Oğuz Aral Kalbimizdesin... Sayın Oğuz Aral’ı sevgiyle..." /> Oğuz Aral Kalbimizdesin... Sayın Oğuz Aral’ı sevgiyle..." />
Paylaş
OĞUZ ARAL VE LÖSEV
Oğuz Aral Kalbimizdesin...
Sayın Oğuz Aral’ı sevgiyle anıyoruz.
http://www.losev.org.tr/v2/tr/duyurular.asp?ctID=423&RecID=3433
Lösemili Çocuklar Vakfı
İlkadım Sok. No:14 GOP/Ankara
Tel: 312 447 06 60 Faks: 312 447 68 33
www.losev.org.trlosev@losev.org.tr
İstanbul İletişim Bürosu
Başa Sok. No:11/3 1.Levent/İstanbul
Tel: 212 268 68 68 Faks: 212 282 65 01
www.losev.org.tri-losev@losev.org.tr
Avea-Turkcell-Vodafone faturalı hatlarınızdan 10 TL+2 sms ücretidir. Tüm bankalardan havale ücreti ödemeden 1 TL bile bağışlayabilirsiniz.
Unutmayın ki bağışlarınız hayat verecektir.
CEVAP: Çok duygulandım mailinizi alınca, amcam kadar olamam ama Lösev için yapılacak ne varsa canla basla çalışacağım sizin için yeter ki bana görev verin, ne dilerseniz de dileyin bir Aral olarak hem ruhum hem sayfam Lösev’in emrindedir bilin, herkese sevgiler saygılar.
………..
LÖSEMİ HASTASI 8.5 YAŞINDAKİ SİNAN’A YARDIM
Merhabalar, ben Zeynep Tuğba Ünsal
Bana, daha doğrusu 8,5 yaşındaki Sinan’a bir şekilde desteğiniz olacağından eminim. Sinan’dan bahsetmeden önce size bayıldığımı ve sürekli takip ettiğimi belirmek isterim. Daha önce birçok kez yazılarınızla ilgili mail atmaya karar vermiştim (özellikle babalar ile ilgili yazılarınıza) ama kısmet bu konuyaymış.
Durumu özetlemek isterim. Sinan Kılıç 8,5 yaşında ve lösemi hastası. 3 aydır tedavi görüyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde yer olmadığı için tedavisi Şişli Etfal EAH Çocuk-1 kliniğinde takip ediliyor. Aile LÖSEV’den destek alıyor ancak Sinan’ın babası Mustafa Bey sürekli Sinan’ın ihtiyaçları için dışarıda koşturduğundan pek çalışamıyor. Biz işyerindeki arkadaşlar ve çevreden tanıdığımız dostlarımız desteğiyle az da olsa Mustafa Bey’e katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Ancak Mustafa Bey çalışamadığından birikmiş kira borçları ve ödenmesi gereken bir sürü faturası var.
Ben sizin de yardımınızla ya da tavsiyelerinizle neler yapılabileceğini öğrenmek isterim. Sinan’a nasıl destek olabilirim bilemiyorum. Ekte Sinan’a ait belgeler bulunmakta. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim. Sizi seviyorum.
Zeynep Tuğba Ünsal
zeynep.unsal@arkasotomotiv.com.tr
CEVAP: Sevgili Zeynep senin mailini de yayınlıyorum umarım yardım etmek isteyenler ulaşır. Yukarıda Lösev’in numaralarını da yayınladım kanserli miniklere hepinizin desteğini bekliyorum.
……….
YARDIM ETMEK İSTİYORUM
Selam,
Eğer Tolga Bey Banka hesap numarasını verirse, Ece'ye bir miktar mama ve süt parası göndermek isterim.
Sevgiler,
Bircan
CEVAP: Numaraları sana ileteceğim, teşekkürler desteğin için.
..................
AQUA DOLPHIN ÇOCUKLARI SEVİNDİRİYOR
Aqua Dolphin’e ve Sevgili Hakan Küfündür'e sonsuz teşekkürler
Tabi ki sevgili adaşım seni hiç unutur muyum, ilk önce sana çok çok teşekkür ediyorum bu yardımı bizden esirgemediğin için.
