Paylaş
Evet, çalışanlarına yol yardımında bulunan işverenler, bu masrafları bordroya dâhil edip maaşlarda olduğu gibi (yüzde 15 ila yüzde 35 oranında) gelir vergisi (GV) ödemeleri gerekiyor. Gelir vergisi dahil, İstanbul Kart masrafının tamamı vergilendikten sonra gider yazılabiliyor.
Mimar bir okurum iletti yukarıdaki soruyu. Ayrıca “Ama aynı masrafı (İstanbul Kart) kendim için yaptığımda böyle bir vergi de yokmuş, öyle mi?” diye de belirtmiş. Bu da doğru...
Kendi adına serbest meslek faaliyeti yürütenler (mimar, doktor, avukat...) mesleki çalışmaları için yaptıkları İstanbul Kart masraflarını direkt gider yazabilir. Çalışanları için yaptıkları yol masrafının aksine, ilave bir vergi hesaplanmasına da gerek kalmıyor. (KDV’sini de ayrıca KDV beyannamelerinde indirebilirler.) Tabi ki İstanbul dışındaki diğer şehirlerde farklı isimlerle ödenen kart veya bilet masrafları için de aynı durum geçerli...
Çalışanların kart masraflarında ilave vergi olmasının nedeni, bu ulaşım masraflarının ‘ücret sayılmasından’ kaynaklanıyor. Ücret sayılınca aynı maaşlarda olduğu gibi, kart masrafı üzerinden (brütleştirilerek) vergi hesaplanıp, Maliye’ye beyan ediliyor.
SERVİS MASRAFLARINDA İLAVE VERGİ YOK
İşletmeler çalışanlarının toplu olarak işe gidip gelmesini sağlamak üzere servis minibüsleri vb. araçlarla taşımacılık hizmeti temin ettiklerinde, tedarikçi firmaya ödedikleri bedelleri, ücret bordrosuna yansıtmaları gerekmiyor. Yani, ilave bir vergi (GV) ödenmesi gerekmiyor. Personel taşıma hizmeti için ödenen bedeller direkt gider yazılabiliyor.
Çalışanların yemek masraflarının işverenlerince karşılanmasında, çalışana nakden ödeme yapılıp yapılmadığı ve ödeme tutarına göre vergileme kriterleri değişiyor.
ÖĞLE YEMEKLERİNDE DURUM NE?
Eğer çalışanlar yemek bedelini işverenlerinden direkt kendileri nakden almazsa, ödeme işveren tarafından restorana veya yemek kartı firmasına yapılırsa ve günlük 19 (KDV dâhil 20,52) lirayı da geçmezse ilave vergisi yok. (Ödeme tutarı her bir çalışan ve her bir gün için 19 lirayı geçtiği durumda da aşan kısım üzerinden yine vergi hesaplanması gerekiyor.)
Tersi durumda; yani, işverenler nakden çalışana yemek parası öderse bu tutar ücret olarak düşünülüp üzerinden ilaveten gelir vergisi (GV) hesaplanması gerekiyor.
Çalışanlara işyerlerinde yemek verildiğinde ise tutar sınırlaması olmaksızın işveren veya çalışanın ilaveten bir vergi (GV) ödemesi gerekmiyor.
SGK PRİMİ KESİLMİYOR
Çalışanların maaş bordrolarına yansıyan ana ücret için ve diğer yan hakların birçoğu için, bir yandan vergi (GV) hesaplanırken, diğer yandan aynı zamanda SGK primi de hesaplanıyor.
Ancak İstanbul Kart için, işverenlerin kart dolumunu kendilerinin yapıp, kartı çalışanlarına teslim ettiklerinde bu işlem, ayni yardım (nakdi olmayan) kapsamında değerlendirildiğinden, herhangi bir SGK prim kesintisine (maliyetine) neden olmuyor.
İşverenlerin İstanbul Kart vb. ulaşım kartlarının bedellerini çalışanlarına nakit olarak ödediklerinde ise (ayni yardım olmadığından) ücret bordrolarında sigorta prim kesintisinin de yapılması gerekiyor.
İşyerinde çalışana yemek verildiğinde veya yemek kartı yoluyla çalışana ‘ayni’ yardım yapıldığında işverenin SGK prim hesaplaması yapması gerekmiyor. Çalışana nakdi yemek yardımı yapıldığında; günlük asgari ücretin yüzde 6’sını geçen kısım (5.12 lirayı aşan) için SGK primi hesaplanması gerekiyor.
Paylaş