HAVVA MARTA İzmir’de yaşayan bir ressam, internetteki online sergi ve müzelere de eser yolluyor. Marta’nın resimleri 300 eser arasından seçildi. Bir yıl boyunca bu önemli sanat sitesinin arşivinde sergilenen eserleri, 900 binin üzerinde ziyaretçi gördü. Sanat galerilerinin yeterli gelmediği günümüzde bir sanatçının dünyaya açılma yolundaki bireysel çabası umut verici.
Bugüne kadar kaç serginiz oldu?
- 1989 Samsun Arkeoloji Müzesi, 1991 Bilecik Güzel Sanatlar Galerisi, 2006 Konak Belediyesi Alsancak Kültür Merkezi, 2007 Adnan Franko Sanat Galerisi’nde olmak üzere dört kişisel sergim oldu. Ayrıca 2005’de UNIVERSIADE, 2006’da Ürgüp 1. Fabrik Art Group Sanat Festivali, 2006’da Kültür Bakanlığı 6. Şefik Bursalı Resim Yarışması’nda sergilenen "Kartallar" adlı çalışmam, 2008 İzmir Art Sanat Günleri sergisi yurt içinde katıldığım karma sergilerdi.
Katıldığınız uluslararası sergileriniz hangileri idi?
- Hepsi karma jürili online sergilerdi ve www.upstreampeople.com sitesinde yer aldı; 2006 8th Annual All Media Juried Online International Art Exhibition "Galley", 2006 8th Annual Collage&Mixed Media Art International Online Exhibition "The Turn,Expection,Prayer", 2007 9th Annual Contemporary Art International Juried Online Exhibition’da dokuz eserimle yer aldım.
ESKİZ ÇALIŞMASI YAPMADAN AKLIMDAKİNİ AKTARIYORUM
Bugüne kadarki sergi ya da koleksiyonlarınızın isimleri nelerdi, nelerden esinlendiniz?
- Felsefem hala kompozisyonlarımı oluştururken "Devinim". Son sergimde Arekna ve Athena mitinden yola çıktım. Fondaki güneşler yeni dünyaları, örümceklerde yeni ağları ile arayışları anlatıyor.
İfadelerinizin (yani resimlerinizin) ardındaki en temel felsefe hangisi?
- Çalışmalarımın ardındaki en temel felsefem "Devinim". Mitolojide yer alan dört unsur "toprak, su, hava, ateş" yola çıkışım. Fonda yer alan dokular ve simgeler, her nesnenin bir sistemdeki konumunda sabit kalmadığını, aynı zamanda varlık biçimini belirleyen süreçlerin tümünün bir döngü içerisinde olduğunu anlatıyor.
Resimlerinizle siz mi bir şeyler anlatıyorsunuz yoksa resimleriniz mi sizi anlatıyor?
- Aslında sanatçı sanatın hangi disipliniyle çalışmalar yapıyorsa, kendini ifade yolu o disiplindir. Ben eskiz yapmıyorum. Belleğimde ne yapmak istediğimi, nereye gideceğimi, nasıl sonlanacağını düşünme aşamasında hazırlayıp tuvale ön çalışma yapmadan direkt çalışmaya geçiyorum, izleyiciye vermek istediğimi fırçamla tuval üzerine aktarıyorum.
İnternetteki uluslararası sergilere katılma fikri nasıl oluştu?
- İnternette www.turkishpaintings.com sitesinde çalışmalarımı tanıtan galerim var. Bu sitenin kurucusu Sayın Aydın Baykara, ulusal ve uluslararası tüm etkinlikleri sitede duyuruyordu, orada fark ettim. Tüm açıklamaları dikkate alıp çalışmalarımı gönderdim. Çok olumlu dönüşler aldığım online sergiler oldular.
Bu sergi ya da müzelerde işleyiş nasıl gerçekleşiyor? Birkaç eseriniz arasından seçilenler mi oluyor?