15 yaşında kızım, ben ve 5 yaşında oğlumla sağ olsunlar bizi misafir ettiler. Kızım ve oğlum müthiş eğlendi havuzdan hiç çıkmadılar. Burada kalalım anne biz gitmeyelim diyordu :)))
Laf aramızda Ayşeciğim ben de o gün güneşin altında tavuk gibi kızarmışım (piliçlik zamanımız geçtiği için tavuk yazdım) günlerce yatamadım. Şimdi de su toplamış sırtım omuzlarım acayip soyuluyor. Çok uzattım galiba ama bu yaşadığım güzelliği paylaşmak istedim çok sağol sen be AYŞEM.
Ayşe Hale A.
……..
Geçen hafta;
“Sevgili Ayşe,
Benim senden isteğim, çocuklarımı 1 gün olsun havuza götürmek istiyorum, onları 1 gün olsun mutlu etmek istiyorum. Bu konuda bana yardımcı olursan çok ama çok sevinirim. Çok öpüyorum.Sevgiyle kal.”
diyen Filiz U. ve çocuklarını da Aqua Dolphin cumartesi günü ağırlayacak. Bizi kırmayarak desteğini esirgemeyen ve çocukların yüzünü güldüren Hakan Küfündür ve ekibine teşekkür ederim.
………………..
VAJİNİSMUS MAĞDURU
MERHABA AYŞE ABLA
Samimiyetine güvenerek abla diyorum umarım kabalık etmiş olmuyorumdur.
Seni ilk yazını yazdığın günden beri takip eden sıkı bir okurunum arada bir yazılarını kaçırdığımda hürriyet.com.tr’nin arşivi imdadıma yetişir ve bu sayede senin yazılarını hiçbir zaman kaçırmam.
YETİŞ AYŞE köşesi için de sana ayrıca çok teşekkür ederim, bu köşe sayesinde o kadar büyük sevaplar kazanıyorsun ki inanamazsın.
Bu köşeye yazacağım hiç aklıma gelmezdi ama bu sorunuma çare bulamasan bile inan hiç üzülmem çünkü sen dertlerimizi dinleyerek bile bizlere çok büyük yardımlarda bulunuyorsun. Sana yazan insanlara - (buna ben de dahilim ) - "en azından derdimi dinleyecek biri var etrafımda" diyebilme lüksünü yaşatıyorsun. Lüks diyorum çünkü toplumumuzda bu artık bir lüks haline geldi. Herkes kendi yağıyla kavrulma derdinde kimse kimseyi dinlemez oldu.
Şimdi sana anlatmak istediğim derdim aslında birçok kadının ya da genç kızın derdi.
Ben bir VAJİNİSMUS hastasıyım. Henüz 26 yaşında nişanlı bir genç kızım, nişanlımla ilk deneyimimizi yaşamak istediğimizde bunu gerçekleştiremedik ve benim araştırmalarım sonucu bu hastalığın mağduru olduğumu fark ettim. Aslında hayatım boyunca çekeceğim çok daha önemli iki hastalığım var ama bunlarla yaşamaya alıştığım için artık sorun etmemeyi öğrenmiş bulunuyorum. Fakat bu vajinismus hastalığı ile yaşamanın mümkün olmadığını biliyorum bununla yaşayabilmenin tek yolu ömrün boyunca evlenmemek eh bu da bir genç kız için imkansız bir şey çünkü her genç kız sevdiği erkekle evlenmek, yuva kurmak ve çocuk sahibi olmak ister mutlu bir yuvanın hayalini kurar.
Biliyorum kafanı şişirdim ama bunları anlatabildiğim tek insan sensin.
Yaptığım araştırmalara göre bu hastalığın çözümü psikolojik tedaviden geçiyor ama devlet hastanelerinde yapılan tedavilerin başarı oranı çok düşük
Hatta bu konuyla ilgili senin de yazıların vardı ve okurlarının sana gönderdiği maillerden yola çıkarak sen de bir kaç doktor ismi vermiştin.
