Kendime mektup

Ayşe,Ayşe diyorum sana çünkü nedense bir süredir içimden gelmiyor Ayşeciğim demek.

Haberin Devamı

Ama inan bu durum artık değişecek.
Bir süredir kızgınım sana, sana ve tüm etrafındakilere.
Aptalca bir yola girdin.
Yıllardır yaşadığın şanssızlıklar uğruna kendine acıdın.
Etrafına kızdın.
Onu, bunu suçladın.
Kendini bir kuyuya sakladın.
Elinde boks eldivenleri, sağa sola bilinçsizce vurdun durdun.
Yaptıkların sadece ellerini acıttı.
Yüreğini dağıttı.
Seni duyan olmadı.
Kimse kalkıp “ben hatalıydım” demedi.
Kaybettiklerin geri gelmedi.
Sen affetmedikçe, önüne bakmayı bilmedikçe bu savaşta daha da çok yenildin.
Yaşadığın hiçbir güzelliği fark edemedin.
Odanda ışık yanarken karanlık sanıp defalarca elektrik düğmesine basıp “yansana be” diye kavga ettin.
İnsanlara güvenini kaybettin.
Sevginin tarifini yemek tarifi gibi değiştirdin.
Aynaya baktın, öcü Ayşe’yi gördün.
Aynaya baktın, acınacak Ayşe’yi gördün.
“Bana bunu da yaptılar”, “Bu da benim başıma geldi” diye dövündün.
O kadar salak oldun ve kayboldun ki bencil olup akıllıca davranıp taşları yerine oturtup “hadi len gelin, yıkılmadım” diyemedin.
Eziği gösterip milleti sevindirdin.
Ama bitti.
Bak Allah seni iki günde kadın etti.
Düştün hastaneye yine.
Beyin tomografileri, onlar, bunlar…
Ödün koptu öleceğim diye.
Ve ne çıktı?
Allah’ın sana şans verdi.
Sağlıklı çıktın.
Şimdi artık kendine Ayşeciğim deme zamanı. Allah inancın yeter sana.
A be salak Ayşe’m, önüne baksana artık.
Geçmişle vedalaşsana.
Birilerini affetsene.
Olan olmuş, mok mu var, yaran kanamış, kabuk tutmuş, kurumuş, kabuk düşmüş, az iz kalmış, gitmiş bitmiş. Yok, sen mazoşistsin, kabuğu sürekli kopartacaksın illa gerzek Ayşe!
Sen artık koşsana.
Beynini güzelliklerle donatsana.
Bak, ben güveniyorum sana.
Bak, bugün anneciğinin doğum günüydü de hem.
Hem sen neleri yendin, bugünlere geldin.
Hem sen Yetiş Ayşe’sin.
Artık sana Ayşeciğim diyeceğim.
Oldu mu benim yaramaz, akıllanmaz, uslanmaz, kızıl kafalı yaramazım?
Hadi güveniyorum sana.
Ayşe Aral

Haberin Devamı

Not: benim canım okur dostlarım, bana bugün göndermiş olduğunuz e-postalar, tweetler ve mesajlar benim için ne kadar önemli bilemezsiniz.  Geçmiş olsun dilekleriniz ve “her şey beyninizde biter” tarzındaki fikir ve önerileriniz için teşekkür ederim, beni uyandırdınız.
Bir kısmını aşağıda benim durumumdakilere örnek olması için paylaşıyorum. Hepinizi sarılarak öper, sağlıklı bir ömür dilerim.
Not: Dünkü yazımda bahsettiğim Oya’nın içinden ışık geçen heliks sarmalı serumu sadece eczanelerde satılıyormuş, kremin adı reklama girdiğinden paylaşamıyorum.

….

GEÇMİŞ OLSUN

Haberin Devamı


Değerli Ayşe ARAL,
Çok çok geçmiş olsun diliyorum. Bu hastaneden çıkışı kendinize milat kılıp sorun denen şeyi beyninizde tutmayacağınız sözü verin kendinize lütfen becerebilirsiniz. İnanın o güçtesiniz de.
Sağlığınız önemli ve çok lazımsınız, ben sizi seviyorum ve çok gerekli görüyorum siz de gerekliliğinizi kendinize teyit edip daha çok sevin kendinizi öylesine ki hastalık bilmesin bedeniniz, beyniniz.
Sağlıcakla kalın.
Saygı ve sevgiyle.
Şahin

…..

Sevgili Ayşe Hanım,
Çok geçmiş olsun. Daha çok gençsiniz, sağlıklı yaşamın değerini bilip, çok uzun yıllar sağlıklı ve mutlu yaşamanızı, babanız ve amcanızın yazıları gibi güzel yazılar yazmanızı diliyorum.
Saygı ve sevgilerimle,
Aziz
 
…..

YAZILARINI OKUMAYI SEVİYORUM

Haberin Devamı


Selam,
29 yaşındayım, adım Büşra, sürekli takip ediyorum yazılarınızı ve severek okuyorum.
Öncelikle geçmiş olsun, gerçekten hayatta en önemli şey sağlık. Maalesef bunu her zaman hatırlayamıyoruz ancak sağlıkla ilgili problem olduğunda anlıyoruz, hayat telaşına kapılıp gidiyoruz.
Bugünkü yazınızda Oya Hanım’ın size aldığı kremin markasını merak ettim, yazarsanız sevinirim.
Büşra

Sevgili Ayşe Hanım Merhaba,

Öncelikle yürekten sevgilerimi gönderiyorum. Sağlık diliyorum.

Sizin gibi herkesin derdine derman olabilmeyi kendine öğretmiş birinin kendisine niye yardım etmediğini anlamıyorum!

