‘Şifre’ iddiası neden inandırıcı bulundu?

- ÖSYM İLETİŞİMSİZ: Koca kurumun ne basınla ilişkiler bölümü var doğru dürüst, ne de halkla ilişkiler birimi. Kapıları duvar halinde. Ortada bin tane soru var ama cevaplayacak adam yok. Krizi yönetmek yerine krizin içinde debeleniyor.

Haberin Devamı

-  BAŞKAN YETERSİZ: Haklı olduğunu çıkıp anında haykırmadı. Geç de olsa dün çıktı huzura... Ama ne dediği anlaşılamadı, cümle kuramadı, meseleyi herkesin anlayacağı bir dile çeviremedi, konuya hâkim olduğu izlenimini veremedi.
-  SİCİL KÖTÜ: Yakın geçmişte yaşanan skandallar hafızalardaki yerini koruyor. Toplumda oluşan “bunlar yapmıştır” algısı, en küçük bir iddiada bile hemen devreye giriyor. Bu algının yıkılması hiç de kolay değil.
-  GÜVEN SIFIR: Siyasi cepheleşme oy kazandırır belki ama memleketin de çivisini çıkarır. Eğer toplumun bir bölümü iktidara karşı derin bir güven bunalımı içindeyse, bırakın şaibeli işleri, en haklı olunan konularda bile iknadan uzak düşülür.
-  ALGI SORUNLU: Eğer atamalarda liyakatin yerini, kafa denkliğinin aldığına dair bir algı, toplumun önemli bir bölümünde yerleşmişse, bundan en çok kurumların güvenirliliği darbe alır. ÖSYM’nin işte böylesi bir sorunu da var.

Haberin Devamı

Soru ve cevaplarıyla ‘Andımız’ meselesi

-  SORU: Her şey bitti de sıra “Andımız”a mı geldi?
-  CEVAP: Keşke toplumsal sorunlarımız için elimizde bir “ele alınması gereken meseleler için bir sıralama modeli” olsa... Ama yok işte... O yüzden sırası gelse de, gelmese de herkes her konuya balıklama atlıyor. Ama galiba “demokrasi” dedikleri, biraz da böyle bir şey: Herkesin her konuya “sırası mı, değil mi” hiç bakmadan balıklama atlaması...
* * *
-  SORU: Türk’üm demekten utanıyor musunuz?
-  CEVAP: Bir insan asla Türk’üm demekten utanmaz. Ama bir insan “Türk’üm” demek durumunda olmayan insanlara zorla “Türk’üm” dedirtilmesinden utanabilir.
* * *
-  SORU: “Andımız” metninde geçen “Türk” kelimesi, bir ırka işaret etmiyor.
-  CEVAP: Kelimeler sizin onlara yüklediğiniz anlamlarla anlaşılmazlar... Kelimeler neye işaret ediyorlarsa, öyle anlaşılırlar.
* * *
-  SORU: Ama ABD’de de bu tür yeminler ettiriliyor.
-  CEVAP: Küçücük mektep çocuklarına okullarda askeri düzen içinde yemin ettirilmesini doğru bulmuyorum. Bu “gezegenin bir numaralı kuralı” olsa da böyle, olmasa da...
* * *
-  SORU: “Andımız”, çocuklarımıza değerlerimizi öğretiyor. Öğretmesin mi?
-  CEVAP: “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım...” dedirterek değer öğretilmez. Türk olmak, doğru ve çalışkan olmanın garantisi değildir. Sınav sorusu çalanlara sorarsanız, onlar da Türk...

Haberin Devamı

Ivır zıvır notları

-  METİN Akpınar’ın küfür etmesini kınayalım ama Zeki Alasya ile Metin Akpınar’ı yan yana görünce aklına sadece “Birlikte bir projeniz olacak mı?” sorusu gelen muhabiri ne yapacağız?
-  Acun da muhafazakâr bir imaj veriyor, Nihat Doğan da... Peki neden hep kazanan Acun oluyor?
-  Eğer her şey bu hızla giderse korkarım yeni yetişen gençlik Mithatcan için “Sezen Aksu’nun oğlu” demek yerine, Sezen Aksu için “Mithatcan’ın annesi” demeyi tercih edecek.
-  Geçen akşam Flash TV’de Ferdi Tayfur ile Necla Nazır’ın başrolde oynadığı “Çeşme” filmini seyrettim de fark ettim: Erol Taş’ın korkunç kahkahalarını amma da özlemişim.
-  Hâlâ korkusuzca alabildiğim notlarıma baktım: “Emek Sineması açılsın yaz” diye bir cümle yazmışım. Evet, evet... İşte yazıyorum: Açılsın!
-  Bir ara bazı yazarlarımız, “Arap diktatörlerin modern eşlerine övgüler” bağlamında yazılar döktürürlerdi... Son günlerde diktatörlerle birlikte modern eşlerin de incilerin dökülmesi kaç puan?
-  Kimseyi takmamak ve umursamamak, İlber Ortaylı’ya yakıştığı kadar kimseye yakışmıyor.

Haberin Devamı

Bir izdivaç teklifi

YENİ Şafak’ta Emeti Saruhan’ın Hüseyin Hatemi Hoca ile yaptığı nefis röportajı okudum...
En çok ilgimi çeken bölüm Hüseyin Hatemi’nin eşi Kezban Hatemi’ye nasıl evlenme teklif ettiğini anlattığı bölüm oldu.
İşte Hukuk Fakültesi’nde geçen bir evlilik teklifinin Hüseyin Hatemi’nin ağzından anlatılışı:
“Ret cevabı verirse bir hoca olarak izzeti nefsim kırılır diye hukuki bir şey söyleyeyim dedim. ‘Sizinle Medeni Kanunu’nun 82. Maddesi’ne uygun bir akit yapabilir miyiz?’ diye sordum. O da anladı, kıpkırmızı oldu ama anlamazlıktan gelerek, bana söyletmek için ’82. Madde’yi bilmiyorum’ dedi. Ben de kızarak ‘82. Madde’yi bilmiyor musunuz?’ diye hemen Medeni Kanun kitabını eline verdim.”

Haberin Devamı

Öneriyorum

AHMET Şık’ın “İmamın Ordusu” adlı kitabı internette yayınlandı.
On binlerce kişi, kitabı indirip okudu.
Herkesin aklında ise “Telif hakkı meselesi ne olacak?” sorusu var.
Benim bu konuda bir önerim var:
Ahmet Şık’ın Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte hazırladığı iki önemli kitap var piyasada...
Birinin adı: “Kontrgerilla ve Ergenekon’u Anlama Kılavuzu Kırk Katır Kırk Satır 1”... Diğerinin adı ise “Ergenekon’da Kim Kimdir? Kırk Katır Kırk Satır 2.”
Her iki kitap da “İthaki Yayınları”ndan çıktı.
Telif hakkı konusunda duyarlı olanlar, bu iki kitabı satın alabilirler.

Yazarın Tüm Yazıları