Ben bu doktorları da aradım, tedavi yöntemlerini, ne kadar sürede neler yaparak kurtulabilirim diye sordum ama maddi imkânsızlıklarımdan dolayı ve net yanıtlar alamadığımdan ötürü tedavimi yaptıramadım.
Sadece bir doktor net garanti veriyordu, fakat doktorun yeri AYDIN ili KUŞADASI ilçesinde olduğu ve 5000 TL gibi bir rakam istediği için bu tedavi umudum da başlamadan bitti. Doktor bu tedavinin karşılığında sorunumun kökten çözüleceğini söylemişti.
Ama maalesef o kadar param olmadığı için bu tedaviyi de yaptıramadım.
Sana doktorun ismini de vereyim DR.MURAT ULUSOY
Hastalığımı araştırdığım esnada ismine ulaştım senin yazılarında da doktorun ismi vardı. Bilmiyorum artık kendimle beraber insanlara da güvenim kalmadı çünkü insanların hastalıklarını sömüren o kadar çok şarlatan var ki.
Bu doktor onlardandır demiyorum asla ama dedim ya işte güvenim çok sarsıldı. Belki bir çok insan için 5000 TL çok büyük bir para değil ama ne yapayım ki benim için şu an çok büyük para.
2 üniversite bitirmiş halimle bile bir iş bulamadığımı da göz önüne alırsak bu paranın benim için ne kadar büyük olduğunu tahmin edersin sanırım.
Sana bütün iletişim bilgilerimi göndereceğim hakkımda yanlış bir düşünceye varılmasını asla istemem amacım bu parayı istemek değil, sakın yanlış anlama.
Sadece dertleşmek, içimi, yaşadığım umutsuzluğu bir nebze olsun azaltabilmek için seninle paylaşmak istedim.
Yardımcı olsan da olamasan da dinlemen bile benim için yeterli.
Bu yazıyı yayınlar mısın bilmiyorum, belki okuyamazsın bile ama olur da karşına gelirse yazım ve yayınlamak istersen ismimin yayınlanmamasını sağlarsan çok sevinirim.
Belki yardım etmek isteyen biri çıkarsa sadece ona iletişim bilgilerimi ver olur mu AYŞE ABLA.
Sana şimdiden çok teşekkür ederim dinlediğin için benim derdime de zaman ayırdığın için.
Bu arada ne olursun kendine çok dikkat et sen bizler için ve en önemlisi dünya tatlısı kızın için çok çok önemli ve değerlisin.
Şimdilik hoşçakal.
S.
CEVAP: Sevgili S. Daha önce de bu konuda yazmıştım, sen de okumuşsun. Sana ücretsiz veya indirimli olarak yardım etmek isteyen bir doktor belki yazımızı okur. Ben de bir yandan araştıracağım. Ama kendini bu kadar üzme, iki üniversite bitirdiğine göre bunun geçici bir durum olduğunu ve tedavisi olduğunu da hatırlamalı ve kendi kendine de telkinde bulunmalısın. Sen önce kendi beyninde bu işi bitireceksin doktor da yardımcı olacak. Nişanlınla sana şimdiden mutlu bir yuva diliyorum.
………..
OĞUZ ARAL’IN KİTAPLARINDAN İSTİYORUM
Ayşe Hanım,
Ben amcanızın yazılarının tiryakisiydim; ölümü benim için büyük bir kayıp oldu; yaşasaydı şimdi benden 2 yaş küçük olacaktı. Tanrı yerini aydınlık etsin.
Ben yıllardır Kanada'da oturuyorum ve her Türkiye seyahatimde kitapçılarda amcanızın kitaplarını aradıysam da bulamadım. Acaba amcanızın kitapları varsa, buradan nasıl elde edebilirim? Bu konuda bana yardımcı olabilirseniz, minnettar olurum.
Saygılarımla,
Gönül Oran
CEVAP: Allah size sağlıklı uzun ömür versin, adresinizi yollarsanız ben en kısa sürede size ulaştıracağım.
…………………
PANİK ATAK
Ayşe Hanım merhabalar. En sıkı ve yakın okuyucularınızdan biriyim. Sizi hiç kaçırmadan sevgi ve ilgiyle okuyorum. Ben de yaklaşık 10 yılı aşkın bir süredir panik atak hastasıyım. Tam yenemedim. Uçağa binemem, otobüsle bir yere giderken dertlere kalan biriyim. Yani Ankara dışına çıkmak benim için ölüm. Pasiflora'nın gerçekten faydası oluyor mu bir ara kullanmıştım. Uçağa binerken bir şişe içsem faydası olur mu? Siz yazınca sevindim denemek isterim. Herhalde bir yan etkisi olmaz.Gene bakın bunu içecekken bile acabalarım var. Sevgiler.
Nalan Ergin
CEVAP: Seni çok iyi anlıyorum canım. Ben de çok zorlanıyorum bitkisel olduğu için bir yan etkisini görmedim.
…………….
LÖSEMİ HASTASI 8.5 YAŞINDAKİ SİNAN’A YARDIM
Merhabalar, ben Zeynep Tuğba Ünsal
Bana, daha doğrusu 8,5 yaşındaki Sinan’a bir şekilde desteğiniz olacağından eminim. Sinan’dan bahsetmeden önce size bayıldığımı ve sürekli takip ettiğimi belirmek isterim. Daha önce birçok kez yazılarınızla ilgili mail atmaya karar vermiştim (özellikle babalar ile ilgili yazılarınıza) ama kısmet bu konuyaymış.
Durumu özetlemek isterim. Sinan Kılıç 8,5 yaşında ve lösemi hastası. 3 aydır tedavi görüyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde yer olmadığı için tedavisi Şişli Etfal EAH Çocuk-1 kliniğinde takip ediliyor. Aile LÖSEV’den destek alıyor ancak Sinan’ın babası Mustafa Bey sürekli Sinan’ın ihtiyaçları için dışarıda koşturduğundan pek çalışamıyor. Biz işyerindeki arkadaşlar ve çevreden tanıdığımız dostlarımız desteğiyle az da olsa Mustafa Bey’e katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Ancak Mustafa Bey çalışamadığından birikmiş kira borçları ve ödenmesi gereken bir sürü faturası var.
Ben sizin de yardımınızla ya da tavsiyelerinizle neler yapılabileceğini öğrenmek isterim. Sinan’a nasıl destek olabilirim bilemiyorum. Ekte Sinan’a ait belgeler bulunmakta. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim.
Sizi seviyorum.
Zeynep Tuğba Ünsal
zeynep.unsal@arkasotomotiv.com.tr
CEVAP: Sevgili Zeynep senin mailini de yayınlıyorum umarım yardım etmek isteyenler ulaşır.
…………………
GÖLCÜK DEPREMZEDESİNE İŞ TALEBİ
Ben Gölcük depremzedesiyim; deprem zamanında her şeyi kaybettik ve babamı da 3 sene öce kanserden kaybettim. Kendim zor koşullarda okudum çalışmak finansçı ve borsacı olmak, mühendis olarak çalışmak istedim. Kendim üniversite mezunuyum; bakmakla yükümlü olduğum, hasta annem ve ablam var; onların ihtiyaçlarını karşılamam lazım; bu isteklerimin dikkate alınarak gereğini yapılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Erdem Atakan
erdematakan@gmail.com
CEVAP: Sevgili Erdem mail adresini yayınlıyorum inşallah İzmit’ten sana bir işveren çıkar. Ben de 1-2 yerle görüşeceğim senin için.
……………….
KORSANLAR TARAFINDAN KAÇIRILAN GEMİDEKİ ESİR TÜRKLER’E YARDIM
Ayşe Abla aşağıda yazacağım maili yayınlarsan sevinirim. Ne kadar yayılırsa o kadar iyi olur. Belki birileri bir şeyler yapmaya karar verir.
Yoğun çalışmalarınız arasında, ulaşabildiğiniz basın yayın organlarında yayımlanmasını sağlarsanız çok seviniriz.
Eşim Karya Denizcilik Şirketinin Frigia gemisinin 1.kaptanı Ümit Savaş. 23 Mart 2010 tarihinde yönettiği gemi 19'u Türk 21 mürettebat ile Somali’ye kaçırıldı. Onlarla birlikte kaçırılan 3 gemi kurtarıldı ama bizimki kurtarılamadı. Ulaşabileceğim her yere ulaşmaya çalışıyorum. Karya Denizcilik şirketi mürettebatı gözden çıkarmış durumda (onlar her ne kadar öyle olmadığını söyleseler de bize artık inandırıcı gelmiyor. Sadece "ilerleme var ama sonuç yok" diyorlar. 120 gün oldu Allah aşkına, 2 aylık kumanya ile yola çıktı eşim. 120 gündür denizin ortasında, 60 derece sıcaklıkta gemi sacının içinde, silahlı korsanların elinde yaşamaya çalışıyorlar ve kimsenin kılı kıpırdamıyor.)
Karya denizcilik şirketinin çoook geç olduğu halde artık paralarına kıyıp oradaki mürettebatı kurtarması gerekiyor.
Devlet büyüklerimiz el atarsa bu umarsızlıkları düzelteceklerine inanıyorum. Sonuçta orada 19 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı var. Sayın Başbakanımızın benim eşim ve diğer 19 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına sahip çıkacağını düşünüyorum.
Selamlar,
Nesrin SAVAŞ
CEVAP: Sevgili Nesrin geçmiş olsun ilgililer de bu mailini okur da inşallah eşine sağ salim kavuşursun.
……………………
BÖYLE DOKTOR OLUR MU?
Selam Ayşe,
Benim sorunum doktorlarla.
Geçtiğimiz aylarda gördüğüm küçük siğiller yüzünden kadın hastalıkları doktoruna gittim. İnternette araştırdığım kadarıyla "çok çok abartılacak kadar önemli bir şey değil" diyordu doktorlar ve bunu yaşayanlar.
Doktora gittiğimde önce evli olup olmadığımı sonrasında, bakire olup olmadığımı sordu. Olmadığımı ama bekâr olduğumu söyledim. Bu arada teşhisim HPV virüsüydü. Benim bunları söylememle birlikte doktorun bana karşı tavrı konuşmaları tamamen değişti. Sanki karşımda doktorum değil annem varmış gibi bir de bana akıllar vermeye başladı. Nişanlıyım ve tek eşliyim. Ama psikolojimi öyle bozdu ki anlatamam. Önce nişanlımın beni aldatmış olabileceğini söyledi, sonra da benim başkalarıyla olduğumu. "İmkânı yok" diyorum ama anlatamıyorum derdimi. "Dikkat etmezseniz böyle olur, işte ne yapıyorsunuz siz, yapmayın böyle şeyler" falan dedi neye uğradığımı şaşırdım. Nitekim ben hayat kadını bile olsam o doktordur ve bana moral vererek beni iyi etmesi gerekir. İlaç verdi, 2 aydır kullanıyorum ve bir haftam kaldı. Bu arada durmadım tabi, araştırmaya devam ettim ve bu hastalık sadece cinsel yollardan geçmiyormuş. Bunu öğrendim en küçük bir dikkatsizlik buna sebep olabiliyormuş. Örn; mağazalarda kıyafet denerken bile bulaşabilirmiş ki bu bakire bayanlarda da sıkça görülen bir sorunmuş.
İlaçlarımın bitimine 1 haftam kaldı ama tekrar o doktora gidemem :(
Artık doktorlardan da çekinir oldum.
İşten ayrıldığım için özel doktora da gidemiyorum...
