Solo hayat oh ne rahat

Koca kış hayatın peşinden koştuk… İş kovaladık, aşk kovaladık… Eş, dost, çocuklar derken herkese ve her şeye yetiştik ama kendimizi ıskaladık! Şimdi bir tık bencil olmaya ne dersiniz? Tak kendini koluna haydi solo tatile…

“İnsanın insana verebileceği en değerli şey yalnızlıktır” demiş Edip Cansever. Bırakın insanlardan beklemeyi, yaz bitmeden kendinize çok değerli bir hediye verin. Kendinize yalnızlığı armağan edin. Artık hediye mi dersiniz, zor zamanlara hazırlık mı, bilmem ama şu günlerde hepimizin biraz yalnız kalmaya, hayattan çalmaya ihtiyacı var. Eşi, dostu, çocukları, sırtımızdaki, ruhumuzdaki yükleri bir kenara bırakıyoruz. Önce kendimize bir rota belirliyoruz, sonra sırt çantamızı hazırlıyoruz. Fazla eşyaya gerek yok, ‘solo’ seyahatte fazlalıklarımızdan kurtuluyoruz. Tabi bir de mahalle baskısına, o ne demiş, bu ne demiş muhabbetlerine kulaklarımızı tıkıyoruz. Çünkü solo seyahat ‘tu kaka’ bir şey değil! Bir depresyon belirtisi ya da ilişkide, evlilikte kırmızı alarm düğmesi hiç değil! Sadece bir nefes molası! Eşle, dostla, sevgiliyle, arkadaşla tatile çıkmak kadar doğal ve olağan! Üstelik son yıllarda aşırı moda hatta seyahat dünyasında yeni trend. Bana sorarsanız son derece de cool!

SOLO SEYAHAT ÇÜNKÜ…

—On numara ilişki ve evlilik terapisi… Bırakın ilişkiniz, evliliğiniz nefes alsın. Siz de bu arada eşinizi, sevgilinizi, hayatınızı, gelecek planlarınızı gözden geçirin.
—Şehrin gürültüsüne, hayatın stresine, yoğun iş temposuna, ev halkının istek parçalarına en sakin, en bireysel mola…
—Sözde evet özgürüz ama hepimizin ipleri var. Siz ister bu iplere hayat deyin, ister iş, ister eş, ister aşk…
—O istedi, bu istedi diye bir şey yapmak yok! Bu yolculukta siz ne derseniz, ne isterseniz o!
—Hani o yıl boyu yastık arkası yaptığınız kitaplar var ya, işte onlar için bol bol vaktiniz olacak!
—Yeni insanlar, yeni hayatlar, yeni dostlar güzeldir… Belki aradığınız aşkı bile bulabilirsiniz.

SOLO SEYAHATTEN BİZE KALAN

Bakın, davranış bilimleri uzmanı ve yazar Aşkım Kapışmak solo seyahatle ilgili neler diyor…
—İnsan hayatta iki süreçte gelişir, değişir, yorulur ve öğrenir… Birincisi entelektüel süreç, diğeri de duygusal süreç. Entelektüel süreçte insan yeni bilgiler öğrenir, farkındalık sağlar ve deneyimler. Duygusal süreçteyse aile, sosyal, iş ve özel hayatta temaslarda bulunur.
—Bu iki sürecin yalnızlığı da birbirinden farklı tabi… Biri entelektüel yalnızlık, diğeri de duygusal yalnızlık… Entelektüel yalnızlık seçilmiş tek başınalık hali. “Kişi bu tek başınalıkta kendini geliştirmeye adar. Kitap okur, gezer, araştırır, hobileriyle ilgilenir. Duygusal yalnızlıkta kendini kötü hisseder, yanında kimse yok diye üzüntüye girer” diyor Aşkım.
—İşte bu yüzden birkaç gün de olsa hepimiz seçilmiş tek başına yalnızlık yaşamalıymışız! Aşkım, tek başına yapılan kısa tatillerin kişi üzerindeki faydasının inanılmaz büyük olduğunu söylüyor.
—Kendi algısıyla keşfetmek, kendi yorumuyla algılamak ve yeni insanlar tanımak insanı iyileştirirmiş… İyileşmeye hazır mısınız?
—Aşkım diyor ki; “Her insan entelektüel tek başınalık yaşamlı ve kısa tatil yapmalı. Beden de, ruh da bazen kaçmak ister ama kendinden değil yanındakilerden.”