Niçin ağlıyorsunuz; hastalık da sağlık da insan için. Ah vah ederek zaman öldürüp gözyaşlarınızı ziyan etmeyin. Ha sağlığınız için dua ederken ağlıyorsanız RAB’binize ona söyleyecek sözüm yok.

Haberin Devamı

Zira okuduğum kitaplarda, Yaratan’ın, gözyaşındaki o içten duyguyla çok ilgilendiği yazıyor. Ne güzel di mi!

Ne güzel sizi rahatsız eden şeyi araştıracak kadar imkân ve paranız var. Yapacağınız şey şükredip sakince sabırla beklemek.

Lütfen sevgili Ayşe Hanım o gözleri şişmiş AYŞE resmini GÜLEN AYŞE resmiyle değiştirin. Ben sizin gülen- çılgın görüntünüzü görmek istiyorum.

Hadi gülümsediniz mi artık? Kim bilir benim gibi kaç kişi size sağlık diliyordur. Ne şanslısınız bakın. Biz hasta olsak sadece yakınımızdakiler bu dilekte bulunuyor.

Siz yüzlerce insanın AYŞE’sisiniz. Bir ayna edinin ve gözleriniz şiş de olsa hemen hemen gözlerinizin içine bakarak gülümseyin!

Sizi seviyorum.

SEMA

….


Sevgili Ayşe,

Haberin Devamı

Umarım endoskopin başarıyla geçmiştir ve sağlığına en kısa zamanda kavuşursun.
Geçen hafta çok yakın bir arkadaşımı ikiz bebeklerine hamileyken kaybettim, belki gazetelerde de okumuşsundur. Hem bebekleri vefat etti hem de kendisi ne yazık ki. Bir kere daha senin yazını da okuyunca anladım ki sağlık her şeyin başı, geri her şey boş. Gündelik hayatta kafaya taktığımız onca şey sağlığımıza ya da bir yakınımıza bir şey olunca o kadar küçük ve anlamsız kalıyor ki. Sağlıklı ve uzun soluklu bir yaşam dilerim.

Sevgilerimle,
Burcu

….


Sevgili Ayşe,

Çok üzüldüm ama tüm bunlar olağan biz canlılar için, takmamaya alış.
Acil şifalar diliyor, senin için dua ediyorum.

Sağlıcakla
Alp

….

Canım Ayşe’m

Niye üzdün, yordun bünyeni bu kadar?

Geçmişler olur inşallah.

Neşeyle yazılarına devam edersin.

Bu arada genel bir salgın var, mide bulantısı, öksürük falan hepsi bir arada.

Öyle bir şeye yakalanmış olmayasın?

Mesela Avrupa’yı kasıp kavuran bağırsak problemi oldu, Türkiye’de de dizanteri olan kişiler var.

Seni tamamen vuramıyor da zorluyor olabilir.

Ben de grip aşısı olduğumdan her sene, grip yakalasa bile tam etkilerini göstermez sersem sepelek eder beni.

Sevgiler

Serpil

….


Merhabalar Ayşe Ablacığım,
Canım ablam, çok geçmiş olsun. Allah’ım sağlıklı, mutlu, huzurlu, güzel ömürler versin. Siz çok yaşayın olur mu? Çok tatlı, akıllı, kısaca süper bir insansınız.
Yazılarınızı severek takip ediyorum, her bir cümlesini defalarca okuyorum.
Mükemmelsiniz.
Siz her şeyin en güzeline layıksınız. Amcanız ve babanızı çok iyi okur takip ederdim (nur içinde yatsınlar). Sizi seviyorum, iyi ki varsınız ve iyi ki yazıyorsunuz ki tanıdık sizi. Hastaneden tertemiz sonuçlarla çıkacaksınız, dualarım sizinle. Sizi en kocamanından öpüyorum canım ablam.
Emel
…. 

SUADİYE’DEN SEVDİĞİN ABİN


Senle yazıştık o kadar ve hep stres ve sıkıntıdan bak neler oldu Ayşeciğim. Çok çok geçmiş olsun, sanırım ciddi bir şey çıkmayacak. Ama bu test ve hastane olayları sana belki de bir uyarıydı EVRENden belki daha az didişirsin kendinle...

Ben de çok didişirdim ve 2000 yılında bir kalp krizi sonrası By-pass operasyonu beni kendime getirdi. Didişmelerim tam bitmedi ama çok light oldu inan.  İnsanın kendine verdiği zararı başka hiç kimseler veremez.

Tekrar geçmiş olsun. Kisses

Orhan
 
…..

AYNI DERT, GEÇMİŞ OLSUN

Ayşe Hanım geçmiş olsun.
3 hafta çektim ve hala da bitmedi. Bitmeyen baş dönmesi, yemek yemenin mümkün olmadığı günler, uyanır uyanmaz başlayan baş ağrısı. Düşündükçe ve okudukça beliren anlamsız semptomlar.
Dahiliye, kbb, nörolog ve en sonunda beyin mrı. Sonuç olarak, kolesterol yüksekliği, yapılmayan tatillerin acısı olarak ciddi D vitamin eksikliği, sinirsel gastrit gibi ıvır zıvır şeyler dışında Allah’a şükür yok. Tek neden var psikolojik.
Sizin de her sonucunuz temiz çıkacak.
İlk içkinizin, ilk kahvenizin tadı çok daha güzel gelecek yapılan testlerin sonuçları çıktığında.
Tekrar geçmiş olsun ve hepimize stressiz günler, tabi mümkünse.

Sevgiler,
Neşe

….


Yazılarınızı sevgiyle takip eden bir okuyucunuz olarak geçmiş olsun dileklerimi yolluyor ve olur olmaz her şeye kafayı takmayıp günlerinizi her zaman mutlu, mesut geçirmenizi diliyorum.

Sezen

Yazarın Tüm Yazıları