.

Sırf benden intikam almak için kaçırılan oğlumdan 1 seneyi aşkın bir zamandır haber alamadım. Nerede olduğunu, nasıl yaşadığını, neler hissettiğini bilmiyorum. Güzel oğlum, sürmeli gözlü Erdem'im için endişeleniyorum.

Pazar günü anneler günü ve benim 'ANNE' kelimesini duyamadığım ikinci anneler günü olacak bu.

Hadi ben dayandım, hadi onsuz yaşamaya - yüreğime taş basarak- alıştım. Ama şu an okula gitmeyen, hiçbir geleceği olmayan, belki babası gibi sahte kimlikle yaşayan oğlumun yarınları ne olacak?

Yarın, bir sürü psikolojik sorunlarla, belki suç işleyecek olan oğlum, bir gün hâkim karşısına çıkarsa, hangi vicdansız yargılayacak oğlumu?

Ona ceza verecek eller, bunu engellemek mümkünken, elleri kolları bağlı seyreden hangi eller, hiç vicdanı sızlamadan imzalayacak infaz kararını?

Ne olur yardım edin! Hayatımda kimseye yalvarmadım. Ama ilk kez ve son kez yalvarıyorum sizlere! Ne olur artık birileri bir şey yapsın! Ben oğlumu özledim.  

Şule Sinat  

CEVAP: Şule Hanım, bu gerçekten çok üzücü bir durum. Avukat Merve Gürcan’dan öğrendiğim bilgiye göre Aile Mahkemesi’ne başvurarak oğlunuzun velayetini talep edebileceğinizi, velayet zaten sizde ise de oğlunuzun icra yoluyla zorla teslim edilebileceğini öğrendim. Bu konuda ceza davası açmak da mümkünmüş. Oğlunuzla ilgili daha fazla bilgi ve fotoğraf gönderirseniz belki bulunması daha kolay olabilir.

…………..

DİREN BEBEK 

5 aylık doğmuştu ve kuvözde yaşam mücadelesi veriyordu. Dahası ailesinin durumu masraflarını karşılamaya yetmiyordu. Herkes kendince yardım etmeye çalışıyor. Daha büyük bir çare bulmalı dedim ve bunu yazmaya karar verdim. 

Durum şu;

S’nin ilk bebeği 5 aylık, 630 gr. olarak doğdu. 2 aydır Ümraniye A. Hastanesi’nde, kuvözde yatıyor.

Bebeğin organları çalışmadığı gibi pek çok komplikasyon geçiriyor. En son gözlerini kaybetme riski olduğundan dün C. Hastanesi’nde tek gözünden ameliyat oldu. 10 gün sonra diğer gözünden olacak.

Devlet erken doğan bebeklerin kuvöz masrafını karşılıyor, fakat bebeğe sürekli olarak özel ilaçlar veriliyor. Beyindeki kılcal damarlarda sürekli kanama oluyor, böbrekleri çalışmıyor; her gün ayrı bir sorunla karşılaşılıyor. Arkadaşımız 680 TL maaşla çalışıyor ve bir ambulans için 500 TL vermesi gerekmiş dün.

Kimsenin böyle bir mücadelede yalnız olmasını istemem, düşünemem bile bunu. Anneciğinin, babacığının hali nedir, kim bilir.

 Yapılacak çok şey olabilir. Belki gönderilecek 10 TL ile Diren bebeğin direnişine katılabilir, hayata tutunmasına büyük bir katkı sağlayabiliriz. 

CEVAP: Diren bebeğe şimdiden geçmiş olsun diyor, sağlıklı ve güzel bir ömür diliyorum. Onun durumu hakkında yeni doğan uzmanı arkadaşımla görüştüm, der ki;

“Bu durum tabii ki zor bir durum. Prematüre doğum sadece bebeğin erken ve doğum ağırlığının düşük olması olarak düşünülmemelidir. 

Bu bebeklerin başta beyin damarları, göz gelişimi, akciğer,  kalp, böbrek ve barsak fonksiyonları da tam olarak gelişmemiştir. Sonuç olarak da bu bebeklerde, vakada belirtildiği gibi ameliyat ihtiyacı  gösteren göz problemleri, solunum cihazında uzun süre kalmaya bağlı problemler ve tüm organ sistemlerinin fonksiyonunu yapamamaları gibi durumlar sıklıkla görülmektedir.

