Böylesi görülmedi!

Bir, iki resim; iki, üç satır yüzeysel bilgi. Sonra kırk iki tane daha alakasız, ayarsız, zengin bebe resmi. Kimi havuz başında, kimi özel uçağında. Galeriye tıkladıkça, konuyla bağlantı kopuyor. Biz özel uçak da görmemiş olabiliriz ama bu habere bunun için mi tıkladık ey gazete?

*

Popüler başlıklar, okuyucu avlayan olta gibi sloganlar hep aynı!

*

Kritik toplantı sona erdi!

Beşiktaşlıları bekleyen sürpriz!

Zarrab davasında flaş gelişme!

Krizdeki şirket için son karar!

İşte merakla beklenen buluşma!

Böylesi görülmedi! (bugün bu başlık bende)

Sosyal medyayı yıkan mesaj!

Bu sahne olay oldu!

Dev talip! Gidiyor mu?

Aşk trafiği karıştı!

*

Kaç yüz defa, kaç bin defa bunlara ya da bunların yakın akrabalarına denk geldiniz haber sitelerinde? Kaçış var mı ya da?

*

Futbolseverleri avlamak için yazmışlar ana sayfaya; Cimbomluları bekleyen sürpriz! Millet kuyuya düşer gibi linke atlıyor. İçerik? Yok. Tudor, bir toplantı yapmışmış da, acaba gidecek miymiş de? Merak konusuymuş!

*

Dün bir haber vardı bayağı kelli felli bir başlık altında.

Sabri bıraktı!

‘Adam daha Göztepe’ye yeni gitti, Göztepe uçuyor maşallah, ne oluyor yahu?’ diye giriyorsun. Tam bilgiye ulaşmak için 6-7 sayfa resim tıklıyorsun, sonra nihayet Sabri’nin biraz göbekli bir resmi karşına çıkıyor. Meğer Sabri göbek bırakmış diyormuş haber! Çok ayıp yahu! Kıs kıs gülüyor mu acaba bu haberi hazırlayan? Resmin altında da ayıp olmasın diye bir satır yazı; Sabri iyice göbek bırakmışmış, geçenlerde zaten gözlükçü dükkanı açmışmış, acaba futbolu bırakmayı mı düşünüyormuş?

Yahu sen kendi kendine, evinde merak etsene! Gazete haberiyle merak etmek de neyin nesi? Haberi senden haber almak için okuyoruz, senin kafanın içindeki deli soruları duymak istemiyoruz!

*

Yılan hikayesine dönen Zarrab davası tam bir çapari oltası! Yaz başlığa ‘Zarrab davasında flaş gelişme!’ İçerik? Zayıf. Zarrab davasında jüri seçimi için Aralık’ın bilmemne tarihine gün verilmiş. Bu flaş gelişme değil ki? Olsa olsa bir prosedür! Son dakika: Sıradan prosedür! okuyucu avlamıyor tabi...

*

Bir Alman, bir Türk bayrağı koyuyorlar sayfaya, kocaman yazıyor: İşte merakla beklenen buluşma! Basıyorsun linke, bizim Bodrumlu miço Mustafa, Alman sevgilisiyle buluşmuş tekrar. Kim merak ediyor bu buluşmayı acaba? Helga’nın annesi bile ‘vardın mı kızım?’ diye aramamıştır, bize ne oluyorsa?

*

Aşk trafiği karıştı! diyorlar, 20’li yaşlarında dizi oyuncusu gençlerin birbirleriyle çıkma, ayrılma öykülerini basıyorlar. Liseli miyiz biz? Bize ne?

*

Sosyal medya zaten kendi içinde yıkılacaksa yıkılıyor. Orayı takip ediyoruz kanımızın son damlasına kadar Allah’a şükür. Bir de oradan alıntıları, fotoğrafları alıp başına da Sosyal medya yıkılıyor! yazmanın alemi ne? Alemini biliyoruz tabi, bakmayın. Hep duygusal(!) işler bunlar. (Yazar burada klavyeyi bırakıp, işaret ve baş parmaklarını ovuşturarak, mangır işareti yapıyor)

*

Kritik açıklama! O iddia çöktü mü? Daha başlığında merak var. Çöktü mü? Sen söylesene! Habere giriyorsun, iddia dediği ‘bilim insanları Mars’ın yüzeyindeki izlerin su değil, kum fırtınası izleri olduğunu söylediler’ yazıyor. 3-5 tane kızıl gezegen resmi geçtikten sonra da; ‘Çalışmanın Mars yüzeyinde akan su bulunmadığını tezini desteklerken, kızıl gezegende su bulunduğu tezini tamamen bertaraf etmediği vurgulandı’ diyor.

İşte buna lahana turşusu denir! Haber kendi içinde çöküyor.

*

Bunların başlıklarına bakarsak, benimkisinin içeriği yine doğru yani. Bu arkadaşlar gibisi gerçekten görülmedi. Haber diye tıklıyorsun, çapari oltasına takılan istavrit gibi yakalanıyorsun!

*

Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam