Ateş Yalazan - Arşiv Balıkçısı
Ateş Yalazan - Arşiv Balıkçısı
Ateş Yalazan - Arşiv BalıkçısıYazarın Tüm Yazıları

Katili 120 bininci izde yakaladılar

Bugün bir suçlunun parmak izinden yakalanmasının hiçbir haber değeri yok.

Haberin Devamı

Ama 1956 yılında çok önemli bir polisiye vakaydı.

Çünkü artık günümüzde bilgisayarların saniyeler içinde gerçekleştirdiği taramayı o yıllarda polis memurları yapıyor, bu işlem günlerce sürüyordu.

1955 yılının ilk günlerinde Harbiye’deki İnhisarlar -bugünkü adıyla Tekel- deposunun bekçisi Abdurrahman Bozkurt öldürülmüş, katil de sırra kadem basmıştı.

Cinayetin ardından polis, katilin eliyle gevşeterek söndürdüğü ampulün üzerinde parmak izlerine rastladı.

O yıllarda bu izlerin fotoğrafını çekmek bile çok güçtü.

Katili 120 bininci izde yakaladılar

YENİ CİHAZLAR

Emniyetin fotoğraf bölümünde çalışan Komiser Nihat Bora ile yardımcısı Rafet Kutsal, iki ay evvel Almanya’dan getirilen yeni cihazlarına güveniyorlardı.

Haberin Devamı

Uzun bir çalışmanın ardından ampuldeki izler büyütülerek kâğıda aktarıldı. Tabii ki iş bununla bitmiyordu.

Devreye parmak izi tetkik memurları girdi.

Dört polis, eldeki izleri, sabıkalıların parmak izleriyle karşılaştırmaya başladı. Fakat sonuç alınamadı.

Müdür muavini Necdet Uğur, eldeki tüm parmak izleriyle karşılaştırma yapılmasını istedi.

İşte bu çok zorlu bir süreçti. Çünkü büroda 300 binden fazla kişinin parmak izi vardı. 10 parmaktan iz alındığı düşünülürse 3 milyondan fazla parmak izinin tek tek taranması gerekiyordu.

Katili 120 bininci izde yakaladılar
27 OCAK 1956/27 OCAK 1956

İSTANBUL CSI

Polisler 13 gün boyunca ellerinde pertavsız (büyüteç), izleri tek tek karşılaştırdı.

25 Ocak akşamı 13-19 numaralı dosyadaki 120 bin 285’inci fişi tetkik eden Komiser Kemal Okay, “Buldum” diye bağırdı.

Büroda tam bir bayram havası vardı.

Daha ilginci, katil, tam tamına bir yıl önce 25 Ocak 1955 günü şoför ehliyeti almak için parmak izi veren İsmet Eriç’ti. Yıldönümünde de yakalandı.

Komiser Kemal 23 yıldır bu işi yapıyordu. Her gün yaklaşık 500 kişiye ait 5 bin parmak izini inceliyordu.

“Bu hesapla bugüne kadar 42 milyondan fazla izi teker teker gözden geçirmiş bulunuyorum” diyordu.

Haberin Devamı

İşte 67 sene önce İstanbul’daki CSI havadisleri bu şekildeydi.

Katili 120 bininci izde yakaladılar
26 OCAK 1975

48 YIL ÖNCE DE AVUSTRALYA GRİBİ VARDI

Koronanın ardından döndük dolaştık yine grip sezonuna geldik.

Son yıllarda tedbirler yüksek olduğu için bu yıl her zamankinden daha fazla etkiliyor grip hepimizi.

1975 yılı da yine gribin ortalığı kasıp kavurduğu bir yıldı.

26 Ocak 1975 tarihli Hürriyet’in manşeti bu konuya ayrılmıştı:

“Grip kırıp geçiriyor.”

O yıllarda herkesi perişan eden hastalığın adı Avustralya gribiydi.

Daha önceki yıllarda yaşanan İspanyol, Londra, Hong Kong ve Asya gribi salgınlarının ardından o yıl Avustralya gribi dalga dalga geliyordu.

Avrupa’dan karayoluyla Türkiye’ye ulaşan grip özellikle İstanbul’da can alıyordu.

Haberin Devamı

Macaristan’da 300 bin kişi hastalanmış, ciddi sayıda insan da hayatını kaybetmişti.

Polonya nüfusunun yüzde 40’ı çalışamayacak haldeydi.

Bulgaristan’da 230 bin kişi yatak döşek serilmişti. Ölenler arasında eski Bulgaristan Devlet Başkanı Georgi Traykov bile vardı.

Avrupa ülkelerinde emekli doktor ve hemşireler yeniden göreve çağrılmıştı.

Sadece hastalık değil, doktorların tavsiyeleri de bugünle aynıydı.

Vitamin desteği alın, vücut direncini artırın.

Yazarın Tüm Yazıları