Bebeğin doğum haftası ve doğum ağırlığı ne kadar küçük ise bu komplikasyonların görülme sıklığı da o kadar artmaktadır.

Sonuç olarak hem bebek, hem aile hem de hekimler için zorlu ve uzun bir süreç. Yazıda da belirtildiği gibi bu tedavilerin maliyeti de son derece yüksek.

Bildiğimiz kadarı ile SGK ile anlaşmalı özel hastanelerde ailelerden ek ücret talep edilmese de, bu bebeklere verilen özel prematüre bebek mamaları ve diğer ilaçlar bu kapsamın dışında kalmaktadır.

Ülkemizde özel sigorta şirketleri de genellikle prematüre bebek bakımını sigortaya dâhil etmemektedir. Burada yardımsever kişilerin yardımının yanı sıra “elbebek gülbebek” isimli dernek de bu konularda ailelere yardımcı olabilecektir.”

Ben de okur dostlarımdan bu bebeğin masraflarına destek bekliyorum.

………………

NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ?

Sayın Aral,

Hürriyet Gazetesi’nde "Yetiş Ayşe" adlı köşenizin devamlı takipçisiyim. Ben sizden tanıdığım ve şu anda durumlarının çok kötü olduğunu bildiğim bir aile için yardım istiyorum.

Bu ailede baba kanser hastası, eşi ise çalışamayacak durumda, 2 çocuktan kız olanı üniversiteyi kazanmasına rağmen parasızlıktan okuyamadı. Şu anda ise asgari ücretle bir markette çalışıyor ama hasta babanın tedavi masraflarını değil karşılamaya yemek ve zaruri ihtiyaçlarını karşılamaya bile yetmiyor. Erkek olan ise devamlı iş arıyor ama bulamıyor.

Sizden ricam acaba bu ailenin elinden tutacak veya yardım edecek kişilere nasıl ulaşılabilir? Eğer herhangi bir talep olursa ailenin bilgilerini verebilir, kendileri ile de iletişime geçmelerini sağlayabilirim.

Şimdiden teşekkürler.

İyi çalışmalar.

Yeşim  

 CEVAP: Babanın sigortası yok mu, tedavi masrafları karşılanamıyor mu; bu konuda da bilgi verebilirsen ne yapılabileceğini araştıracağım. Bu arada aileye yardım etmek isteyen, çocuğa iş vermek isteyen okur dostlarımdan da destek bekliyorum.

…………..

ÇOCUKLARA YARDIM

Merhaba Ayşe Hanım,

İsmim Buket. Çocuklara yardım bölümünü şimdi okudum ve ben de elimden ne geliyorsa yapmak istiyorum; eşime, dostuma söyleyip onların da el uzatmalarını istiyorum.

Ne zamandan beri bu yardım ihtiyaçları var bilmiyorum ama her gecen gün bir kişinin daha eklendiğini bilerek ben de yardımı esirgemek istemiyorum

Bugün onlar, yarın biz ne malum…

Böyle bir bölüm ayırdığınız için köşenizde ayrıca size minnetlerimi sunuyorum.  

Yüreğinize, kaleminize sağlık, hoşçakalın

Saygılarımla.

Buket  

CEVAP: Sevgili Buket desteğin için çok teşekkürler, iletişim bilgilerini sana ilettim. Sevgiler, öperim.

………….

KULAKLIK

Ayşeciğim,

Yıllar önce anneannem kullansın diye aldığımız, ancak rahmetli anneannemin 1-2 gün bile kullanamadığı, kulak arkasından takılan bir kulaklık ve pilleri var elimde.

İhtiyacı olan kişiye gönderdiğimde sadece kişiye özel ayarları yapılıp kullanılabilecek durumda. Buna ihtiyacı olan birinin iletişim bilgilerini bana gönderirsen aynı gün kargo ile yollarım.

