Paylaş
Ne kadar sürdüreceğim bilmiyorum ama sosyal medyadan gelen sorularınıza göre hazırladığım bir yazı dizisi olacak. Yıllar ötesine kalacak düşüncelerimi ve bilgilerimi burada sizlere sunmak istiyorum. Üretmek ve paylaşmak insanlara ebedi bir kazanç sunar çünkü...
Ben astroloji ile ilgili yolculuğuma 15 yıl önce başlarken kendi kaderimizi değiştirebilir miyiz? sorusuyla yola çıktım. Herkesin hayata karşı bir sorusu vardır. Bunu bir gün mutlaka öğrenmek ister. İnsanlar ve olaylar değişir mi? Yoksa kader dediğimiz şey bizim değiştirebileceğimiz bir şey döngüyü işaret ediyorsa bizim bu noktada anlamamız ve yapmamız gereken şeyler nelerdir? gibi bir sürü soru işaretlerini kafamda taşıyor ve bunlara cevap bulmaya çalışıyordum.
Tabi bu soru işaretlerini hayatım boyunca hep içimde taşıdım ve çözmek için asla acele etmedim. Şu an çözdüm demek bile pek samimi olmaz benim için. Belki de çözmemek daha iyidir kim bilir? Bu yaşam yolculuğunda çözmektense yaşamı anlamak belki de önemliydi olan.
İnsanlar değişmez diye düşünürdüm hep. Ama astrolojiyi ve doğum haritasını tanıyınca aslında insanların istediklerinde kendilerini değiştirebileceklerine şahit oldum. İnsanlar değişir. Evet, şaşkınsınız değil mi ne büyük bir iddia. İnsan bu değişir mi?
Sizlerde okuyorsunuzdur eminim. Birçok astroloji kitabında ve diğer kaynaklarda bir varsayım var ki o da insanların değişemeyeceği üzerinedir. İnanın bana göre bu bilgi o kadar yanlış anlaşılıyor ki!
Mesela "Akrepler kincidir ama güvenilmezler; öngörüsü..
Oğlaklar çalışkandır; ama cimridir görüşü..
Balıklar sulu gözlüdür gibi genellemelerle dolu bir sürü bilgiler düşünün..
En başarılı bilimsel, sosyal ve psikoloji kitaplarında bile bu bilgilere rastlarız.
Amerikalı Astrolog Linda Goodmana'yı tanıyanınız var mı bilmiyorum? Hem edebi dili hem de astrolojiye getirdiği farkındalıkla hâlâ kitapları dünya üzerinde çok satar. Ayrıca kendisinin hayranıyımdır. 09 Nisan 1925 yılında doğmuş bir koç burcu, yükselen burcu da koç ve Ay burcu terazidir. Benim açımdan bakıldığında Lindanın haritasındaki diğer gezegenleri ile benim haritamdaki gezegenlerin birebir benzerlik taşıdığı dünya üzerindeki tek astrologdur. Benim haritam da aynı şekildedir. O yüzden bana en yakın gelen astrologlardan mıdır? bilemem ama kendisinin bakış açısına her zaman hayranlık duymuşumdur. Sizlere de mutlaka kitaplarına ulaşmanızı tavsiye edeceğim.
Linda Goodmana'nın harika bir tespiti vardır. Şimdi buna odaklanarak okuyun.
