GÜZEL maçtı.. Ama bir yarı final karşılaşması kadar değil.. Heyecanlı maçtı, ama bizim oynadıklarımızın birinin yanından bile geçmedi.. Ben de sıkıcı ilk yarıdan sonra yanımdaki İspanyol gazeteci Manuel Gonzalez Oubina ile Aragones ve biraz da Güiza hakkında konuştum. Zaten bu ikilinin performansına biraz İniesta ve Xavi de eklenince Almanya’nın rakibi oluverdi İspanyollar.
Oubina’nın anlattıkları beni çok şaşırttı. Raul gibi İspanyol futbolunun en önemli golcülerinden birini kadroya almayarak büyük tartışma yaratan Aragones için "Çok akıllı ve çalışkan bir teknik adam" deyimini kullanan İspanyol meslektaşım özellikle Fenerbahçe taraftarlarının çok merak ettiği birkaç konu için de çarpıcı yorumlar yaptı..
Alex koşmazsa takıma giremez
Dün geceki maçta yerinde duramayan, 70 yaşında olmasına karşın sürekli taç çizgisinin kenarına kadar gelip oyuncularını uyaran Aragones, medyayı hiç ama hiç umursamayan bir teknik adammış meğer! Doğru bildiğini yapmaktan hiç çekinmez.Hiç kimsenin onun hakkında ne dediği önemli değildir. Kafasındaki en önemli taktik, bütün oyuncularının koşması ve mücadele etmesidir. Koşmayanı oynatmaz. Örneğin Alex, Fenerbahçe için çok önemli bir oyuncu. Ama Aragones için diğer oyunculardan hiç farkı olmaz. Alex koşmazsa takıma giremez. Bundan eminim" dedi Oubina.. Ve devam etti..
"Kendi sahasında oynadığı maçların ilk dakikasından itibaren uzun toplarla gol aramayı ve hızlı futbol oynatmayı sever. Deplasmanlarda ise kontrollü futbolu tercih eder. Çok sayıda dünya yıldızıyla çalıştığı için onların isimlerinden hiç çekinmez. Biliyorum ki Türk basını önce onu çok eleştirecek. Ama Aragones 69 yaşında ve kaybedecek hiçbir şeyi olmayan biri.. O yüzden çok rahat.."
Değişikliklerde çok cesur
Evet, yanımdaki İspanyol gazeteci bunları anlattı bana.. Belki de Euro 2008’i kazanacak ülkenin çalıştırıcısını almış olacak Fenerbahçe.. Ve o ülkenin gol kralını.. Bütün bunlar Zico ile geçen 2 yılı aratacak mı, yoksa Fenerbahçe’yi bir adım daha ileri mi götürecek onu hep beraber göreceğiz.. Dün gece Ruslar; Aragones’ten fark yerken maçın kırılma noktası da çok önemliydi. Zaten David Villa gibi turnuvanın gol kralını ilk yarıda çıkartmak zorunda kalan "kurt" teknik adam, 69. dakikada golü atan Xavi’yi ve 60 milyon Euro’luk Torres’i aynı anda oyundan almakta tereddüt bile etmedi..
Galiba Fenerbahçe Fatih Terim’i almadı ama "İspanyollar’ın Terim’ini" transfer etti!