Ezgi

 CEVAP: Ezgim ya canımsın sağol, var ol. Seni çok ama çok öpüyorum canım. İletişim Bilgilerini gönderdim. İnşallah kulaklık uyar, olmazsa ihtiyacı olan başka birine yönlendiririz.

……….

KULAKLIK

Ayşe Hanım bir yazınızda kulaklık talebi olmuş, karşılayabilirim. Ne şekilde, nereye yollayacağım konusunda bilgilendirirseniz sevinirim.

Ergin  

CEVAP: Ergin Bey, çok teşekkürler, bilgileri siz ilettim. İnşallah kızımızın sorunu sayenizde çözülür.

 …………….

ÇAĞIN İLLETİ KANSER-YARDIM EDİN

Canım Ayşecim,

Yazını ancak şimdi okudum. Köşende yer verdiğin ve cevabın için sana çok teşekkür ederim.

Canım benim eşim çok şükür emekli. Daha önce parayı biz önceden verip kolostomi torbalarını alıyorduk. Sonra 3-4 ay içinde para eşimin hesabına yatıyordu.

Çok şükür bu artık değişti. Artık noterde bir anlaşma yapılıyor. Sadece noter masrafını ödeyip kolostomi torbalarını bedava alıyoruz.

Sağolsun G. kızım bir miktar maddi yardım yaptı. Ben de hemen o işlemleri tamamladım. Şimdi iki aylık kolostomi torbası ve adaptörlerini aldım.

Her iki ayda torbalar bitince H. denen bir firma var, oradan bu işlemleri gerçekleştireceğim.

Devlet bu noktada bize yardımcı oldu çok şükür. Sağol canım bizi düşündüğün için. Her şey için sana çok teşekkür ediyorum. Allah senin ve kızının bahtını hep açık tutsun. Çok mutlu ol inşallah.

M.

CEVAP: Sevgili M. Hanım, ne kadar mutlu oldum anlatamam sizin adınıza. G.’ye de tekrar teşekkür ediyorum desteği için. Öpüyorum hepinizi.

………………..

 ÜÇÜZ BEBEKLERE YARDIM

Canım ablam, ben üçüz bebeklere yardım etmek istiyorum. İstanbul’da yaşıyorlarsa zaman zaman erzak götürmek isterim. Adresini ulaştırırsan sevinirim. Kocaman öptüm.

Duygu  

CEVAP: Sevgili Duygu harikasın, bilgileri sana ilettim. İyi ki varsın. Sarılarak öperim.

…………

 LÜTFEN OKU AYŞE BENIM IÇIN ÇOK ÖNEMLI!

Sevgili Ayşe ben 33 yaşındayım, bugüne kadar yazılarını yayınlayacağın günü iştahla bekler, bugün neler yazmış diye merakla açar bakardım.

 Yetiş Ayşe’ye başladığın zaman senin gerçekten çok güzel bir yüreğin olduğunu anladım. Şimdi bu güzel yüreğinden ben de faydalanmak istiyorum, eğer izin verirsen.

Ben 12 yıllık evliyim ve bir tane Ş. adında bir kızım var. Kızım 2,5 yaşında, sadece büyüklerde olur sandığımız diyabet hastalığı ile tanıştı, tabi biz de.

O dönemlerde eşimle neler yaşadığımızı sadece Allah bilir. Şu an kızım 11 yaşında, çok şükür acı çekenlere önerilen reçeteyi biz de kullandık 'ZAMAN' her derde deva.

Onunla beraber bizim de hayatımızda çok şey değişti, yemek saatinden, uykumuza kadar çok düzenli yaşıyoruz biz de.

Neyse sana anlatmak isteğim konu, eşimin kirada yaşarken ev almaya karar vermesiyle başladı. Bir önceki işinde maaşı gayet iyiydi, düzenli bir geliri vardı. Ben de haftanın 3 günü temizliğe gidiyordum; işimi bıraktım ben, yolu çok uzaktı oturduğum yere yakın bir iş bulayım dedim ama ben de 2 seneyi geçti iş bulamadım.

