Paylaş
Antalya’da esnaf kapılarını kapatmış ve piknik halinde... Ben milyonlar harcanmış ‘Topçam’da diyeyim; siz 3 milyon ziyaretçi barajını aşmış EXPO’da gezinti halinde deyin!..
İlginç ama sizi Antalya’nın merkezindeki bir bulvara götürmek isterim. Neresi mi? Aspendos Bulvarı... Sağımdaki solumdaki birçok işletmenin tek tek boşaltıldığını görüyorum.
Önce satılık ilanı asmışlar, satılmayınca da kiralık ilanı kaplamış camlarını. Kiralayamayınca ilanlar da sökülmüş, üstelik camlarında bant izleriyle!..
Öyle ki; yola cüzdanını atsan yarın gidip düşürdüğün yerden alırsın... İşte o kadar ıssızlaşan bir bulvar!..
Huzur gelmiş adeta... Ne güzel değil mi? Nedir bendeki bu şikayet hali bir türlü anlamıyorum? Üstelik esnafa gelen müşterilerin araç park sorunu da kalmadı bu bulvarda...
Neden olsun ki; zaten kapalıyız!..
Gündüz böyle sessiz gece de bir o kadar karanlık...
‘İyi ki tramvay yaptılar’ da saatteki hızının altında seyir yapmaya zorlanan o metal eski teknoloji, gece Aspendos Bulvarı’ndan geçerken, iç aydınlatması sayesinde dükkanların önü ve çevresi aydınlanıyor. Düşünsenize kente girerken ‘şehir merkezi’ tabelasının gösterdiği yolu takip edince ‘burası Antalya mı?’ diyerek sormamanız imkansız...
**
Altınova-EXPO hattı fidanlarla donatılarak, tel örgüyle güvenlik önlemi alınırken, Aspendos Bulvarı neden ve neyi bekler ki?
Aspendos’ta tramvay yolunda hem güvenlik önlemi yok hem de yolun çevresine bir fidan bile dikilmedi. Hadi fidan dikilmese de tramvay yolunun zemini beton yerine yeşil bir dokuyla kaplanamaz mıydı?
Geçmişte Şarampol bölgesinde de, Aspendos’taki gibi geniş bir tramvay yolu oluşturuldu ve karayolu daraltıldı... Bugün benzeri Aspendos’ta yaşanıyor. Bir de o bulvara trafiğe çözüm olsun diyerek konuşlandırılan kavşak ile bölgenin adeta intihar etmesi sağlandı. Bunu kim, neden yapar; bilmem ama bildiğim tek şey Aspendos’ta tıpkı Şarampol gibi yok ediliyor.
Kentin dokusuna uygun olmayan her projeye evet demek bu kenti gelecekte onarılamayacak hatalara götürülmesi demektir. Nerede bu kentin şehir plancıları?
Gerçi biz değil miyiz; yolun ortasına üst geçidin ayağını indirip, sonra da yola kıvrım vererek trafik akışını sağlayan?
Biz değil miyiz; geçmişte TEK kavşağına milyonlar dökerek üst geçit yapan sonra da yeni yapılan kavşakla olmamış diyerek yıkan?
Biz değil miyiz; TEK kavşağının karşısındaki Mısır Çarşısı’nı hatalı projelendirildiği için tekrar yıkan?
Biz değil miyiz; geçmişte usulsüzlüklerle 189 milyon borçlanan bir futbol takımını ve yönetimini tribünden alkışlayan!..
İşte böyleyiz; yazdıkça uzar gider bizim kentlilik bilincimiz...
Neyse ki hepimiz Antalyalıyız; Antalya çocuğuyuz...
Yaşasın Antalyalıyım diyenlere...
****
Açık sözlü müşavir!
Yİne bir rehavet hali içerisindeyiz!..
‘Turizmde zor günler geçiriyoruz’ diyenlerin kulaklarına küpe niteliğinde bir soru...
Hollanda’nın Ultrect şehrinde 24’üncüsü düzenlenen 50+ Jaarbeurs Fuarı’na Antalya’dan turizmci/turizmciler veya kurum/kuruluşlar katıldı mı?
Bırakın Antalya’yı Türkiye’den bir acente bile stant açmadı!.. Ki bu fuar yaşlı ve sağlık turizmi alanında ülkemiz için biçilmiş bir kaftandı... Yani bu sezon olmazsa bile gelecek sezonlar açısından kış aylarında otellerin kapalı kalmasını durduracak en güçlü fuardı... Bir diğer anlamda ülkemizde yaşanan bu kadar olay karşısında ‘biz varız ve ayaktayız’ diyebilecek bir fuardı.
**
Hani hep dilimize yapışan ‘sürdürülebilir turizm’ ifadesi var ya işte onun için belki de çözüm aralayacak kapısıydı. Hadi, turizmciler kötü bir sezon geçiyor; peki sizler oda, dernek, vakıf ve diğer kuruluşlar neden 17 milyonluk nüfuslu Hollanda’da yoktunuz?
Bu kadar yokun arasında sadece bir vakıf vardı; o da Kültür Bakanlığı’nın çatısı altındaki 30 metrekarelik alana tek başına stant açan Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) Türkiye’yi ve Alanya’yı tanıttı.
Tebrikler ALTAV; tebrikler turizmciler!..
Rakibimiz İspanya 100 metrekare alana sığamazken, biz sadece ALTAV ile 30 metrekare alanda stant açtık.
Gerçekten sürdürülebilir bir anlayış bu!..
**
Kültür ve Turizm Bakanlığı müşaviri Neşe Kıvılcım’ın sözleri o kadar net ki; varın çözüm için ne kadar ortada olduğumuza siz karar verin: “Biz duyuru yapıyoruz; fakat katılım talebi olmuyor. Bu yüzden daha büyük bir alanı gerekli görmüyoruz.”
Ehh turizmciler; bakın katılım da ücretsizmiş; peki hala neyi beklersiniz ki!
Hollanda geçti, artık darısı diğer fuarlara...
Paylaş