Sadece kendi yolunda yürüyen biri geçilemez.  

Geçenlerde sosyal medyadan biri şöyle yazmış:

“Güzel iş yapıyorsunuz valla, insanlara umut tacirliği yapmak iyidir her hâlde.” Kendince biraz aşağılamak istemiş ve umutsuz hayatına dahil etmeye çalışmış. Olsun en azından umut dolu kurmaya çalıştığım bir hayat var. Sonucu ne olursa olsun…

Eminim ki bizleri umut tacirliği ile suçlayan okuyucum, bu yazıyı hepimizden önce okuyacaktır…

*

Umut tacirliği dediğiniz şey nedir?

Umutlu bir hayatın parçası olmanın adına bunu mu koyuyorsunuz?

Olsun, keşke herkes bunu yapabilse…

*

Sonra başka bir gizli okuyucu şöyle bir mail atmış:

“Astroloji filan yazıyorsunuz ama, inanın kimse yazdığınızdan bir şey anlamıyor... Biraz daha giris-gelisme-sonuc... anlatabildim mi? Burası Türkiye demiştim ya... evet, burası Türkiye... Yazdiginiz yaziyi ancak bogazici mezunlari cozebilir... ki astroloji okuyan kitle genelde bogazici mezunu değil... anladiz siz onu, degil mi?

Neyse... gunes sisteminde kac gezegen vardir ve isimleri nelerdir sorusuna cevap veremeyecek okur kitlesine yazilar yazmaya devam :) Merkur, Jupiter filan anlatin onlara :)

Sonuc olarak, diyecegim odur ki, yazdiginiz yaziyi bir toparlayin, dediginizden kimse birsey anlamiyor, anladigini soyleyen varsa da yanlis anliyor... bilmem anlatabildim mi?

Saygilar :)”

Not: Noktalama işaretleri ve yazım şeklini aynı şekilde bıraktım. Herhangi bir düzenleme yapmadım.

Gelişen dünya sürecinde herkes gergin ve ne yönde nasıl ilerlemesi gerektiğine dair kafalar karışık. Herkesin psikolojik sorunları veya mutsuzlukları olabilir ama bu hiç kimseyi hor görmeniz ya da aşağılamanız anlamına gelmez. Bu mailin daha fazlası vardı. Âmâ yayınlamaya ben utandım. Sadece son kısmı paylaşıyorum. Bu bir deşifre filan değil. Artık beni zaten tanıyorsunuz. Toplumsal anlamda yarı deneysel bir gözlem bırakmak adına bu metni paylaşıyorum. Bu işi yaparken ve yazılarımı yazarken bir kişisel gelişimci olmadığımı, psikolog olmadığımı her defasında söylüyorum. Sizlerin hayatları üzerinde herhangi bir karar veya tavsiye veremem. Ben astroloji biliminin insanın yaşamındaki katkısı üzerine araştırmalar yapıyorum ve bilgilerimi sadece sizlerle paylaşıyorum. Burada yazdıklarımla sadece nasıl bir iç görü kazanmanız gerekli ve hayata ne yönden bakmanız gerekli bu noktada size bir tecrübe sunuyorum.20 yıla aşkın birçok doğum haritası ve gökyüzü transiti inceledim. Sizlere bunları sunmaktan ve hayatınıza değer katmaktan çok mutluyum.

Yarın yeniay gerçekleşiyor:

Bu haftaki listemizde neler var?