Gayet güzel geçiniyorduk ama ev aldıktan 1 sene sonra eşim işyerindeki sorunlarla gelmeye başladı. Haksız yere yer değişikliği yapılmıştı bunu bir türlü hazmedemedi. Ben de onun orada mutsuz olduğunu, artık orada çalışmaması gerektiği söyledim. Sen işini iyi yapan bir adamsın, aynı paraya olmasa da buna yakın bir maaşa iş bulabilirsin dedim.

İşten çıktı, aldığı tazminatı borçlarımızın bir kısmını kapattı. Tekrar iş aramaya başladı. Her şey kısmet, tam 6 ay işsiz kaldı. Şimdi çalışıyor Allah’a çok şükür, istediği gibi bir iş buldu ve kısa zamanda çalıştığı yerde genel sorumlu oldu ama bu altı ayda kredi kartları ve elden aldığımız borçlar birikti.

Şu an 3 aydır maaş alamıyoruz, kredi çektiğimiz banka maaşımıza el koydu. Artık kimseden borç

isteyecek yüzümüz de kalmadı, aldıklarımızı geri ödeyemiyoruz. Biz iki kişi olsak yine öyle böyle idare edeceğiz ama kızımızın ihtiyaçlarını karşılayamıyoruz.

Diyabetli olduğu için her gün etini, sütünü, sebzesini eksik etmememiz gerekiyor ama uzun bir süredir evde ne bulursam onu yediriyorum ama şekeri çok düzensizleşti ve ne yapacağımı bilmiyorum. Aslında böyle bir yazıyı sana yazıyor olmak şu an beni çok incitiyor inan ki çok çaresiziz. Bizim 30 bin liraya ihtiyacımız var, bütün borçlarımızı kapatacağız ve tek bir yere ödeme yapacağız. Eğer bu parayı bulursak biz bu parayı birilerinin bize hibe etmesini beklemiyoruz, cidden bu parayı bize veren insan verdiği ayın takibindeki ay 1000 lira aylık geri ödemeli olarak geri alacak.

Eğer güven duymazsa senet dahi imzalarız eşimin 1500TL maaşı var, eğer bu parayı bir yerlerden temin edebilirsen emin ol Ayşe seni utandırmayacağız.

A.

(lütfen iletişim bilgilerimi ve adımı yayınlama, sende saklı kalsın Bu arada eşim de … firmasında çalışıyor) Mail atan herkese geri döndüğünü yazıyorsun, lütfennnnnn beni de arar mısın? Şimdiden sana sonsuz teşekkür ederim. En azından sana yazarken içimden geçen 'belki halledebilir' sesinin beni mutlu etmesini sağladığın için. Kendine, kızına, seni seven herkese iyi bak. HOŞÇAKAL

CEVAP: Sevgili A. mailini yayınladım, inşallah destek olmak isteyen bulunur. Minik kızın Ş.’yi de öperim. Sevgiler.

……………

YETİŞ AYŞE İÇİN DESTEK OLMAK İSTİYORUM

Ayşe Hanım merhaba,

Köşenizi olabildiğince takıp etmeye çalışıyorum ve sizi gönülden tebrik ediyorum, zira duyarlılığınız ve yaptıklarınız için ne desek boş.

Lafı fazla uzatmadan konuya gelmek istiyorum, 2002 doğumlu bir oğlum var ve evde kullanılmayan/ fazla olan her türlü eşyasını, sizin aracılığınızla ihtiyacı olanlara ulaştırmak istiyorum.

Ayrıca, kendime ait de kullanılmayan oldukça fazla giyim eşyası sözkonusu (özetle, 180 boy / 90kg bir beyim), uygun olması durumunda bunları da değerlendirmek üzere gönderebilirim.

Gerek kıyafet, gerek oyuncak ve gerekse de okul gereci (kitap-defter-kalem vb.) şeklindeki eşyaları size ulaştırabileceğim bir adres verirseniz, çok sevinirim. Bu konuda çevremdekileri de olabildiğince yönlendirmeye çalışıyorum ama ilk önce kendim başlamalıyım diye düşündüm, dolayısıyla en kısa zamanda geri dönüş yaparsanız sevinirim.

Saygılarımla.

N.

CEVAP: N. Bey, harikasınız. Ancak Yetiş Ayşe’de yardımları bir adreste toplamıyoruz. Sizin mailinize gelen cevaplardan uygun olanları size yönlendirip sizin doğrudan ihtiyaç sahibine ulaşmanızı sağlıyorum. Böylece çok daha hızlı ve pratik bir şekilde yardımlaşmayı sağlayabiliyoruz. Bu hafta içinde gelecek taleplere göre sizi bilgilendireceğim. Çok teşekkürler, sevgiler.

………………

38-40 BEDEN KIYAFET TALEBİNDE BULUNAN YAZISINA VERDİĞİNİZ CEVAPLA İLGİLİ BİR İÇ DÖKÜM

Sadece bazen insan hiç tanımadığı biri ile dertleşmek ister ya, sırf bu yüzden yazıyorum.

Memur bir anne ile işsiz bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelmişim Orta Anadolu'nun bir şehrinde...

Baba figürü iş bulmak bahanesi ile annemi doğuya, kendi memleketine tayin aldırmaya ikna edince, henüz 3 aylık olan beni annemin yine Orta Anadolu'daki başka bir ilde bulunan ailesinin yanına bırakmışlar.

Anne hasreti ile 6 yılım geçti orada. Tabi ki anneannem ve dedem bana çok ama çok iyi baktılar. Bunca yıllık ömrümün en güzel anları orada geçti.

Annem orada iken bir kardeşim daha olmuş ama sadece yılda bir defa 5-10 gün gördüm onları, çocuk aklı ile ne olduğunu anlayamadan...

Baba figürü ile ise henüz 2-3 yaşlarında karşılaşmış ama ilk tanışmanın verdiği yabancılık nedeni ile bana uyguladığı şiddet, şiddetle ilk tanışıklığım olmuş.

İlkokul öncesi o çok sevdiğim yerden ayrılarak Türkiye'nin batısına yerleşen ailemin yanına geldim, getirildim. Travma yaşadığım o dönem suskunluk ve yalnızlıkla geçti. Şu an hala o günleri gözlerim dolarak hatırlıyorum.

Küçücük bir köyden büyük bir şehre gelmenin, sevdiklerimi geride bırakmanın sancısı devam ederken şiddetle yüz yüze kaldım. Bir diktanın esiri olduk ve bunu hiç ses çıkarmadan kabullenmek zorunda kaldım.

Ben hep haykırmak istedim ama annem kimseyi üzmemek adına hep sustu, kabullendi diye ben de öyle yapmak zorunda kaldım.

Ama hep içimden boşanmaları için dua ettim. Fiziksel ve psikolojik şiddeti yıllarca sürdü. Allah'tan okul vardı ve hep okula, okumaya sığındım. Okuldan eve dönmek için can atan çocuklara hayret etmekle geçirdim uzunca bir dönemi.  

Bu şiddet bitti mi? Hayır bitmedi.  Artık bana ve kardeşlerime fiziksel bir şiddeti yok ama bir yıl kadar önce bizler evde yokken anneme uygulamıştı.

 Tabi eskiden olduğu gibi susmadık, polise de gittik, mahkemeye de verdik ama ilk defa karakolluk bir durum yaşadığı için mahkeme cezasını erteledi şimdilik.

Boşanma davasına gelince annemin korkusu, onun boşanmak istememesi yüzünden hala birlikteler. Şimdi biz her gün annemize bir şey olur korkusu ile yaşıyoruz.

Geleyim asıl konuya... Tüm bunlar olurken bir kaç adam tanıdım tabi ki, insan sığınacak birilerini hep arıyor. Yaşadıklarım yüzünden hep çok temkinli oldum, hep mesafeli durdum erkeklere.

Ne kadar sevdimse de -deyim yerindeyse- burnumdan kıl aldırmadım, çünkü annem gibi bir hayat yaşamamaya kararlıydım.

Hep ılımlı oldum ama çizgilerimden, benliğimden ödün vermeyeceğimi de belli ettim. Elbette başarısız oldum ama bir yerde farklı bir şey oldu.