(yayınlarsan isim vermezsen sevinirim, yayınlamasan da cevap verirsen sevinirim ) öptüm.
CEVAP: Bence de o doktora artık gitmemelisin. Doktorların görevi hastalarını yargılamak değil tedavi etmektir.
……………
EKONOMİK DESTEK BEKLİYORUZ
Merhaba Ayşe Abla daha önce yine size yazmıştım ama hiç bana dönen olmadı. Feyza Hanım haricinde sağolsun kızıma iki çift ayakkabı gönderdi. Tekrar anlatayım abla ben 3 yıllık evliyim, 1.5 yaşında kızım var, kızımda kalça gelişim geriliği var. İleriki günlerde ameliyat olacak.
:(
Eşim bir fabrika işçisi, asgari ücretle çalışıyor, evim kira, başka hiç bir gelirim yok. Kızımın hiç bir ihtiyacını karşılayamıyorum kendime kızıyorum. Dünyaya getirdim şimdi de bakamıyorum. Ne bir et, ne sebze alamıyorum maalesef şimdi arkadaşın netinden yazıyorum eve döneceğim inanın hiçbir şey yok evde kahvaltı bile edemiyoruz. Artık kira borçlarım birikmiş durumda. İntiharı bile düşündüm ama kızım için hep döndüm. Bu kadar zayıf değildim ben, ilkokul mezunuyum, iş de bulamıyorum kızıma da bakacak kimse yok aslında belki kızımla birlikte bir iş bulurum. Kızımı da götürürüm yanımda tabi kim kabul edecekse? Ayşe Abla bizim 5 milyon borcumuz var kredilerle, evliliğim de bitecek artık maalesef.
Aslında çok mutluyuz ama eşim yetişemiyor borçları da ödeyemeyince ayrılığı düşünüyoruz. Yaa çok karışık anlattım sanırım bilmiyorum ne yapacağımı. Kızıma bez gıda, bize de borcumuza yardım etmek isteyenlere ihtiyacımız var. Ne olur yoksa icraya gidecek evimizdekiler olduğu gibi gidecek evimde eşyam var. Evlenirken hepsini beraber almıştık ikimiz de çalışıyorduk bir kısmını ödedikten sonra kızım doğdu. Yarısı kaldı borçların biz de kredi çekip bir yere borçlanalım dedik ama battık 5 milyon borçlu olduk bankaya. Daha gücümüz yok evliliğimi bitirmek istemiyorum yaşamak istiyorum. Kızım için, bir de içimde Allah korkusu olduğu için. Ablacığım ismimi bilgilerimi yazmazsan sevinirim ulaşmak isteyen olursa senden ulaşsınlar ümidim az da olsa var. Seni çok seviyorum.
K.
CEVAP: Sevgili K. Umarım yardım etmek isteyen çıkar. Sen de öyle intihar etmeyi falan aklından çıkar, bir iş bulmaya çalış.
……………………..
ALMANYA’DAN YARDIM TALEBİ
Selamlar Ayşe Hanım,
Ben sizlere Almanya’dan yazıyorum. 21 yaşında bir genç kızım. Durumum o kadar kötü ki anlatamam, bu genç yaşımda maddi sıkıntılar yüzünden kendimi öldürmeyi düşünür oldum. Kimden nasıl yardım isteyeceğimi şaşırdım yardım istediklerim de etmediler. Yaklaşık 7500 Euro’ya ihtiyacım var. Belki bu mail size gülünç gelecek ama çok çaresizim ve utanıyorum ama yapacak hiçbir şeyim yok, bana yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
Sevgilerimle
Tuğba
CEVAP:Sevgili Tuğba ne için yardıma ihtiyacın olduğunu yazsaydın belki okuyucularımızın daha çok dikkatini çekebilirdin. Onlar da senin gibi gencecik bir kızın neden bu kadar paraya ihtiyacı olduğunu merak edeceklerdirbenim gibi.
………..
TARİH ÖĞRETMENLERİ ARTIK ATANMAK İSTİYOR!