• Beklenmeyen değişikliklerden ve üzücü durumlar yaratacağınızı düşündüğünüz konuşmalardan sakının.
• Büyük bir uyanış ve gerçeklikleri fark etme zamanı içinde olduğumu hatırlatırım.
• İnsanlar savaşma havasında, isyankâr ve kolayca saldırmaya tetiklenen öfkeli olabilirler.
• İlişkilerinizde karşı tarafı oldukça itici ve soğuk bulabilirsiniz. Ön yargılı olmayın.
• Gece sokak kavgalarından, yoldaki öfke durumlarından veya halka açık tartışmalara girmekten kaçının.
• Kaotik enerjinin kaplamasıyla birlikte bir gerilim ve endişe havası herkeste olabilir. Bu geçici bir durum. Herkes kendini idare edemeyebilir. Sizler anlayışlı olmayı seçin.
• İnsanlar normalden daha kararsız görünebilir. Aşırı duyarlı, alıngan ya da gergin olabilirler.
• Herhangi bir işlem yapmadan önce tüm seçenekleri dikkatlice tartın.
• Açık fikirli olun ve yolunuzdaki kaotik değişikliklerin yarattığı en iyi fırsatları seçmek için mümkün olduğunca esnek olun.
• Rutin olanlar davranışınızı veya planlarınızı değiştirmeniz gerekebilir. Esnek olmak ve değişen koşullara uyum sağlamak önemlidir.
• İştahınız son birkaç günden gereğinden fazla artmış olabilir. Bu yüzden yarından itibaren sadece şeker ve un gibi yiyecekleri azaltmayı seçerek kendinize yeni bir başlangıç yapabilirsiniz.

Dememiz o ki; bu güç kazanma, kazançlarınızı arttırma ve düşmanlarınızı alt etme fırsatlarıyla dolu, yeni Ay dönemidir. Stratejiyi kullanın. Başarılı olmak ve zirvede kalmak için kartlarınızı doğru oynayın. Bu yeni aydan kazananlar ve kaybedenler olacak. Bu ayın evresinde olanları geri almak kolay olmayacaktır. Yani sizinle olması gerekenler zaten olur olmaması gerekenler ise artık hayatınızdan ayrılıyor olabilir. Bunu doğal seleksiyon olarak görün. Sosyoloji sınavlarına hazırlanırken dün güzel bir evrim teorisi okudum. Sizlerle paylaşmak isterim.

*

“Doğal seleksiyon, doğada sürekli bir yaşam mücadelesi olduğu ve bu mücadelede hayatta kalanların hep “güçlü ve doğal şartlara uygun” canlılar olacağı varsayımına dayanır. Örneğin yırtıcı hayvanların tehdidi altında olan bir geyik sürüsü içinde, doğal olarak daha hızlı kaçabilen geyikler hayatta kalacaktır. Doğal olarak da bir süre sonra bu geyik sürüsü, hızlı koşabilen bireylerden ibaret hale gelecektir. Ancak dikkat edilirse bu süreç, ne kadar uzun sürerse sürsün, geyikleri bir başka canlı türüne dönüştürmez. Zayıf geyikler elenir, güçlüler hayatta kalır, ama sonuçta geyiklerin genetik bilgisinde bir değişiklik olmadığı için, bir “tür değişimi” gerçekleşmez. Geyikler ne kadar seleksiyona uğrarlarsa uğrasınlar, geyik olarak yaşamaya devam ederler. Geyik örneği tüm türler için geçerlidir.”

Günün Önerisi:

Bugün kendinize zaman ayırın ve Herbert Spencer ve Evrim Teorisini inceleyin.

Neye dikkat edelim?

Bu Yeni Ay'ın şu vücut bölümleri üzerinde hükümdarlığı var: karaciğer, uyluk kemiği, kuyruk kemiği, kalça kasları, kalça eklemi, bel omurları, bel kası. Bu organlar artık daha hassastır, bu yüzden onlara daha fazla özen göstermeye çalışın. Mars ve Uranüs karşıtlığı halen etkin bir konumdadır. Enerjinizi nasıl ılımlı hale getireceğinizi seçmek için ifade ve kızgınlıklarına dikkat etmeniz gerekmektedir.

*

Kazanamayacağınız bir savaş başlatmayın. Uranüs’ün karşısındaki Mars ile yapacağınız muhalefetin gerçekte size ne getireceğini anlamıyor olabilirsiniz. Değer verdiğiniz insanları kaybetmeyin. Uranüs geçişinin karşısındaki Mars, sizi geçmişte üzenlere yönelik öfke patlamalarına neden olabilir. Bu yüzden hem yeniay öncesi hem de Mars-Uranüs karşıtlığının tetiklendiği şu günlerde daha makul olmayı deneyelim. Kendi yolunuzu çizin…

Mutlu günler dilerim.