Paylaş
Bir grup Suriyeli mülteci, Yunanistan’dan Türkiye’ye gönderildi.
*
Ancak...
Suriyeli mülteciler, istemediler Türkiye’ye gelmeyi.
*
Lütfen şu fotoğrafa dikkatli bakın.
Yunanistan’ın Midilli Adası’ndan zorla Türkiye’ye gönderilen Suriyeli mülteciler, ellerinde taşıdıkları pankartlarla tüm dünyaya “No Turkey” diye haykırıyor.
- “Özgürlük istiyoruz” diyorlar.
- “Türkiye’yi istemiyoruz” diyorlar.
- “Göndermeyin bizi Türkiye’ye” diyorlar.
*
O istemedikleri Türkiye...
- Bu zamana kadar kendilerine en fedakâr bir şekilde ev sahipliği yapmış...
- Daha ilk günlerden itibaren kapılarını sonuna kadar açmış...
- Milyonlarca dolar harcamış...
- “Kardeşlerimiz” diye kendilerine sarılmış...
- Mülteci düşmanlığına asla prim vermemiş...
Bir ülke.
*
Buna karşılık...
Hepsinin kalmak için can attığı Avrupa ise...
Kendilerini sınırlarından içeriye sokmamak için vicdansız ve merhametsiz pazarlıklar yapanların kıtasıdır.
*
Şaşkın ve üzgünüm.
- Şaşkınım çünkü... Anlayışla karşıladığım nedenlerden dolayı şöyle ağız dolusu “Vay nankör mülteciler vay” diyemiyorum.
- Üzgünüm çünkü... Bize anlatılan yeni Türkiye masallarına rağmen en zor durumdaki Suriyeli din kardeşlerimiz bile bizi tercih etmiyor.
ABDÜLKADİR SELVİ İLE İLGİLİ BİR ŞEY SÖYLEYECEĞİM
İKTİDARA yakın medyayı takip etmeyen, okumayan, izlemeyen Hürriyet okurlarına sesleniyorum:
Haberiniz olsun...
İktidara yakın medyanın bazı unsurları, Abdülkadir Selvi’nin Hürriyet’e geçmesinden çok rahatsız oldular çok.
*
Adamlar...
- “Bizim gibi düşünen bir arkadaşımız Hürriyet’e gitmiş, ne güzel” demiyor.
- “Aynı duyarlılığı paylaştığımız bir arkadaşımızın Hürriyet’te yazmasından memnunuz” demiyor.
- “Selvi burada yazarken de iyiydi, orada yazarken de iyi olacak” demiyor.
*
Peki ne diyorlar?
En çirkef, en ağza alınmayacak hakaretlerle Abdülkadir Selvi’ye saldırıyorlar.
*
Bu öyle bir haset, öyle bir kıskançlık, öyle bir çekememezlik ki...
Varsa bir davaları, onun bile önüne geçmiş durumda!
MUHALEFETSİZLİK ŞUNLARA YOL AÇIYOR
ÜLKEDE doğru dürüst muhalefet olmayınca...
İktidardan bunalan herkes...
- Çareyi Obama’da arıyor.
- Reza işinden büyük umutlar çıkarmaya çalışıyor.
- Gazetelerin muhalefet partisi olmasını istiyor.
- Köşe yazarlarının yazı yerine her gün bildiri kaleme almalarını bekliyor.
- Adamakıllı bir ekonomik krize fit olanlar bile çıkıyor.
- Hatta Fethullahçı bir darbenin rüyalarını bile görenler oluyor.
*
İktidardan bunalanlara sesleniyorum:
- Kurtuluş ne Obama’dadır ne Reza’dadır.
- Ne gazeteler muhalefet partilerinin yapmaları gereken şeyleri yapabilir ne de köşe yazarları...
- Ekonomik kriz de Fethullahçı darbe de... Bugünkünden bin beter bir Türkiye tablosu ortaya çıkarır.
Tek yol şudur:
Sabırla, inatla, örgütlenerek, risk alarak, cesaret ederek, çalışarak, eli taşın altına koyarak...
Demokratik bir muhalefetin ortaya çıkması için çaba sarf etmek.
*
Bak ne diyor Mehmet Âkif?
“Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete râm ol/Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.”
(Allah’a güven... Çalış, gayret et... Allah’ın takdirine rıza göster/Benim bildiğim yol budur, başka doğru bir yol bilmiyorum.)
OH NE ÂLÂ
“OBAMA’nın eleştirisi Erdoğan’a değil, Türkiye’ye” demiş Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu...
*
Övgü olunca... Erdoğan’a...
*
Eleştiri olunca... Türkiye’ye...Ne güzel bir dünya bu...
CEM ÖZER’İN ÇIKIŞI
CEM Özer, “Sevgilim başkasıyla yatabilir” deyince...
Bir anda bir numaralı gündem olmuş.
*
Cem Özer’in başka hiçbir şansı yoktu.
Ancak bu şekilde bir numaralı gündem olabilirdi.
BAHARDA BODRUM
- KARARINDA bir trafik, kararında bir kalabalık, kararında bir hareketlilik...
*
- İnsan vücudunun en sevdiği türden bir hava sıcaklığı...
*
- Ne kış ıssızlığı... Ne yaz hengâmesi... İkisinin arasında bir şey...
*
- Ayşe Kulin’in sözlerini yazdığı, Candan Erçetin’in söylediği “Bahar” şarkısının her taraftan yükselişi...
*
- Gümüşlük Mimoza’nın en güzel zamanları...
*
- Hiç bunaltmayan uzun sahil yürüyüşleri...
*
Velhasıl baharda her yer güzel ama Bodrum başka güzel.
Paylaş