Üniversite mezunuyum ama yeni mezun olduğum için iş bulamadığım bir dönemde mesleğimden bağımsız bir işe başladım. Burada bir adamla tanıştım ama sadece iş arkadaşımdı. Öyle iş ortamında sohbetlerimiz oluyordu sadece. Evliydi ve çocuğu vardı. İş dışında herhangi bir şekilde ne münasebetimiz ne de konuşmuşluğumuz olmuştu.

Ama o bana ilk görüşte âşık olmuş... Hiç belli etmedi, hiç sezdirmedi, en ufak bir belli etme çabası dahi olmadı. Bir bayram öncesi dağılırken grupça sohbetimiz esnasında ''keşke benim ebeveynlerim boşanmış olsalardı. Hem biz huzurlu büyürdük hem artık telaffuzunu sevmediğim baba kelimesini kullanmamak için çaba harcamazdım'' dedim.

Bu söylediklerim onda büyük bir etki yaratmış ve yılın 7-8 ayını ailesinin yanında, başka bir ilde geçiren, hiç anlaşamayıp sürekli tartıştığı, çocuğunun annesi ile ilişkilerini gözden geçirmiş.

Sonra ayrılmaya karar vermiş. Tüm bunlar olurken de biz daha çok sohbet etmeye başladık çünkü ortak noktamız öylesine çoktu ki, konuşmamamız imkansızdı.

Zamanla ben de ondan çok etkilendim ama uzak durdum durumunu bildiğim için ve onun bakışlarından da hislerini anlayabiliyordum. Ve kaçınılmaz olan gerçekleşti...

Biz birbirimize açıldık ama her şey oldukça masumdu tabi benim bir sözümle dağılan bir aile dışında... Bunun için hep kendimi suçladım, suçluyorum.

Tek bildiğimse Allah'a hep göndermesi için dua ettiğim ruh ikizimi gerçekten göndermiş olduğu. Eşi bir süre sorun çıkardı boşanmak için ama beni bilmedi hiç ve ben de bu olaya hiç müdahil olmak istemedim.

Sadece arkadaş gibi davranmak için çırpındım. Sonra eşi tüm birikimleri ve aylık belli bir miktar nafaka karşılığı boşanmayı kabul etti ve tek celsede boşandılar.

İşin tuhaf yanı ailesi beni hissettiği halde bana o dönemde bile hep çok sıcak yaklaştı. Çünkü ilk tanıştığımızda hep asık yüzlü, hep hüzünlü, kederli gözüken oğulları artık gülümsüyordu. Bunun tek nedeni de yaptığımız sohbetlerdi. Hiç sevgili gibi bile değildik birbirimizi deli gibi severken.

Şimdi onlar ayrı. Boşandığı eşi boşandıktan sonra hiç aramadığı ailesini artık hep arıyor, kilolarının önemli bir kısmını vermiş, ev hanımlığını bırakıp iş hayatına geçiş yapmış, sosyal yaşamı oldukça gelişmiş.

Bunları duydukça mutlu oluyorum onun adına, inanılmaz mutlu oluyorum, sanki kendim devrim yapmışçasına. Ama arada kıskandırmaya çalışmasından dolayı da hala bir umudu var gibi hissetmekten de kendimi alıkoyamıyorum.

Çünkü kimseye hele de o küçük yavrularına zarar veren olmak istemiyorum. Gece onları düşünerek uyuyorum, kendime değil, onlara dua ediyorum ki kendim şu an daha büyük çıkmazdayım.

Hayatımda hep kötü izler bırakan insan yine kötü bir iz bırakmaya çalışıyor. Onunla ilişkime karşı çıkıyor ve sadece kendi egosunu tatmin için. Çünkü daha dün onun geçmişini bilmezken onu ne çok sevdiğinden bahsediyordu, şimdi ise dürüst davrandığı için teşekkür bile etmiyor.  

Sevgi ile kal Ayşe Abla.

CEVAP: Onun geçmişini bilmezken seviyordu demişsin, geçmişinden kastın sadece boşanmış olması mı yoksa başka şeyler de mi var yazmamışsın. Tabi ki her anne baba evladı için en iyisini ister; her ne kadar size şiddet uygulamışsa da nihayetinde babanız.

…………..

