Teleçakalla nasıl konuşmak lazım

Telefonunuz çaldı.

Açtınız.

Karşınızda bir teleçakal var, sizi dolandıracak.

*

Bu telefon görüşmesinde alacağınız pozisyon, aşağı yukarı şöyle bir şey olmalı:

*

- TELEÇAKAL: Aloo! Ben devlet görevlisiyim. Vatan’dan arıyorum. Polisim.

*

- SİZ: Aloo! Ben de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Evimdeyim. Buyurun.

*

- TELEÇAKAL: FETÖ sizin hesaplarınızı ele geçirmiş durumda bayım.

*

- SİZ: E madem polissin, ne duruyorsun, yakalasana birader.

*

- TELEÇAKAL: İşbirliği yapmanız gerekiyor. Bankadaki paralarınızı çekin, teröristleri tuzağa düşürelim.

*

- SİZ: Ama şimdi bana İçişleri Bakanlığı’ndan mesaj geldi. “Ben polisim, savcıyım diye arayana kanmayın” diyor mesaj. Onu ne yapacağız?

*

- TELEÇAKAL: O mesajı da biz gönderiyoruz. Vatan millet aşkına harekete geçin.

*

- SİZ: Ben şimdi Tarkan’ın son şarkısını dinleyeceğim. Beni meşgul etmeyin. Ve çat!

*

Herkes böyle yapsa...

Teleçakal örgütlenmesi anında işlevsiz kalacaktır.

MASKEYE PAYDOS DENİLDİĞİNDE BEN

DAHA yeni maske stokumu pekiştirmişim.

Bin bir renkte maskelerle doldurmuşum çekmecemi.

*

Resmi makamlar, “Maskeye paydos” derlerse...

Ben maske stokumu eritinceye kadar takarım arkadaş.

UKRAYNA HABERLERİNE NASIL YAKLAŞILMALI

- Öyle böyle değil. Büyük ama çok büyük bir ihtiyatla...

*

- Yalan haberin, bu krizde başrolde olduğunu unutmayarak...

*

- Özellikle ABD’nin büyük bir enformasyon savaşına giriştiğini hep hatırda tutarak.

*

- “Ukrayna’dan patlama sesleri geliyor” türü haberlerin üstüne hemen balıklama atlamayarak...

*

- Yalan haber mizanseni olarak çadır kentlerin bile oluşturulabileceğini akıldan çıkarmayarak...

*

- Yalan haberleri tarafların birbirlerine baskı uygulama aracı olarak kullandıklarını bilerek...

TÜSİAD, MİGROS, KELEPÇE VE UYARI

TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, son konuşmasında...

En önemsediği konu olarak şunu dile getirmişti:

*

“Etkin hak arama özgürlüğü güvence altına alınmalıdır.”

*

Tuncay Özilhan’ın sahibi olduğu Migros işçileri, bir süredir haklarını arıyorlar.

Bu çerçevede...

Tuncay Özilhan’ın villasının önünde gösteri yaptılar.

Ve polis, bu işçilere müdahale edip kelepçe taktı.

*

Kelepçeli bir işçinin ağlama görüntülerini izleyince...

Herkes gibi ben de çok üzüldüm.

*

Ve ben şimdi TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’dan bu uygulamaya karşı bir tutum bekliyorum.

*

Mesela...

“Etkin hak arama özgürlüğü güvence altına alınmalıdır” desin, yeter.

HANDE FIRAT’TAN SİYASET MAGAZİNLERİ

HÜRRİYET Ankara Temsilcisi Hande Fırat, son günlerde siyasetin magazin tarafına yöneldi.

Çok da iyi yaptı.

*

Hande sayesinde öğrendik ki...

*

- Meğer AK Partili Mahir Ünal, boş zamanlarında resim yaparmış ve çok sıkı bir Van Gogh ve Gauguin hayranıymış.

*

- Meğer CHP’li Veli Ağbaba, Rocky Balboa’nın boks maçlarına hazırlandığı gibi spor salonlarında ağır spor yaparmış.

*

- Meğer Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, kendisiyle ilgili çizilen karikatürlere çok gülüyormuş. Bazı karikatürleri telefonunda saklıyormuş.

*

Bunlar, siyasetin ön plandaki yüzlerinin hayatla kurdukları bağlara dair ipuçları.

Ne çıkıyor buradan?

Şu çıkıyor:

Hayat sadece polemikten, çekişmeden, atışmadan ve siyasetten ibaret değil.

*

Devam Hande!

Belki de bu tür haberler sayesinde yavaş yavaş normalleşeceğiz.

AK PARTİ’DEN TARKAN KONUSUNDA ÇIKAN SES

AK Parti Milletvekili Orhan Miroğlu, Tarkan’ın son şarkısı için şunları yazmış sosyal medya hesabında:

*

“Herakleitos, ‘Aynı suya iki kere giremezsin’ demiş ama hatırlayan pek yok günümüzde. Aynı suya balıklama dalan dalana! Ortada üzücü ve derslerle dolu bir Sezen Aksu ‘vakası’ varken, şimdi de benzer bir muameleyi Tarkan’a çekmek niye? Ülkemizin yaşadığı sorunlar elbette ‘Geçecek!’”

*

Bir AK Parti milletvekili olarak Orhan Miroğlu’nun bunu söylemesi çok önemli.

*

Umarım Miroğlu’nun partidaşları ve yoldaşları bu uyarıdan nasiplenmesini bilirler.