Sevgili yazarımız merhaba,
Toplumsal hafıza ve ilerlemenin kapılarını tarihsel bilgilerle açma sorumluluğunu taşıyan biz tarih öğretmenleri akla ve mantığa uymayan atanma şartlarıyla atanamıyoruz.
Özellikle ana branş olarak addedilebilecek, tarih, matematik, fizik ve biyoloji gibi branşlarda yapılan atamalar belli alanlarda yapılan atamaların 10'da biri bile değil. (10 senelik bir süreç bu).
Atanmamızı sağlayan puanlar 0.1 ile bile fark edebiliyor.
Yapılan son atamada birçoğumuz bize ayrılan küçücük kontenjan yüzünden 0.1lik farklarla atanamadı.
Tarihçiler senelerdir bu çaresizliğe alıştırıldı.
Öğrenilmiş çaresizlikle akıl ve mantık dışı yaratılan kadrolarla nikâhlanmış gibiyiz.
35-50 ile atanan branşlar bir yana, tarih branşı bir yana. 80 ve üzeri puanlarımızla ağustosta atanamadık.
Biz sadece hakkımızı istiyoruz. Diğer branşlardaki arkadaşlarımızın da atanmasını, kendi mesleklerini icra etmelerini savunuyoruz.
Onların atanmaları bizi asla üzmüyor. Fakat herkese kepçeyle verilen kadrolar tarihçilerden yaklaşık 10 senedir neden esirgeniyor, anlayamıyoruz.
2010 atamalarında tarih kontenjanlarının artırılması gerektiğini siz değerli yazarımızla paylaşmayı bu yüzden istedik.
Lütfen bize yardım edin, 2010'da 1000 tarih öğretmeninin atanmasını istiyoruz.
Tüm bölümler 1000'er 1000'er atanırken ana branşlar 100-200 gibi rakamlarla atanıyor.
Tarih öğretmenleri olarak atama kadrolarımızda iyileştirme istiyoruz.
Çalışmalarınızda başarılar.
Sevgi ve saygılarımızla.
DENİZ ATEŞ
Lütfen sesimize ses verin! Başka çaremiz kalmadı.
…………………….
PLAKA SORUNU
Tatlişkom Ayşemmm
Bir sorunum var. Bana göre çok büyük. Nasıl çözeriz bana bir akıl ver ne olur. Şimdik ben bir araç aldım plakamı BDP olarak istedim çünkü sevgilim ve benim baş harflerimdi. O sıra o malum partinin adı DTP idi bir baktım iki gün sonra BDP olmuş aman ya rabbim hale bakdedim. Ne yapsam yolda taciz edenleri mi ararsın sonrasında arabamı çizenleri mi ee malum burası İzmir biz de Atatürkümüzün birinci kuşak torunları, evlatlarıyız. Hayatta kayıtsız kalınmaz bu plakaya karşı. Yapanlara hak veriyorum aslında nereden bilsinler beni ve ailemi. Eş dostta plakanı ver iyi paraya satarsın muhabbeti yapıyor. Sence ne yapmalıyım? Seni çok öpüyorummmm bir telefonlaşalım sesini duyayım demiştim arayacağım dedin dönmedin :( seni çok seviyorum.
Duygu Kava
CEVAP: Sevgili Duygu madem aracına zarar verilecek kadar rahatsız oluyorsun sen de plakanı değiştir. Hayat kısa boş ver.
…………
ET YEMEYİ, PARFÜM SÜRMEYİ ÖZLEDİM, İŞ ARIYORUM
Sevgili Ayşe benim ismim S., 36 yaşındayım neredeyse bir yıla yakındır işsizim. 6 ay kadar işsizlik ücreti aldım. Eski eşim de arada yardımcı oldu ve bugünlere kadar geldim. Kıyıda kenarda satılabilecek şeyleri sattım. 16 yaşında bir kızım var, arada o geldiği için babası toplama bir bilgisayar getirdi onun için eve, sana oradan yazıyorum. Bazen yiyecek ekmeğim içecek suyum olmuyor. Kızım geldiğinde harçlıklarını bırakıyor ama nereye kadar. Bankaya kredi borcum var, kredi kartı borcu birikti. Sürekli arıyorlar ve yakında icraya gelecekler. Babadan kalma bir evimiz var orada eziyet ettiği için annemin burayı terk etmesine sebep olan kız kardeşim oturuyor, evi sattırmıyor. Annem Samsun’da dayımlarda kalıyor ve artık bir de yatalak. Onu yanıma almak bakmak istiyorum ama aramak için kontörüm bile yok aylardır. Arkadaşım dostum bir yakınım da yok. Avukata verecek param olmadığı için evin satışı için ya da kira için dava açamıyorum. Sürekli internet başında iş arıyorum ama yaşımdan dolayı mı şanssızlık mı çağrılsam da olmuyor. 15 yıl kozmetikte güzellik uzmanı olarak çalıştım. Makyaja gittim, sorumluluk aldım. Az çok anlaşacak kadar İngilizcem var pc kullanıyorum ama iş bulamıyorum. 550 lira kiram 12 bin lira kredi borcum var. Evi tuttuğum emlakçımla aynı apartmandayız bazen bana sigara harçlık bırakıyor. Seni de bana o söyledi. Sevgili Ayşe benim bir mucizeye ihtiyacım var. Bu hayatta anladım ki aşkmış sevgiymiş koruyup kollayacak destek olacak bir erkek yok. Ondan sebep beyaz atlı bir prensaramıyorum. Senelerdir ertesi gün nasıl geçecek, ay sonunu nasıl denkleyeceğim diye düşünürken ne mutluymuşum meğer. Şimdi düşünmüyorum bile çünkü umudum yok. Sonu bekler gibiyim. SENDEN NE Mİ İSTİYORUM BİR İŞİM OLMALI ama tecrübem doğrultusunda olmalı ki hayatımı kurtarabileyim yoksa her kez üç kuruşa sömürecek adam peşinde maalesef kimsenin emeğine tecrübesine kıymet yok. Bir gün yatağa başımı koymak ve huzurla uyumak için tek bir gece için ömrümü verirdim. En kötüsü de nebiliyor musun arkadaş gibi görünen bazı tiplerin çaresizliğinden faydalanmak için seni şunla tanıştırayım şöyle zengin sana şunu alır bunu alır olayları. Maalesef sadece Türk filmlerinde yok. Yalnızsan, dulsan ve benim gibi işsiz, parasızsan etrafta kurtlar toplanıyor. İşin ilginç tarafı güzel de değilim. Ayşe şu an bile öyle rahatladım ki konuşacak kimsem bile yok. Dört duvar arasında aylar geçti. Her şeyi özledim. İşe gidip yorulmayı markete gidip akşam için bir şeyler almayı cüzdanımda para olmasını ya da kartımda borç olmamasını. Yorgunluktan uyuyakalmayı, hafta sonları kızımın gelmesini (ki artık az geliyor çünkü dolap boş benim keyfim yok gezip dolaşamıyoruz.) Kızımla Ortaköy’e gidip Boğaz’da vapurla tur yapmayı. Canımın istediğini yemeyi, en çok da eti artık kurban bayramlarında bile komşular yollamıyor. Böyle çekiştire çekiştire pirzola yemeyi, kuaföre gidip bakımlı olmayı. Parfüm sıkmayı, denizi yeşili görmeyi, en çok da gülümsemeyi çok özledim. Ezan okuyor şu an rabbimden diliyorum ki kul sıkışınca yetişen hızır sen ol. Lütfen tanıdıkları güldürmemek için adımı yayınlamamanı rica ediyorum, sevgiyle kal e mi
CEVAP: Okurken gözlerim doldu gerçekten özellikle de et yemek, parfüm sürmek gibi son derece insani ihtiyaçlarını okuyunca inşallah en kısa zamanda bir iş bulur ve bu durumdan kurtulursun. Umudunu hiç yitirme lütfen.
Paylaş