- Bu tip sergilere en az beş eserinizin yüksek çözünürlükte jgg çekimlerini e-mail yoluyla veya CD’ye kaydederek gönderim ücreti karşılığında başvuruyorsunuz. Jüri seçerse ve sergilenmeye değer bulursa eserleriniz online sergide diğer ülkelerden gönderilen çalışmalarla sergileniyor. Bir yıl sergilenildikten sonra sitenin arşivinde devamlı yer alıyor. Benim ilk olarak beş çalışmamdan biri "Galley", daha sonra beş çalışmamdan üçü "The Turn, Expection, Prayer", son katıldığım sergide ise doku sergimden beş çalışmam yer aldı ve sergilenilmeye değer görüldü.
Uluslararası ödülleriniz nelerdir?
- Eserlerimden "The Turn", 8th Annual Collage&Mixed Media Art International Exhibition Jüri Özel Ödülü, 9th Annual Contemporary Art International Juried Online Exhibition "Texture3, Texture6, Texture7" Jüri Özel Ödülü ve değerlendirmelerde yer aldı. Ayrıca "The Turn"(Devinim) Curator Art Prof. Larry Bradshaw tarafından değerlendirme yapılan çalışmalar arasında yer aldı.
İZMİR’DE GALERİLER YETERLİ DEĞİL
Neden İzmir’e yerleştiniz?
- Küçük illerde yaşamın avantajları ve dezavantajları çok. En son görev yaptığım Sinop’ta o yıllar sinema yoktu, çok eksiklik duyardım. Sanat ortamından ve yapılanlardan uzak kısır bir hayat. Kızım büyüdüğü yıllarda büyük şehre adapte olmam zor olacağından İzmir’e tayin istemek en olumlu kararım oldu. Samsun doğumlu olmama rağmen İzmir’de kızım Sıla ve köpeğim Naz ile kurduğum hayatımızda resimlerimle iç içe İzmir’i yaşamak keyif verici.
İzmir’in sanat ortamını nasıl buluyorsunuz?
- İzmir’de birçok etkinlik yapılıyor. Fakat resim çalışmaları ve sergiler İstanbul’daki kadar etkin ve fazla değil. Galeriler hem az, hem de kimi sergilere çok uygun değil. Adnan Franko Sanat Galerisi, K2’deki atölye çalışmaları çok olumlu. Sanatın daha aktif olduğu İstanbul’da sergi açmayı düşündüğümde İzmir’e karşı çekingenlik hissettim. İstanbul’da başarı ile gerçekleştirilen sergiler gibi İzmir’de de sergiler daha yoğun düzenlenip sponsor sağlanırsa daha iyi olacağını düşünüyorum.
BÜYÜK TUVALLERİMİ ÇEVİREREK KULLANIYORUM
Bu kadar büyük tablolar yapmak zor olmuyor mu?
- Tuvallerimi hep çevirerek kullanıyorum, böylelikle her köşeye ulaşmam mümkün oluyor. Fonda üç güneş daima yer alıyor, dengeyi, renklerin dağılımlarını tuvalimin dört kenarını çevirerek kurguluyorum, çalışmamın her katında farklı bir doku oluşturuyorum, dokuların üst üste gelmesi ile çalışmamı en son istediğim noktaya getiriyorum.
Hangi teknikleri kullanıyorsunuz? Biraz teknik bilgi verebilirmisiniz?
- Ben kendime yakın olarak ve çalışmayı en çok sevdiğim yağlı boya tekniğini kullanıyorum. Kontrast renkler armonisi üzerine çalıştığımdan zıt renklerin bir arada yağlı boya tekniğinde geç kurumayla oluşabilecek olumsuzluklarını gidermek için hızlandırıcı mediumlar kullanıyorum. Kuruma süresini en aza indirdiğimden rahatça ve çalışmadan uzaklaşmadan kontrast olan renkleri rahatça kullanıyorum.
Resimlerinizde canlı renkleri yoğun kullandığınızı gözlemledim. Özel bir sebebi var mı?
- Renkler benim dünyam. Zıt renkleri gözü yormadan, baskınlık derecelerini ayarlayarak ve dengeyi bozmadan kullanıyorum. Dört unsuru en iyi canlı renklerle sunuyorum, kendimce.