Paylaş
Özellikle kız çocuklarının eğitimine destek olacakları “Eğitimin Mücevherin Olsun” projesi için tasarlattıkları ‘Kırlangıç’ kolyelerinin satışından, bir yıl boyunca sağlanacak geliri, EÇEV’e bağışlayacaklar. İzmirli başarılı kadınlarsa projeye destek olmak için bu kolyelerle poz verdi ve eğitime dikkat çekti. Projenin mimarları Sinem, Erhan, Recep Özusta ile destekçileri, EÇEV yetkilisi Yasemin Leblebici ve Swissotel Grand Efes Pazarlama Müdürü Pınar Baykal ile projeyi konuştuk.
Ayçe’den: Sevgili Sinem Özusta, bu önemli projede benim de yer almamı isteyince tereddütsüz kabul ettim. Hatta fırtına nedeniyle ‘evinizden bile çıkmayın’ uyarılarının yapıldığı bir cumartesi günü İzmirli 7 cesur! kadın, patikada giden minibüs gibi sallanan bir uçakla İstanbul’a uçtuk ve Zeynel Abidin Ağgül’e poz verdik. Başka bir yazıya malzeme olacak hoş bir maceranın ötesinde, Özusta sayesinde, eğitime bir nebze de olsa destek vermiş olmak hepimizi çok mutlu etti.
İzmirli kadınlar ayaklarının üzerinde durur ve özgürdür
- Proje dahilinde ne yapacaksınız?
- Erhan Özusta: İzmir’in çağdaş, modern, yenilikçi kadınlarından yola çıkarak ünlü tasarımcı Milka Karaağaçlı’ya “Kırlangıç” temalı bir kolye tasarlattık. Kırlangıç kolye olmasının nedeniyse özgürlüğü ifade etmesi. Çünkü İzmirli kadınlar ayaklarının üzerinde durabilen, daha özgür kadınlar. Bu kolyelerden bir yıl boyunca elde edilecek tüm k^arı EÇEV’e bağışlayacağız.
- Sinem Özusta: Bu projeyi kurgularken, ‘Farklı bir şey olmalı’ dedik, İzmir’in modern ve çağdaş duruşunu yansıtan, mesleğinde, alanında kendini kanıtlamış ve düzgün işlere imza atmış kadınlarla bağlantıya geçtik. Kendilerinden ‘Kırlangıç’ kolyeleriyle poz vermelerini istedik. Kabul ettiler ve fotoğraflar çekildi.
70 yıldır kadınlara çalıştığımızdan, kızların eğitimine destek veriyoruz
- Bu proje nasıl ortaya çıktı?
- Erhan Özusta: ‘70’nci yılımıza özel bir koleksiyon tasarlayalım ve özel satışlarla müşterilerimize sunalım’ diyordum. Ama eşim Sinem daha önce de sosyal sorumluluk projelerinde çalıştığından 70’nci yılın böyle bir sosyal sorumluluk projesiyle birleşmesi, bizim gibi firmaların örnek olması gerektiğini anlattı. O nedenle bizler de büyük bir heyecanla dahil olduk.
- Peki neden eğitimi seçtiniz?
- Sinem Özusta: Daha önce de bir çok sosyal sorumluluk projesinde çalışmıştım. Son dönemde Işıkkent Okulu’nun halkla ilişkiler sorumlusu olduğumdan eğitimin insanın en büyük değeri olduğunu görebiliyorum. Bu nedenle aile işimizin 70’nci yılını eğitim içeren bir sosyal sorumluluk projesiye kutlamamız gerektiğini düşündüm.
- Erhan Özusta: Özusta Kuyumculuk olarak babamdan sonra ben ve ağabeyim Argun Özusta, 70 yıldır kadınlara hizmet veriyor ve onlar için çalışıyoruz. O nedenle özellikle kız çocuklarının eğitimine destek olmak istiyoruz. Bu nedenle Ege Çağdaş Eğitim Vakfı ile bağlantıya geçtik.
Mezuniyetlerde alacağınız kolyeyle başka çocuğun eğitimini destekleyeceksiniz
- Kolyeler ne zaman satışa çıkacak?
- Erhan Özusta: Kolyeler 3 Ocak Pazartesi günü yani yarın satışa sunulacak. Biz de bu konuda duyarlı olunacağını umuyoruz. Bir erkek bu kolyeyi eşine aldığında aynı zamanda eğitime de destek olup kız çocuklarının eğitimine katkı sağlayacak. Ya da mezuniyetlerde kendi çocuklarına hediye olarak kolyeyi alanlar başka çocuklara da bu imkanı verecekler.
- Sinem Özusta: İzmirlilerin duyarlılık göstererek geliri tamamen EÇEV’e bağışlanacak bu projeye destek olacaklarını umuyoruz. Ama kolyeler çok satılmasa bile önemli olan bu proje bilinçlerde yer edecek ve eğitim için bir kıvılcım olacak diye düşünüyoruz. Sloganımız, “Eğitimin Mücevherin Olsun” ile bir kadının en önemli mücevherinin eğitim olduğunu vurgulamak istiyoruz.
