Milli Takım'da prim olayı

Şampiyona başladı, futbolcularımızı maç sırasında kendi taraftarı yuhaladı. Olay oldu.

Aradan iki ay geçti. Rusya ile hazırlık maçı, Hırvatistan ile Dünya Kupası eleme gurubu maçı oynadık. Barcelonalı Arda Turan kadroda yok. Yine olay oldu.

Bu kadar olayın odağında da bir türlü netleşmeyen ‘prim’ tartışması yer aldı hep...

Finalde ev sahibi Fransa’yı yenip Avrupa Şampiyonu olan Portekiz’in kupayı kaldırdığında alamadığı primi, biz futbolcularımıza daha hiç maç oynamadan ‘ödeyeceğiz’ demişiz. Olay olur tabii...

Grup maçları, çeyrek final, yarı final ve final oynayıp Şampiyon olan Portekiz’li futbolculara ödenen prim 275’er bin Euro. Euro 2016’ya katıldıkları için milli futbolcularımıza vadedilen prim ise 500’er bin Euro.

Problem; primi alanda değil, veren de. Eğer böyle uçuk rakamlar telaffuz edilmeseydi, gereksiz polemikler de yaratılmazdı.

Nitekim birçok futbolcunun kendisine ödenen primleri iade etmek istediği, iade imkânı olmadığını görünce de hayır kurumlarına bağış yapma yoluna gittiğini de gazetelerde okuduk.

Aylardır konuşulan primin vergisel yönü var bir de. Kulüpler tarafından futbolculara ödenen ücret ve primler üzerinden yüzde 15 vergi hesaplanıyor. (Süper Lig futbolcuları için) Federasyonun Milli Takım futbolcularına ödediği primler üzerinden ise yüzde 5 vergi hesaplanıyor. Verginin hesaplanması ve Maliye’ye ödenmesi sorumluluğu futbolcularda değil, ödeyen kurumda. Kulüplerde veya federasyonda.

Federasyonun prim ödeyip, vergi ödemediği durumlarda var. Eğer millilerimiz Avrupa Şampiyonası’nda ilk üçe girmiş olsalardı hiç vergi hesaplanmayacaktı. Gelir Vergisi Kanunu’ndaki (GVK, Md.29/1) ifadesiyle söylersem ‘memleket bakımından faydalı olan işleri ve faaliyetleri teşvik maksadıyla verilen ikramiyeler ve mükafatlar’ vergiden istisna.





Milli Takım’ın başarısı ‘Memleket bakımından faydalı iş’ midir?

GVK maddesinde direkt olarak milli futbolculara ödenen primler istisnadır demiyor, ‘memleket bakımından faydalı işler ve faaliyetlerden’ bahsediyor. Milli futbolcularımız ilk üçe girmiş olsalar bile vergiden istisna nasıl oluyor denilebilir...

2002 dünya üçüncülüğümüzden sonra da bu konu tartışılmış ve yargıya taşınmış. Yüksek yargı ‘istisna’ olduğu yönünde karar vermiş. Kararda elde edilen başarı şu şekilde değerlendirilmiş. “Turizm, ticari, sosyokültürel ve uluslararası ilişkiler bağlamında ülke menfaatlerine olacak şekilde tanıtım yapıldığı ve bu tanıtımın kamu yararı taşıdığı açıktır.” (Danıştay 4. Daire, 2009/8580 E., 17.3.2010 Tarih)

Şampiyon Taha Akgül’e ödenen prim için de vergi yok.

Türkiye, Rio 2016 Olimpiyatları’nda 1 altının yanında 3 gümüş ve 4 bronz madalya elde etti. Güreşte; Taha Akgül altın, Rıza Kayaalp ve Selim Yaşar olimpiyat ikincisi olarak gümüş, Cenk İldem ve Soner Demirtaş da turnuvayı üçüncü bitirerek bronz madalya aldı.

Tekvandoda Nur Tatar ve atletizmde Yasmani Copello Escobar, bronz madalya, halterde de Daniyar İsmayilov gümüş madalyayı boynuna taktı.

Olimpiyatlardan madalya ile dönen sekiz sporcumuza ödenecek prim ve ikramiyeler ‘ülke bakımından faydalı olan işler’ kapsamında olduğu açık olduğundan (GVK Md. 29/1) ödemeler üzerinden vergi de hesaplanmayacak.