Paylaş
Medyanın, Çankaya Köşkü’ndeki yemeğe ilgisizliği sürüyor.
Ne bir arka plan, ne bir kulis haberi çıktı.
Hani küskünler deniyordu, Hamamönü hareketi deniyordu, işte onlarla da bir araya geldi, hepsini aynı masanın etrafında topladı, söyleyeceklerini dinledi Başbakan...
Heyecan verici hikâyeydi, birden haber değerini kaybetti her nasılsa.
Eskiden olsa altı üstüne getirilir, birine bin katılırdı. Şimdi merak eden, kurcalayan bile yok.
Sadece Karar gazetesinden Elif Çakır’la Hürriyet’ten Abdulkadir Selvi içeriden bir-iki detay yazdılar, onunla kaldı.
Eksik bıraktıklarını tamamlamamak olmaz.
Buyurun heybede neler birikti bakalım.
***
Artık dışarıda konuşmayacak eskiler. Her ne eleştirileri varsa parti içinde seslendirecekler.
Toplantının en önemli sonucu bu.
Başbakan parti içi diyalog kanallarını açıyor, özeleştiriyi kucaklıyor.
İkinci önemli bilgi ise Bülent Arınç, Hüseyin Çelik gibi isimlerin dışlayıcı tutumlardan ve trol saldırıları karşısında yalnız bırakılmaktan şikâyet etmesi.
Kendilerine parti ve hükümet yetkilileri tarafından sahip çıkılmamasından yakınıyorlar.
Ve bu yakınmaları dikkatle not ediliyor.
Yalnız kulağıma şu da geldi; zor zamanlarında yanlarında duran, onlar için çaba gösteren Cemil Çiçek kendisine ismen teşekkür edilmesini beklemiş.
Olmayınca da kırılmış ama orada dile getirmemiş, sonra çevresine anlatmış kırgınlığını.
***
Başa dönüyorum.
İlk sözü Nimet Baş almış ve konuşması çok beğenilmiş. Toplantının gergin havasını baştan dağıtmış, kravatların gevşemesine vesile olmuş.
En etkili konuşmayı da Sait Yazıcıoğlu hoca yapmış. FETÖ’yle mücadelenin tüm cemaatleri hedef almaması gerektiğini söylemiş. Sakat din anlayışlarıyla cemaat olgusunun ayrıştırılması üzerinde durmuş. Ama dinin topluma doğru öğretilmemesi halinde bu mücadelenin başarılamayacağını da peşi sıra eklemiş.
Ayrıca, 17-25 Aralık’ta koltuklarını kaybeden 4 eski bakandan üçü serzenişlerde bulunmuş. Yalnız bırakıldıklarını ama 15 Temmuz darbe girişiminin kumpas iddialarını haklı çıkardığını belirtmişler.
İçlerinden sadece Erdoğan Bayraktar dinlemede kalıp lafa girmemiş hiç.
***
Eski bakanlarla yemeğin fotoğrafı gazetelerde hak ettiği yeri bulmamıştı.
Toplantının içeriğinin de peşine düşmedi genelde medya.
Yadırgamakla kalmayıp açığı kapatmak istedim.
SAVULUN SANDIK GELİYOR
- CHP’li Gürsel Tekin diyor ki: “İki takvim var yerel seçim için. Bir 2017 Kasım düşünülüyor. İkincisi 2018 Mart. Buna eyvallah hiçbir sorun yok. CHP buna hazır...”
Ben de diyorum ki siyasiler seçimden bahsetmeye başladı mı sinirlerinizi hazırlayın. Seçim gerilimi kapıda demektir.
İster erken ister vaktinde olsun, seçim spekülasyonları siyasetin seçim havasına girdiğini gösterir.
Bunca stresin üstüne Allah cümlemize kolaylık versin.
YAŞIN YANINDAKİ KURU
- CUMHURBAŞKANI Erdoğan’la Başbakan Yıldırım, FETÖ soruşturmalarında yaşın yanında kurunun da yanmamasına yönelik duyarlılık çağrıları yapmıştı.
Özellikle gazeteciler konusunda hassas filtrelere ihtiyaç olduğu açık.
Eyüp Can bu örneklerden biri.
Geçmiş hukukumuz ve Radikal’deki mesai arkadaşlığımız açısından söylemiyorum sadece.
Bir darbeye taraftar olacağına hiç ihtimal vermem. Yaptığı açıklamada şiddetle reddediyor zaten.
17-25 Aralık’tan sonra da yargı-polis kumpasına karşı ikircikli bir tavrını görmedim. Onca bilgi kirliliği arasında gazetecilik sınırları içinde kalmaya dikkat etti.
Paralel Yapılanma’nın varlığı ve yanlışlığı hakkında kafası netti.
Dilerim gerçekler en kısa zamanda ortaya çıksın.
Paylaş