Bırak çocuğun ne istiyorsa olsun!

Normal bir ülkede olsak, küçük bir restoran özelinde; kül tablalarını değiştiren gencin garson olmaya, garsonun şef olmaya çabalaması gerekir. Şefin müdür olma, müdürün kendine bir yer açma hayali olabilir elbet. Hayal etmekte bir problem yok, ama herkesin restoranın patronu olmayı düşlediği bir restoran düşünün. İşte orası bizim memleketimizdir. Restorana gelen müşteri dahil masa başı adam sayıp, kafa başı 50-100TL ile çarpıyorsa nazarın en babası restorancıya değmez mi?

*

Çocuğun hasosunu yetiştirmeye uğraşan Finlandiya’da ilk okul seviyesindeki çocukların haftalık eğitimi 20 saati geçmiyor. Ayrıca ev ödevi de vermiyorlar çocuklara. Oyun oynasın istiyorlar, sosyalleşsinler, çocukluklarını yaşasınlar, ağaçlara tırmansınlar, bahçelerde debelensinler. Çocuğun kişiliğinin oluştuğu bu ilk yıllarda, çocukları yoğun teorik derslerle, ev ödevleriyle boğmak istemiyorlar. Öğretmenler ve yöneticiler çocukların kim olduğunu, yeteneklerini ve gelecekte ne olmak istediğini gözlemliyorlar, ailelerle paylaşıyorlar. Bu eğitim sisteminin sonuçları da, Finlandiya’nın refahı düşünüldüğünde, ortada.

*

Tiyatrocu olmak isteyen ama sınav tercihini mühendislikten yana kullanan kimya mühendisi, dansçı olmak isteyen mimar, şarkıcı olmak isteyen mali müşavir, futbolcu olmak isteyen ama kuruyemişçi açan mahallenin en baba topçusu, kendi online işini kurmak isteyen müşteri temsilcisi, müzisyen olmak isteyen doktor, organik tarımla uğraşmak isteyen finansal analist şimdi kendi çocuğunu bugünün gözde işlerine ya da güvenli mesleklere doğru yöneltiyor.

*

- Benim oğlan en az üç dil konuşmalı

- Siz kaç dil konuşuyorsunuz?

- İki. Türkçe, bir de derdimi anlatacak kadar İngilisçe!

*

- Şimdiden analitik zekası olduğu belli bizim kızın, mühendis olacak kesin!

- Ne mühendisi olsun istersiniz?

- Petrol mühendisi!

- Var mı ailede petrol mühendisi?

- Eniştemin halasının kızı var. 4000TL maaşla kaptılar okul çıkışı!

*

- Müthiş futbol yeteneği var bizimkinin

- Kaç yaşında oğlan?

- Üç

- ...

*

- Doktor olsun abicim, doktor her zaman lazım

- İstiyor mu peki?

- Kan tutuyor bizim kızı, ama alışacak abisi!

*

Bırak çocuğun ne istiyorsa kendi karar versin!

Hayattaki en büyük mutluluklardan biri, insanın yaptığı işten zevk almasıdır. Zevk alarak yapılan bir işte insan daha hızlı olgunlaşır, para da arkasından gelir zaten.

*

Sokakta top oynamak isteyen oğlanı ağlaya ağlaya yüzmeye götürünce çocuk ileride Michael Phelps mi olacak sanıyorsun?

*

- Biz doğum gününe gelemeyiz şekerim, bizim çocuğun cumartesi sabah antrenmanı var, tenise gidiyor

- Öğleden sonra ama doğum günü

- Öğleden sonra piyanosu var!

- Pazar pikniğe gelin?

- Pazar yaratıcı drama kursu var, maalesef. Pazarımız dolu, çıkar çıkmaz yüzmeye anca yetişiyoruz!

Sayın ablam, sen hiç hayatında tenisçi piyanist gördün mü? Sakin olun yahu!

*

- Benim oğlan TEOG sınava hazırlanmak için 3 dersten günde 210 soru çözüyor!

- Sonra?

- Bilmemne kolejine girecek inşallah!

- Sonra?

- Süper bir eğitim veriyorlar, ilk tercih üniversitesine girer!

- Sonra?

- Bilmemne Holding çıkanı kapıyor abi!

- Sonra?

- Üst düzey yönetici olacak!

- Aynı senin gibi yani. Sen ne olmak istiyorsun?

- İstifa edip Datça’da bir salaş restoran açmak istiyorum! Şöyle sadece bir kaç parça Rum mezesi, fazla değil bir iki çeşit çok özel spesiyal balık, tahta masalar, tahta sandalyeler. Ücra bir koyda, denizin kenarında olacak, millet ayakkabılarını çıkarıp kuma basacak yemek yerken. Müdavimleri olacak, öyle herkes bilmeyecek yani. Düşünsene!

- TEOG?

- Ne TEOG’u?

*

Zaten bizler geçmişte eğitim sisteminin kurbanı olmuşuz, her birimiz istediğimiz mesleklerden uzağa savrulmuşuz. Elleme çocuğu, kurstan kursa iteleme. Nereden biliyorsun, aldırdığın müthiş eğitimin tam orta yerinde belki birine aşık olacak, gözü başka bir şey görmeyecek? Nasıl öngörüyorsun, yıllarca okuduktan sonra bir arkadaşının peşinden bambaşka bir hayale kapılacak?

*

Kendi istesin, kendi karar versin. Senin çocuğun diye senin hayallerinin peşinden koşmasın.

*

- Yazılım mühendisi olacak bizim oğlan büyüyünce!

- O ne abi?

- Bilgisayar falan işte, yazılım. Geleceğin mesleği!

- Sen anlıyor musun bilgisayardan?

- Ben de sana onu diyecektim. Şu benim telefonun müziğini değiştirsene, arayana oyun havası çalıyor, rezil oluyorum!

*

Not: Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam