Paylaş
Dalga dalga operasyon terörü estirecekler, hedefteki AK Parti’yi tedirgin etme, dehşete düşürme, korku salma tarzında....
Anahtar sözcük: Tarz...
Gerilim sanatının efendisi Hitchcock’u Hitchcock yapan, tarz değiştirebilmesiydi.
Her biri sinema dünyasını çalkalamış 40 küsur filmi varken, kariyerinin zirvesinde bir efsaneyken bile hayranlarını şaşırtmayı bildi.
Alışılmışın dışında bir senaryo arıyordu ki ‘Sapık’ filmini buldu, Hitchcock filmografisinin başyapıtlarından birini, gerilim sinemasında bir devrimi...
Ustanın ‘Sapık’ına benzer bir şaheser çıkmayacak bizim vesayetçilerden, anlaşıldı.
Şaşırtma ve sürpriz faktörü yoksa sarsıcılık da yoktur. Sarsıcı olmayan şey, terörize ederek korkutup kaçıramaz.
Korku olmadan, hedef kitleyi sersemletip şaşkın ördeğe de çeviremezsiniz, psikolojisi çökmez...
* * *
Vesayetçilere geçmiş olsun, tarzları ellerinde patladı. Çünkü eskimiş ve kanıksanmıştı, daha yaratıcı olamadılar.
Hitchcock’çası, “Tarz dediğin, yaptığın şeyi bir daha yapmaktan başka bir şey değildir...”
Kendini tekrar etmektir tarz, kendi illüzyonuna kapılmak...
Polis-adliye cephesinde yeni bir şey yok.
Gazı kaçtı, yaratmak istedikleri ‘tedirgin bekleyiş’ kısa sürdü, gerilimi tırmandıramadılar...
Şayialar dolaştırıyorlar...
Sırada İstanbul belediyeleri var, sonra Kayseri’ye sıçrayacak, sonra başka bir ilde bir başka patlama, yer yerinden oynayacak...
Tek tip, aynı elden çıkma izlenimi veren, birbirinin karbon kopyası seri operasyonlar planlanmış, büyük bir gürültüyle patlatılacak.
Kopya operasyonlar, gümbürdeyerek siyaseti sallayacakken bir bir gümlüyor. Bomba işler çatapata döndü, sıradan cılız gümbürtülere...
Değil yeri yerinden oynatmak, şu 30 Mart’ta seçim sandığını bir milim kımıldatacağı bile şüpheli. Değil AK Parti’nin çatısı, gök kubbe dahi çatırdayıp Tayyip Erdoğan’ın başına yıkılacaktı... Kıyametler koptuğu yok, toz kalkıyor sadece.
* * *
Usulsüz yürütülmüş kara düzen soruşturmalar, kayıtsız ve kuralsız dosyalar 30 Mart’a kadar pıtrak gibi çoğalacak.
Tarz, kendini ele verdi...
Sabah servisine binmeyen, akşam servisiyle dönmeyen, şüphe çeken, tuhaf davranan savcılara çevriliyor gözler... Emniyette kazan kaldıranların adliyedeki hempalarıyla matbuattaki avaneleri açığa çıktı...
İçlerindeki vesayetçileri tarzlarından tanıyor herkes.
Tarz gibi bakış da oturdu; kayıt dışı, kural dışı darbelerle sandığa kadar AK Parti’yi dövmeye devam edecekler.
Dalga dalga üstüne gelecek önce, kopya cinayetler gibi...
Polis ve adliye sistemini nasıl atlattıkları çözüldükçe de püskürtülecekler...
Tarz meselesi...
Ekrem Dumanlı, 29 Mart seçimlerine dört ay kala Zaman gazetesinde yazmış:
“... Açık söyleyeyim, bu saatten sonra yapılacak olan yolsuzluk suçlamaları, doğruyu arama ve yoksulluktan arınma talebinden daha çok siyasette belli bir imaj ve hava oluşturmak içindir ve güvenilir olma özelliğini kaybetmiştir...”
Bütün sorun tarzda. Eski tarz eski hamam, ondan tesiri yok tellağın...
Paylaş