Mucizeler trajedisi

Mucizeler Komedisi’ni izledim. Kötü değil ama iyi de diyemiyorum. Konu şöyle:

Kadın Melek ve erkek Melek medya patronu, fabrikatör ve de sanayici Sefa Yurdakul’u doğru yola davet ediyorlar. Erkek Şeytan da meleklerin işine taş koymaya çalışıyor. Kader ağlarını Yurdakul TV stüdyolarında örüyor. Bu arada kanalın çaycısı Sütiye de, şans eseri katıldığı bir TV yarışmasında, feci sesine rağmen, Melek mucizesi sonucu, bir gecede şöhret oluyor. Sonra Sütiye’nin şöhret yolundaki maceraları ve Sefa Yurdakul’un ‘vicdan muhasebesi’ ile oyun devam ediyor.

Öncelikle şunu söyleyeyim: Beklentim daha komik ve konusu daha ‘taze ve farklı’ bir oyun bulmaktı. Oyun boyunca doğru dürüst gülemedim. Daha çok karşımda bir ‘Sefa Yurdakul Trajedisi’ var gibiydi. Şeytan karakteri niye bu kadar ciddi yapılandırılmış anlamak mümkün değil. Hele de elde Şevket Çoruh gibi bir oyuncu varken.

Oyunun en komik karakteri Sütiye’ydi. Özlem Tekin rolünün hakkını vermiş. Bazı sahnelerde bu rolün diğer oyuncusu Meltem Cumbul’u taklit etmekten vazgeçerse çok daha başarılı olur. Şener Şen her zaman olduğu gibi hatasız oynuyor ama metin onun oyunculuğunu ortaya çıkaracak malzeme vermeyince yapacak fazla bir şeyi yok.

Teknik açıdan bakacak olursak Mucizeler Komedisi’nin bir müzikal olduğunu söylemek zor. Daha çok müzikli oyun diyebiliriz. Dans koreografisi ‘Şeytan ve Melek’ dansı dışında yeterli değil. Birlikte dans edilen sahnelerde birçok uyumsuzluk var. İnsan müzikal deyince ister istemez şiir gibi bir uyum istiyor.

Oyunda döner sahne kullanılmış ama döner sahne çok yetersiz ve dönerken ‘garç gurç’ ses çıkarıyor. Oyunun komik yanı buysa diyecek bir şeyim yok. Böyle büyük bir proje için böyle yetersiz bir düzenek biraz ayıp olmuş. Bir de sahneyi döndürürken teknisyenler saklanmayı beceremiyorlar. Bu eğretilikler oyun izlerken konsantrasyonu bozuyor.

Gidelim mi? Gidilebilir. Bir süredir ‘müzikli oyun’ sahneye konmuyordu. Hasret gidermek istiyorsanız neden olmasın. Son olarak şu yorumu yapmadan da edemeyeceğim. Medya eleştirisinin ‘Mucizeler Komedisi’ndeki türünü çok ‘klişe’ buluyorum. Oyunun yazarı Kurtcebe Turgul yeni nesil reklamcıların en iyilerinden biri. Medyaya bu kadar yakınken Kurtcebe’den daha orijinal bir yaklaşıma sahip olmasını beklerdim. Ne diyelim bu bir ilk. Diğerlerinde Kurtcebe beni dinler umarım.

Eğitimli manken aranıyor

‘Televole’ türü televizyon programları o kadar çabuk manken tüketiyor ki, Neşe Erberk sonunda manken bulma işini Anadolu’ya taşımış. Neşe Erberk’in bu projesi çok ilginç geldi bana. Pilot bölge olarak Eskişehir seçilmiş. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çalışıyorlarmış. Şimdi sıkı durun. Yarışmaya katılmak için en önemli şart ‘eğitimli olmak’. Podyum mankeni, fotomodel, oyuncu, büyük beden manken olmak isteyen varsa önce lisans ya da yüksek lisans öğrencisi olması gerekiyor. Sanırım Neşe Erberk ‘Yaygın değil, saygın manken’ olmak istiyorum diyenlerden bıktı, işi kaynağında çözmeye çalışıyor. Yarışma mayıs ayında Eskişehir Anemon Otel’de yapılacakmış. Eğitimli olup, manken olmak isteyenlere katkım olsun diye yazıyorum. İlgilenenler varsa Neşe Erberk Model Ajansı’na başvursunlar. İşte adres www.neseerberkajans.com. Ben bu seferlik katılmayı düşünmüyorum. Gelecek yıl şansımı denersem kimse şaşırmasın.

CUMA TAKINTISI

İzmir’den bir kebapçı öneriyorum. Antepli Ramazan Usta. Bornova’da, Büyük Park’ın yanında.Yoğurtlu patlıcan ezmeyi mutlaka deneyin. Süper bir lezzet. Yoğurt yoğurt, patlıcan da patlıcan olalı böyle mükemmel bir birliktelik yaşamışlardır.

Cuma alıntısı

Erkekler kadar olmasa da kadınlar da çokeşli olabiliyor. Ancak toplumsal yargılardan dolayı sadakatsiz kadınlar, yaşadıklarını anlatmıyorlar. (Jülide Sevim, Psikolog)
Yazarın Tüm Yazıları