38-40 BEDEN KIYAFET YARDIMI

Sayın Aral,

2 Mayıs 2011 tarihindeki köşenizde yer alan 38-40 beden kıyafet talebine elimden geldiğince yardımcı olmak istiyorum. Kendimde bulunan iyi durumdaki kıyafetlerimden arkadaşa, kargosu bana ait olmak üzere gönderebilirim.

Lütfen ismimi ve e-posta adresimi köşenize ve ilgili kişiye yazmayın. Sadece ihtiyaç sahibinin adını ve adresini tarafıma iletebilirseniz sevinirim.

Saygılarımla

CEVAP: Sevgili S. iletişim bilgilerini sana ilettim. Çok teşekkürler.

……………….

 Yetiş Ayşe- 38-40 beden kıyafet isteğine destek�

Merhaba Ayşe Hanım,

38-40 beden kıyafet isteğine destek olmak istiyorum. Gerekli isim ve adresi gönderirseniz sevinirim.

Yaptıklarınız için size dua ediyorum.

Hatice  

 CEVAP: Hatice’m iletişim bilgilerini sana gönderdim. Ben de sizler için dua ediyorum, benim güzel kalpli okur dostlarım.

……..

 38-40 BEDEN ELBİSE YARDIMI

Ayşe Hanım merhaba,

Yazılarınızı büyük bir keyifle takip ediyorum ama bugünkü yazınızı yutkunarak okudum. Eşinden ayrılan, 3 yaşındaki çocuğuyla yeni bir şehre taşınan arkadaşa kıyafet gönderebilirim.

İletişim bilgilerini gönderirseniz sevinirim. İsmimi yayınlamayın lütfen.

CEVAP: Sevgili isimsiz melek okurum bilgileri ilettim. Sarılarak öperim.

………….

 38- 40 BEDEN KIYAFET İSTEYEN KİŞİYE YARDIMCI OLMAK İSTİYORUM

Merhaba Ayşe Hanım,

38-40 beden kıyafet isteyen bayana yardımcı olmak isterim. İletişim bilgilerini iletebilirseniz sevinirim.

Umarım bir an önce sorunlarını çözebilir.

Maalesef hayat zor ama biz kadınlar için çok daha zor.

Saygılarımla

Derya

CEVAP: Derya’m haklısın kendi ayakları üzerinde durmak ve çocuğuna tek başına bakmak zorunda kalan kadınlar için hayat gerçekten zor. Bilgileri ilettim. Öperim.

……………

 38-40 BEDEN KIYAFET TALEBİ BAŞLIKLI YAZI

Yazıyı okuyunca çok üzüldüm Ayşe ablacım. Benim şu anda kullanmadığım, 38 bedene uygun bir kaç pantolonum, biraz kullanılmış ama hala kullanılabilecek durumda olan iki çift ayakkabım var. Biri yazlık, birisi normal; her mevsim; 38 numara ayakkabılarım. Ama içine taban koyup 37 şeklinde giyebilir sanırım.

Sana yazan bayan isterse kendisine bu kıyafetleri kargo ile gönderebilirim.

Bana kargo bilgilerini vermesi yeterlidir. Üst olarak da yine bakacağım, işe uygun olmasa bile günlük hayatta kullanılabilecek kıyafet bulabilirim diye düşünüyorum.

Sevgiler.

Merve  

CEVAP: Sevgili Merve, bilgileri sana ilettim canım. Öperim.

…………….

 KIYAFET YARDIMINDA BULUNMAK İSTİYORUM

Ayşecim merhaba,

Senin aracılığın ile birkaç okuruna elimden geldiğince kıyafet yardımında bulundum, yine bulunmak istiyorum.

38-40 beden kıyafet talebi başlıklı yazında bahsi geçen hanım yanılmıyorsam “A.”  

Kendisine daha önce kıyafet göndermiştim ve ara sıra mailleşiyoruz zaten. Kendisine de az önce mail attım, adresini göndermesi için. Ama belki sen ondan daha önce cevap yazarsın diye sana da yazıyorum.

Bedenim 36, o yüzden kıyafet olmaz (belki bol bir şeylerim vardır, bakacağım yine de). Ayakkabı numaramız tutuyor 37, bu akşam ayırırım ayakkabıları.

