Paylaş
Aslında çözüm yeri yeşil sahalar değil mi?
Eee ne oldu peki?
Taraftarıyla başlayan bir güvensizlik aldı gidiyor; Antalyaspor’da!..
Her 90 dakikanın sonunda tribünden yönetim istifa ve tepkilerle futbolcuları linç yapmaya devam edeceksek; nerede bizim Antalya ve spor aşkımız!..
Taraftar bilmiyor mu? Bu takımda eski yönetim ile yer yerinden oynadı; bir kulüp başkanı gitti; ortada milyonların üzerinde bir borç yükü olduğu dilden dile dolaşıyor. İddia edilen borçla takımın ‘Süper Lig’de kalması bile gerçekten alkışı hak etmiyor mu? Tüm bunlara rağmen yenilenen yüzüyle genç, dinamik ve takım adına projeler üreten bir başkan ile kan değişimi yaşanmadı mı? Peki; şimdi kimse sormaz mı sizlere; Çaykur Rize maçındaki tepki neyin arayışı?..
Sorunumuz sadece alınacak 3 puan ise ‘evet’ hepimizin istediği elbette ki bundan başka bir şey değil... Ama gel gelelim; işin rengi çözüm aradığımız yeşil sahada hep birden kırmızı rengine dönüyor...
**
Her kim bu takımın altını oymaya çalışıyorsa ister taraftar ister yönetici; Antalya’ya zarar veriyorsunuz; işte...
Hep tribünden birilerini yuhalamak ve kusmak mı lazım? Üstelik gitgide artan bir güvensizlikle!..
**
Futbol bu!.. Elbette kazanmak hepimizin arzusu ama bunda kaybetmek de var. Spor adına o sahalarda olduğumuzu unutmadan gelin eski teknik direktör Jose Morais’ten sonra takımı bu zor günlerinde sahiplenerek; taraftar duruşumuzu bozmayalım.
Daha yeni ‘Hoş geldin’ dediğimiz saygıdeğer Rıza Çalımbay’a gösterdiğimiz Antalya taraftarı bu mudur?
Ayrıca dünya yıldızı Samuel Eto’o ve daha güçlü isimlerin bulunduğu bu ekibimizin değerini bilmemiz gerekmez mi? Her topa dokunuşunda ayakta alkışlanması gereken Eto’o’yu bile bir taraftarla takımın fikstürdeki yeri konusunda iddiaya girmesine iten tartışmalar bize asla güç kazandırmaz; aksine bizi daha da yıpratır. Moral bozukluğu yaşayan bu takımdaki oyunculardan biri olan Eto’o acaba oynadığı hangi takımda bir taraftarla böylesine bir iddiaya girdi. Var mı sizce bunun bir başka örneği?
İşte siz karar verin Eto’o’nun teklifini ve takımdaki stres ile oluşan baskının ortaya çıkan sonucunu!..
Yeni yönetime bu konuda sanırım çok iş düşüyor.
Gelin hep birlikte tüm taraftar grupları, oyuncuları ve yönetimi her türlü baskılara rağmen emeği geçen tüm oyuncuları ayakta alkışlayalım ve aranan heyecanı tribünde; kentte yaşatalım. Artık bir otelin, bir üniversitenin stadında top oynamayan 33 bin kişilik bir Arena’sı olan takımımız olduğunu unutmadan!..
Kenetlenerek birlik ruhumuzu bozmadan...
Paylaş