Paylaş
1- "Öpsene teyzenin elini!”, “Oğlum hoş geldiniz desene!”, “Kızım, kalk misafirlere çay getir!” Gençler, ergenler, ergin ve gerginler bu madde size! Her annenin bayramlık ağzı. E, siz de açtırmayın annenizin bayramlık ağzını. Bir kere erken kalkın. Misafir dediğin eli kulağındadır, zırt diye gelir. Hemen ellere davranın. Öpülmedik el bırakmayın. Dilinizden ‘Hoş geldiniz’i eksik bırakmayın. Çayı ikiletmeyin, kahveyi bekletmeyin. Hatta oturduğunuz yerden squat hareketiyle kalkın ki baklavanın hakkını baklavaya verin.
2- ’Elini mi öpeyim yoksa tokalaşayım mı’ paradoksu... Elini öptürmemek için yağlı güreş tutanlar... Elini öptürmek için halaya duranlar... Olacak bunlar. Bunlar hep bayram karakterleri. Püf noktası karakter analizi. Mesela karşınızdaki boynu fularlı, gazoz kapağı gözlüklü, slogan tişörtlü, eli kolu bileklikli andropoz delikanlıysa el öpme topuna aman diyeyim girmeyin. Ama karşınızdaki eczane çantalı, bir eli tığ, bir eli şiş, “Yavrum seni like ettim” teyzeyse saldırın ellere. Bayram boyu nabza göre şerbeti, beden dili-analizini ihmal etmeyin.
3- Muhabbetin mihenk taşları... “Ne okuyorsun?” Mevzubahis tıp, hukuk, mühendislikse tamam. Yok medya, iletişim, halka ilişkilerse aman! “Bitirince ne yapacaksın?” “Kendi işimi kuracağım” favori... “Staj yaptığım yerden iş teklifi yaptım” olur... “Aile işinin başına geçeceğim” gideri var... “Bilmiyorum... Biraz tatil yapacağım...” falan bunlar hep tehlikeli. “Var mı birileri? Evlilik ne zaman?” Büyük sözü dinleyin olmasa da var deyin. Bayram ziyaretini camlı odaya çevirmeyin. Ve tabii ki hava durumu. Sessizliği bozmak için sohbeti hava durumuna bağlayan amcalar, dayılar. “Allah’tan havalar da çok güzel gidiyor... Bugün kapalı ama yarın açacak diyorlar... Yağmur yağacak dediler, hava güpgüneşli...”
4- “Seni de bayramdan bayrama görüyoruz...” Yüksek dozda sitem içerir. Her bayram mutlaka birilerine geçirilir. Böyle tiplerin sosyal medya takibi tek geçilir. Bayramdan bayrama görürler ama sorsanız ne var ne yok sizden iyi bilirler. En iyisi uyarı mesajı olarak algılayın. Bir sonraki bayrama kadar safları ve ziyaretleri sıklaştırın.
5- “Ölümü öp, bir lokma al!” Sabahtan beri 1 kilo baklava yediğini iddia eden enişte, göbeği iftar topu amca, su içse yarayan yenge, her daim rejimde yeni gelin... Ve tabii ki hepimizin kulağında Canan Karatay Hoca; “Kıtlıktan çıkmış gibi baklava yemeyin!” Ama ev baklavası karşısında da fazla direnmeyin. İki ziyaret arası gıybet molalarını spor tadında değerlendirin.
6- Sodaya övgü... Sabahtan beri 1 kilo baklava yediğini iddia eden eniştenin ilacı. “Neyse ki soda var!”, “Allah razı olsun şunu bulandan...”, “Rahatladım valla!”, “Büyük nimet ya!” Ne övgüler, ne methiyeler. Sonrası malum, balon yanak arası tıslamalar, iki cümle arası fıslamalar.
7- “Nerede o eski bayramlar!” Açık ara hepimizin favorisi. Sarmayan, gitmeyen, yürümeyen muhabbetin olmazsa olmazı. Bayram hazırlığından, sofrasından, sohbetinden, ziyaretinden, eğlencesinden, öncesinden, sonrasından ortaya karışık yapın. Sonra da muhabbet boyu paslaşın. Baklavadan sonra lafı fazla uzatmayın, kapı önü selamlaşın.
8- “Bayramda küslük olmaz, öpüşüp barışın hadi!” Doğruya doğru, bayramda küslük olmaz. En azından bayram süresince olmaz. Arife günü yani bugün barışmayı kafaya koyun, yarın zeytin dalı uzatın. Hal ve hareketlere göre durum değerlendirmesi yapın. Baktınız olmuyor bayramın son günü zeytin dalını geri alırsınız. Nasıl olsa önümüz yine bayram. Olmadı bir deneme de Kurban’da yaparsınız.
9- ”Ayşeler Yunan adalarına demir atmış... Aliler İtalya’ya yol almış... Çeşme’de kop kop varmış... Aşk Bodrum’da yaşanıyormuş” Olsun, size de mis gibi memleket var. Üstelik ne var, ne yok hepsi size kaldı. Hani içinden seçemezseniz, “Ne yapalım?” diye birbirini yerseniz diye de büyük jüri toplandık, size şahane bir top 10 yaptık.
10- Toplu bayram mesajları... Her bayram aynı mesajları okumaktan gına geldi. Çıkarın kalemi, kâğıdı yeni nesil toplu bayram mesajı tarifi veriyorum. Kulakmemesi yumuşaklığında mizah, bir tutam yaratıcılık, bir tutam nostalji, aldığınca sevgi-saygı... Üzerine süs olsun, hoşluk olsun diye sizden, içinizden, kalbinizden bir parça. Tamamdır, artık gönderebilirsiniz.
Paylaş