- Böyle diyerek kendi kendinizi de baltalamıyor musunuz? Olsun. Önemli olan bilinçli kuşakların yetişebileceği eğitim imkanları sağlayabilmek.
Sosyal sorumluluk projelerine her zaman desteğiz
Pınar Baykal (Swissotel Grand Efes Pazarlama Müdürü)
- Bu projeye nasıl dahil oldunuz?
- Projeyi ilk duyduğumuz andan itibaren bu güzel amaç için bizler de destek olmak istedik. Açıldığından bu yana birçok sosyal sorumluluk projesine destek olan otelimizin, yıllarca İzmir’in sosyal ve kültürel yaşantısının bir parçası olduğunun bilinciyle, doğru bir amaca hizmet veren tüm organizasyonlara kapısı açık.
Böyle güzel bir projeyi ancak gençler gerçekleştirebilirdi
Recep Özusta
- Mesleğe nasıl başladınız?
- İlkokuldan sonra beni çok kıymetli Selanikli bir ustanın yanına verdiler. Onun yanında 8 yıl çalıştım ve ayrıldıktan sonra bu kez ben ustalar yetiştirdim. Şimdi onlar da İzmir’de önemli yerlere geldiler.
- 70 yılınızı kutlamanız size ne hissettiriyor?
- Oğullarım Argun ve Erhan okullarını bitirip bu işe atıldıkları için çok mutlu oldum. Ben sağlığım nedeniyle işten çekildim. Artık Argun ve Erhan işimizi sürdürüyorlar ve bu sayede 70’nci yılımıza geldik.
- Proje hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Ben 85 yaşındayım. Böyle güzel bir projeyi ancak gençler gerçekleştirebilirdi. Biz onlarla ve bu hayırlı projeyle iftihar ediyoruz.
EÇEV’in Özusta’nınki gibi kurumsal projelere ihtiyacı var
Yasemin Leblebici (EÇEV Yetkilisi)
- Siz böyle bir proje gelince ne düşündünüz?
- EÇEV 15 yıldır faaliyet gösteren ve genellikle bireysel bağışlarla ayakta duran bir vakıf. 700 civarında bursverenimiz ve bursiyer öğrencimiz var. Ayrıca eğitim merkezlerimiz, Manisa’da bir kız yurdumuz bulunuyor. Bunların tümü 700 bireysel bağışçıyla sağlanıyor. Oysa Özusta, bize bir yıl sürecek kurumsal bir projeyle geldi. Bu özellikle bizim vizyonumuz ve sürekliliğimiz için çok önemli. Bundan böyle biz de daha fazla kurumsal bağışçı bulmayı amaçlıyoruz. O nedenle, bu proje bizim için de bir ilk ve bizi heyecanlandırdı. Özusta Kuyumculuk’a teşekkür borçluyuz.
İzmirli başarılı kadınlar eğitim için gönüllü poz verdi
- Projede kimlerin fotoğrafı çekildi?
- Sinem Özusta: Aslında bunu 15-16 kadınla sınırlamak mümkün değil. İzmir’de yüzlerce önemli ve başarılı kadın olduğunun bilincindeyiz. Biz bazıları İstanbul’da yaşayan bu kadınlara ulaştık ve projemizi gerçekleştirdik. Ebru Akel (oyuncu-sunucu), Zeynep Beşerler (oyuncu), Siren Ertan Çarmıklı (moda tasarımcısı), Sinem ve Didem Balık (Opera sanatçıları), Gözde Kansu (Oyuncu), Şenay Gürler(Tiyatrocu), Aynur Tartan (Yazar), Berkay Eskinazi (EBSO Yönetim Kurulu Üyesi), Şebnem Karasu (KAGİDER’in ve uluslararası Endeavor Girişimcilik Ödülleri sahibi), Aytül Büyüksaraç (Opera Sanatçısı), Filiz Eczacıbaşı Sarper (İKSEV Başkanı), Aytül Özkan (Ogilvy Türkiye Ülke Başkanı), Prof. Dr. Berrin Durmaz(Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Başkanı), Ayçe Dikmen(Televizyon programcısı ve gazeteci), Gülengül Uslu(Gazeteci), Şenay Düdek (Gazeteci).
- Fotoğrafları kim çekti?
- Sinem Özusta: Çoğunu İstanbullu ünlü fotoğrafçı Zeynel Abidin Ağgül çekti. Yoğunluğu nedeniyle İstanbul’a gidemeyen birkaç kişiyi İzmirli fotoğrafçı Ahmet Ceylan Doğan görüntüledi. 19 Ocak akşamı proje ortağımız olan Swissotel Grand Efes’in sponsorluğunda bir kokteyl vereceğiz ve fotoğrafları sergileyeceğiz.
Paylaş