Paylaş
İyi güzel de, kentiçinde 12 metrelik iki otobüsü bir durağa nasıl sığdıracağız; o çok geniş olduğu söylenen kentiçindeki yollarımızda bu otobüslerin yan yana gittiğini bir düşünsenize veya durakta beklediğini... Rahatlaması beklenen trafik resmen felç olmaz mı?Yok, önemli değil; kaldırımları yıkar bu kez de otobüslere göre durak yaparız; derseniz sorun kısa vadeli biter zaten... Peki apartmanları yıkıp yolları genişletebilir miyiz?Ehh, kaldırımı yıkan elbette binaları da yıkar değil mi? Nasıl olsa her şey Antalya için...
**
Yıllar önce dönemin Belediye Başkanı Sayın Menderes Türel tarafından yenilenen o minibüslerin alınmasına tepki gösterip, şikayet eden o günün iki midibüs sahibi bugünün bir minibüs ortakları nerede şimdi? Büyük mü küçük mü; sorgulamak değil amacım. Yeter ki kent için doğru olan olsun. Eğer büyük otobüs diyerek sadece kaybedilen imajı kurtarmaya çalışırsak; varın dediğiniz gibi büyük olsun...Madem karar verildi; umarım bu araçlar mazotlu değil; çevreci yani elektrikli olur. Eski Belediye Başkanı Mustafa Akaydın döneminde belli bir istikamette denenen ama sonuçlarında ne olduğu bilinmeyen elektrikli otobüslerimiz tercih edilir umarım.Böylece, yaz aylarında otobüslerde soluduğumuz patates, balık kızartması kokusu gelecek yıllarda kentimizde olmaz.
Bir kadın bir konferans o konuşmadaki şifreler
ANTALYA’da İmece Kadın Dayanışma Derneği tarafından ‘Ev Kadınları Ne İstiyor?’ konulu konferansta konuşan bir kadının çığlığına kayıtsız kalmak mümkün değildi ve kalamadım da...
- 31 yıl kamuda çalıştıktan sonra emekli olduğunu söylüyordu.
- “Emekli olmadan önce çalışırken temizlik, yemek, işten geldikten sonra misafir ağırlama gibi bir çok işin hepsi benden bekleniyorken, emekli oldum şimdi iki katı benden bekleniyor” diyordu.
- “Bu kadar işin üstüne bir de torun geldi. Beni tanımlayın ben 31 yıl kamuda çalıştım; ne değişti?” diyerek hayatına değer katmak istiyordu.
- “Çalışırken de emekliyken de hayata dair bütün yük kadının üzerinde” sözleriyle serzenişti şimdi onunkisi!..
- “İş kadını mıydım, ev hanımı mıydım, ev kadını mıydım ben bile kendimi tanımlayabilmiş değilim” diyerek acı gerçeği haykırıyordu adeta!..Alın size 10 puanlık uzman sorusu. Eğer kadınlar kimliğini kaybederse... Unutmadan onlar her daim hayatımızın en kıymeti mücevheri. Evde, işyerinde onlar bizim değerimiz... Kadın/erkek değerlerimizin kıymetini bilelim ve sahip çıkalım.
Bakanlıktan hayvanlar için destek
4 Ekim Hayvanları Koruma Günü’nü kutladık. Akseki’de dağ başında ölüme terk edilen köpek haberleriyle... Oysaki; azıcık sevmeyi öğrenebilsek, gerçekten korumaya gerek bile kalmayacak; biliyor musunuz?
**
Ya çevrecilerin duyarlılığı olmasaydı!.. Bunu söyleyen Doğa Koruma ve Milli Parklar 6’ncı Bölge Müdürü Adnan Yılmaztürk...
- Çevrecilerin sayesinde sokak hayvanlarına karşı duyarlılık başladı diyor... Yani değişebiliyormuşuz!..
- Ayrıca bir gerçeğe de ışık tuttu; eğer belediyeler talep ederse hayvan barınaklarındaki yatırımların yüzde 40’ını bakanlık karşılıyormuş. Ne güzel değil mi sayın başkanlar? Hani kaynak da bulundu; ne söylesek az kalacak artık!..
Bu kafayla ulaşım olur mu?
ANTALYA’da EXPO-Meydan tramvay hattı. O durakta ve diğerlerinde bulunsun diye asılan elektronik ışıklı yön takip cihazları aylardır çalışmıyor. Nasıl olsa ihaleyi alan ve biteren firmanın işi bitti. Hatta parasını bile aldı... Aldı da bunu kontrol eden bir yetkili olmaz mı? İş teslimi yapıldığından beri çalışmayan ışıklı tabelalar var. Sonra da üst teknolojiye sahip tramvaylar ve hattı ile gelen hizmet Antalya’da diye övünüyoruz. Bu nasıl bir çelişki? Bir de tramvay durağı ve dışında görme engelliler için sarı bantlar var. Bu bantları takip eden engellinin vay haline. Ya da gördüğünüz engelli vatandaşımıza ‘Ailede erenlere karışmış olan var mı?’ diye mutlaka sorun olur mu? Uyarıyorum; lütfen duyarlı olun tramvayda bir engelli görürseniz yardım edin. ‘Duraklarda neden bir sesli mesaj sistemi olmaz?’ diye sormak istiyorum ama daha ışıkla yazılan sistem çalışmıyor ki; sesli olsun? Bir de o tramvay duraklarına bir-iki bank koyarak vatandaşı durak dekoru yapan mühendisi arıyorum. Bir durakta iki bank şaka mısınız siz?
Ah turizmin başkenti Antalyam...
ANTBİS’e soruyorum
ESKİ Belediye Başkanı Mustafa Akaydın döneminde alınan o güneş bisikletleri şimdi nerede? Proje olarak hiç de küçümsenmeyecek o bisikletler neden benimsenmedi? O bisikletlerin çevreci yapısından yola çıkarak geliştirilip, Kaleiçi’nde, EXPO alanına ve parklarda kiralama sistemiyle kullanılmaz mıydı? Ama şimdi o bisikletler hurdada. Sayın ANTBİS yetkilileri, kentiçinde bu araçların sayılarının arttırılıp, daha yaygın hala getirilerek halkı bisiklete binmeye teşvik etmemiz gerekmez mi? Antalya gibi güneşi olan bir kentte bu konudaki projelerinizi merakla bekliyorum. Yoksa siz kurum olarak sadece bisiklet işletmeciliği mi yapıyorsunuz?
Paylaş