Paylaş
AİLE şiddetinin boyutları inanılmaz ölçülere ulaşmaya başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim görevlisi Serpil Erfındık, boşandığı eşi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Hem de oğlunun gözü önünde... Vahşetin boyutlarını düşünebiliyor musunuz? Aile içi şiddet sadece eğitim seviyesi düşük kişilerin karşılaştığı bir problem olarak algılanıyor ya, işte öyle olmadığının ispatı. Üniversite gibi önemli bir kurumda geleceğe yön verecek gençleri yetiştiren, 3 dil bilen değerli bir öğretim görevlisi kim bilir hangi çözümlenebilir, basit bir nedenle yok ediliyor.
Hep söylüyorum, şiddet sadece dayak ile kendini gösteren bir kavram değil. Aslında birçok ilişkide psikolojik, .... şiddet sürekli yaşanıyor. Ama özellikle eğitimli, ekonomik özgürlüğü olan kadınlar bunu dile getirmeyi kendilerine yediremiyorlar. Çoğu da çocukları için dayanabildikleri kadar dayanıyorlar. Çünkü, ne olursa olsun boşanmış kadın olmak hiç kolay birşey değil. Ama şu da bir gerçek ki, şiddet ve baskı ne türlü olursa olsun, karşı çıkılmaz ise yok edene kadar sürüyor.
Serpil Erfındık’ın ölümüne neden olan aile içi şiddeti protesto etmek için öğretim görevlileri ve avukatlar bir yürüyüş düzenleyecek. Serpil öğretmen için çok geç, ama bu protestolar işe yarayıp birilerini aynı sondan kurtarsa keşke...
Adalet herkes için işlerse muşrulaşır
BU hafta yaşanan tutuklama ve gözaltılar büyük tartışmalar yarattı. Çoğu kişinin yaklaşımı tutuklamaların içeriği değil, bu tutuklamaların olabilirliğiyle ilgili. Çünkü, toplum adaletin sadece belli bir yönde işlemesine o kadar alışmış ve kanıksamış ki, yön değiştirince bayağı bir şok yaşandı. İnsan psikolojisi işte, anormal de olsa herşeyi kabulleniyor. Sonra da normale dönünce şaşırıyor. Bakalım, önümüzdeki günlerde daha nelere şaşırıp, neleri normal sanacağız...
Konya Konya
KONYA’daki Şeb-i Arus törenlerine gittim bu hafta. Türbeleri, camileri, törenleriyle Mevlana ve Şems’in engin ruhlarının varlığını her adımda hissettiğimiz bir gezi oldu. Sadece Mevlana değil onun dingin, huzurlu ve bilge ruhunu daha da yükseğe taşıyan coşkulu, ateşli, bazen de hiddetli Şems de onun kadar simgesi Konya’nın. Doğrusu benim için çok hoş ve farklı bir seyahat oldu, Konya gezisi. Bir başka yazımda uzun uzun anlatmayı düşünüyorum çünkü ‘gez dünyayı, gör Konya’yı’ diye boşuna dememişler...
Paylaş