“” Der ki: “ Astrolojik semboller psikolojik bir makinenin parçaları gibi yorumlandılar. Doğumda bunlarla kutsandık veya lanetlendik ve ölüme kadar buna hapsolduk diye bir saçmalık yoktur. Bu bir yalandır. Yaşamda önceden tahmin edilemez, belirsiz bir unsur vardır. Astrolojiye pozitif ve evrimsel yaklaşım için bir kılıç taşıdır. Astroloji o kadar yanlış anlaşıldı, o kadar yanlış yorumlandı ki kelimenin gerçek anlamı hemen hemen kayboldu. Bunun için malum kötü adamları suçlayabiliriz, ama suçun büyük bir kısmı astrologların kendilerine aittir. Sembollerin geleneksel yorumlanışı ve geleceği tahmin etme saplantısıyla modern astrolojinin büyük bölümü bir parodiye dönüştü. Çoğu zaman gerçekten gülünçtü. Entelektüel bir çevrede, astrolog olduğunu itiraf etmek, Brezilya dizilerini seyrettiğini itiraf etmeye benzedi. Bu sanatı uygulayan bizler şikayet ve protesto edebiliriz, ancak en az bu durum kadar utanç verici bir gerçeği kabullenmeliyiz: Biz bunu hak ettik. Astroloji gerçeği işaret eden bir parmaktır. Herhangi başka bir dil gibi, algıladıklarımızı düzene sokma yollarını sağlar. En iyi koşulda kendimizi daha dürüstçe görmemize yardımcıdır. En kötü koşulda bizimle deneyimimizin hamlığı arasına bir duvar örer. Değerli olabilmesi için yaşamın gerçeklerini yansıtmasının yanı sıra gelişmemizin, büyümemizin keskin ucunu bilemesi gerekir. Eğer astroloji akla bir lazer keskinliği veremiyorsa, kalpte bir damarı açıkta bırakamıyorsa, başarısız oldu demektir. Göksel görüntülerle bağlantılı özellikleri sıralamakla olmadığı kesin. Bizler robot değiliz'. Bizler kadın ve erkeğiz. Bizler doğumda bir daha değişmeyecek şekilde programlanmadık. Pilimiz bitene kadar önceden yazılı bir süreci yaşamayacağız. Böyle bir seçenek elimizdedir: Mekanik ve sıkıcı olabiliriz. Monoton, önceden tahmin edilebilen bir davranış biçimi sergileyebiliriz. Ama bundan fazlasını da yapabiliriz. İnsan olmak değişken olmaktır. Değişim kapasitesine sahip olmaktır. Büyümesini bilmektir. İçimizde hareketsiz, eylemsiz bir Everest duruyor olabilir ama astroloji değişkenliğin içindeki yeteneğe hitap etmelidir. İçimizdeki durağana değil, yaşayana ulaşmalıdır.”
Burada söylemek istediği aslında iyi ya da kötü diye bir şey yoktur. Bakış açısı diye bir şey vardır diyor. Doğum haritalarınız gelecekten haber vermez, sizi geleceğe taşır demek istiyor. Yaşamınızda en mutlu ve başarılı nasıl yol alabiliriz bize bunun yardımını sunabilir diyor.
Doğum haritası size kısaca elinizdeki malzemeleriniz nelerdir ve siz kendi açlığınızı en kaliteli ve lezzetli nasıl giderirsiniz? bunu söyler. Eğer bu malzemeler dışında bir şeyler yapmak istiyorsanız bu alanda da sizi uyarır. Bu bakış açısıyla tercihlerimizin, seçimlerimizin bizim elimizde olduğunu ve bir burcun veya haritanızdaki bir açının sizin kaderiniz olduğunu ve ömür boyu böyle yaşayacağınız anlamına da gelmediğini söyler.
Bunları bildikten sonra doğum haritamızın bizlere verdi mesajları dinleyebiliriz ve o zaman yaşamı anlamlandırmaya başlayabiliriz. Bu bizim kendi işimizdir. Bunu anlamlandırmak bir astrolog işi değildir. Yaşamınızdan sadece siz sorumlusunuz. Kimse size sizden daha iyi yardım edemez.
Basit bir örnekle açıklamak gerekirse; Dünyaya gelirken bizler belli bir şartta geliyor. Doğduğumuz anne ve baba ekonomi, kültür vs. Allah bizlere bir kadersel plan çiziyor. Âmâ bize robotmuşuz gibi de davranmıyor. Duygular veriyor, akıl veriyor, irade veriyor ve bizden bunları en iyi kontrol eden görevlerini yerine getiren bir kul olmamızı istiyor. Ve kitapta şunu yazıyor. Kaderiniz çabanıza bağlıdır. Şimdi ben yaratıcımın bana verdiği malzemelerle bu dünyaya geldiysem ne yapmam gerektiğini bilmemek benim suçumdur. Kaderin değildir. Benim aklımı kullanmamı ister. Bakıldığında hep sonradan aklımız başımıza gelir. Yıllar geçer ve deriz ki şimdi ki aklım olsaydı. Astroloji sizin şimdiki aklınızla 10 yıl sonraki aklınız arasındaki bağı tahmin edebilme yeteneğine sahip olduğu için bize zaman kazandırır. Bizler ise geçmiş yıllar da bu gökyüzü konfirgürasyonlara benzer durumlarda dünya üzerinde ne olduysa bir benzerini tahmin etmeye çalışan yaşamınıza öngörmeye çalışan kişileriz. Yıllarca annelerimiz babalarımız bizi nasıl büyüttü düşünün. Oğlum oraya gitme düşersin dedi. Ya da kızım ona dokunma yanarsın dedi. Biz ne yaptık? Düştük yandık ama hayatı anlamak adına denedik ve büyüdük. Ama artık çocuk değiliz ve çok daha akıllıyız. Allah’ın akıllı kullarına sunduğu gökyüzündeki delillerin peşinden giderek yaşamımızı daha kaliteli bir duruma sokabiliriz.
Kısacası, Doğum Haritanızı yorumlatmak evrenden nüfus kâğıdı almaya benzer. Evrendeki kimliğinizi bilmek büyük bir ayrıcalıktır. Astroloji kişinin kendini tanıma yollarından sadece birisidir ve diğer bütün yollar gibi onun da avantajları ve dezavantajları vardır. Astrolojinin temel avantajı hızıdır. O olmadan yıllarca sendeleyerek, düşerek, kalkarak kim olduğumuz bilgisini sahte gerçekler ve boş hayaller içinde arayabiliriz. Terapi bu süreci hızlandırabilir. Aynı şekilde dinamik bir evlilik de. Yine bütün dayanma limitlerimizi zorlayan, karakterimizin özü dışında her şeyi alıp götüren bir macera da. Ancak tüm bu süreçler zaman alır ve hepsinin kendine göre tuzakları vardır. Diğer yandan bir astroloji kitabı okumak veya bir danışmanlık almak insanın birkaç saatini alır. İki veya üç saat içinde, başka koşullarda bir kaç yıl içinde farkına varılabilecek bilgiler insanın bilinç düzeyindeki farkındalığını arttırabilir. Astrolojinin en büyük dezavantajlarından biri ise bilmenin bir şeye fayda etmediğini görmek olmaktadır. Bütün bu değerli bilgiler insanın bir kulağından girip diğerinden çıkabilir. Astroloji insanı terapiden daha fazla değiştiremez. İnsanlar kendileri değişirler. Ya da yaşam onları olması gereken kişi yapar ama biliriz ki yüksek bir bilinç kazanmak için acı çekmek gerekir. İşte Astroloji tam bu alanda yaşamanızda size acı çekmeden o bilinci vermeye çalışır. Yani çaydanlık sıcak dokunma deriz çocuğa ama çocuğun bakış açısına kalmıştır o. Yine de denemeyi sever yaşayarak tecrübe edinmek ister. Sonuç olarak olması gereken olacaktır. Astroloji bunun önüne geçmeyi vaat etmez. Yaşamanızdaki sürprizleri bozmaz. Sadece sizi yaşam koşullarına ve geçmişte yaşanmış tecrübelere göre korumak adına güç ve motivasyon verir. Bir anne ya da bir baba kadar size yaşam tecrübelerini sunar.
Harika bir deneyimdir. Doğum haritası kişinin kendini tanıma yolculuğunun rehberi, gücünü keşfetme, zayıflıklarını bilme, farkına varma belki de aslında insan olabilme vasfının anahtarını sunan güç. Karma dediğimiz felsefeyi hatırlatan; harekete geçmenin önemini vurgulayan çalınabilecek en güzel kapı...
Kendi yaşamınızı idare edebilecek kadar öğrenmeyi veya anlamayı seçin. Kazanan siz olacaksınız.
Mutlu günler dilerim.
Paylaş