Ayrıca üçüz bebeklerime yardım başlıklı yazında bahsi geçen bebeklere de yardım etmek istiyorum. Yalnız kaç aylık olduklarını ve kız mı erkek mi olduklarını bilmem lazım.

Elimde yeni doğan kız bebekleri için etiketi ile duran kıyafetler bulunmakta. Kızıma hediye olarak geldi ve kullanılmadı. Eğer uyarsa göndermek isterim.

Bunun dışında 4 yaşındaki kızımın küçülen kıyafetlerini de ihtiyacı olanlara göndermek isterim.

Senden acil olarak iletişim adreslerini bekliyorum.

Sevgilerimle.

Zuhal

CEVAP: Sevgili Zuhal, her zamanki gibi yetiştin. Bilgileri sana ilettim. İyi ki varsın, sarılarak öpüyorum.

………………..

 YARDIM

Ayşe Hanım,

38-40 beden resmi kıyafet ihtiyacı olan hanıma elimdekileri göndermek isterim. Hırka, kazak da var - soğuk bir yerdeymiş anladığım kadarı ile...

Bu arada A. kargo ile anlaşma devam ediyorsa, referans numarasını rica edeyim. Bazen kargo gereğinden fazla tutabiliyor.

İsmimin lanse edilmemesini rica ederim.

Teşekkürler

CEVAP: Kargo anlaşmasını yenilemek için görüşeceğim, daha sonra sizleri bu konuda bilgilendireceğim. Seni de öpüyorum benim isimsiz melek okurum.

…………..

 38-40 BEDEN KIYAFET TALEBİNE KARŞILIK

Sevgili adaşım Ayşe Hanım,

Tüm yazılarınızı keyifle takip ediyorum. Bazen bilgileniyor,  bazen de gülümsüyorum ama her pazartesi içim burkuluyor bazı hikâyeleri okurken.

02.05.2011 tarihli yetiş Ayşe köşenizdeki oğluyla evini terk edip

hayatını yeniden kurmak isteyen kardeşimizin durumu beni çok

etkiledi.

Benim de 1 yaşında bir oğlum var ve kendim ofis ortamında çalıştığım için ihtiyacı doğrultusunda kıyafetlerim var,

kendisine iletmek isterim, adresini bana iletebilirseniz ben kargo ile göndermek isterim.

İyi günler,

Telefonum: 0.…(telefonumu yayınlamamanızı rica ederim)

İyi çalışmalar

Ayşe  

CEVAP: Sevgili adaşım, bilgileri sana ilettim. Minik oğlunu ve seni öperim. İyi ki varsınız.

………………..

 VAJİNİSMUS

Ayşe Hanım; vajinusmus problemi evlendiğimde varmış ki bunu 1 yıl yaşadık. Sonra eşim askere gitti, 15 ay da öyle geçti baktık olmuyor ve bunun için destek aldım ve ilişki yaşamaya başladım. Zaten 2-3 ay sonra da hamile kaldım. Şimdi çocuğum yaklaşık 3 yaşında ama bendeki problem daha da arttı sanki. İşte böyle.

CEVAP: Bana öyle geliyor ki evlenmeden önce var olan baskı sende hala devam ediyor, tekrar destek alman ve sorunu kökten çözmen önemli. Daha önce de bu konuda çeşitli yazılarımda uzman görüşlerine yer vermiştim. Eski yazılarıma da bir göz atmanda yarar var. Bu konuya ileriki haftalarda tekrar bir uzman görüşü ile yazacağım. Geçmiş olsun.

………….

 İLİK NAKLİ

Merhaba,

İlik nakli prosedürü hakkında bilgi verebilecek biri olursa belki bu konuda daha cesur davranabiliriz.

Ben gönüllü olmak istiyorum ama korkuyorum.

Ne kadar sürer? Ne işlemler uygulanır? Riskleri nelerdir?

CEVAP: Bu konuda çok haklısın, uzman okurlarımdan bilgi bekliyorum. Önümüzdeki haftalarda bu bilgilere de yer vereceğim.