Paylaş
Yani alenen ve resmen tehdit dilini kullandı.
*
- Tarım Bakanı tehdit etse...
- Gümrük Bakanı tehdit etse...
- Orman Bakanı tehdit etse...
- Sosyal Politikalar Bakanı tehdit etse...
- Dışişleri Bakanı tehdit etse...
- Hatta ve hatta Başbakan tehdit etse...
Tabii ki mesele olur ama bir İçişleri Bakanı’nın tehdidi çok daha büyük mesele olur.
*
“Tehdit tehdittir, ne fark eder kardeşim” diyebilirsiniz.
Doğrudur.
Son tahlilde tabii ki tehdit tehdittir.
Ama bazı tehditler vardır ki...
Onların üzerinde biraz daha fazla durulur.
*
“Bir ülkede tehdit dilinden uzak durması gereken en birinci
kişi kimdir?” diye sorsalar...
Verilecek cevap şudur:
“İçişleri Bakanı.”
Neden?
Çünkü İçişleri Bakanı...
- Polis ve jandarmaya emir verir.
- İstihbaratı yönlendirir.
- Güvenlik güçlerini sevk ve idare eder.
*
Herkes öfkesine hâkim olacak. Herkes tehdit dilinden uzak duracak. Herkes ne dediğine dikkat edecek. Ama en fazla da...
İçişleri Bakanı öfkesine hâkim olacak, İçişleri Bakanı tehdit dilinden uzak duracak, İçişleri Bakanı ne dediğine dikkat edecek.
*
İçişleri Bakanı koltuğunda oturmanın işte böyle fazladan bir mükellefiyeti söz konusu maalesef.
BENİM GÖZÜMDE ATSIZ
ÜLKÜCÜ hareketle en küçük bir bağım olmamasına rağmen Nihal Atsız’ın “Bozkurtlar” ve “Deli Kurt” kitaplarını okumuştum.
Lisedeydim.
Su gibi içmiştim iki romanı da...
Daha nitelikli bir Battalgazi filmi ya da daha sürükleyici bir Tarkan
filmi izliyor gibi olmuş, hatta azıcık da gaza gelmiştim.
Fakat ülkücü harekete mesafeli oluşumdan dolayı...
Bunu yanımdakilere, yöremdekilere itiraf bile edememiştim.
*
Nihat Atsız’ın vefat yıldönümü
vesilesiyle gecikmiş olarak bir hakkı teslim ediyorum:
Hakikaten efsanevi romanlardı okuduğum o iki roman.
ENES BATUR/ENİS BATUR
YOUTUBER bir genç peyda olmuş.
Adı da Enes Batur.
*
Enes Batur’u her defasında Enis Batur diye okuyorum, iyi mi?
*
Hey gidi Enis Batur hey!
Uzun boyunu iki kat aşan kitaplar yazdın ama bir YouTuber gencin ismiyle anımsanıyor ismin.
30 YIL ÖNCE ‘KAHROLSUN İSRAİL’ SLOGANI ATARKEN
FOTOĞRAFTA slogan atanlardan biri benim, biri de benim eski dostum, mektep arkadaşım Malatyalı Murat Bilim.
Fotoğrafı Murat gönderdi.
*
Sene: 1988.
İsrail, yine zulmediyor.
Biz de bir sinema salonuna doluşup “İsrail’i Kınama Gecesi” yapıyoruz.
“Mescid-i Aksa’yı Gördüm Düşümde” diye şiirler okuyup “Kahrolsun İsrail” diye sloganlar atıyoruz.
*
Şu fotoğrafın çekilmesinin üzerinden şunca zaman geçti.
Benim sakallar ağardı.
Yarım asırlık çınar haline geldim.
Ve fakat...
Hiçbir şey değişmedi.
*
Ne diyordu Ahmet Kaya, o meşhur şarkısında?
*
Şöyle diyordu:
“Yine mızmız sıkıntı/Yine hep vıdı vıdı/Yine hep televizyon/Yine hep Ortadoğu.”
HAFTA SONU ŞUNLAR OLDU
- RAKİBİMİN acayip öfkelenmesine yol açacak kadar büyük zaferler kazandım tavlada.
*
- Sosyal medyada “Ya Ali Koç başa/Ya kuzgun leşe” şeklinde bir slogan görüp çok beğendim.
*
- “Aile Arasında” filmini izleyip de “Gülmekten çenem yoruldu” diyen bin iki yüz seksen elli ikinci kişiye rastladım.
*
- Zorlu’da hiçbir şey almadan onlarca ürün deneyip mağaza görevlilerini çıldırttım.
*
- Beylikdüzü’nde arazi baktım.
SUUDİ SİNEMASI
SUUDİ Arabistan’da sinemaya izin çıkmış.
Bundan sonra ülkede sinema salonları açılacakmış.
*
Adamlar resmen Rönesans falan yapıp cilalı taş devrine geçiyorlar.
Fakat ister misiniz, Suudi sineması diye bir sinema çıksın ve İran sinemasını bile sollasın.
Ya da Veliaht Prens, parayı bastırıp Hollywood’dan yönetmen, oyuncu falan transfer edip Suudi sinemasını coştursun.
BATTAL ALGISI
REZA’nın Zafer’le ilgili söyledikleri konusunda minnacık bir adım bile atmaya yanaşmadığınız
şu günlerde...
CHP’li Battal’ı yolsuzluktan görevden alırsanız...
Size Kadir İnanır bile inanmaz. Hatta ve hatta Battal yolsuzluğun şahını yapmış olsa da...
HİÇBİR ANLAM İFADE ETMEYEN CÜMLELER
- ARAP Birliği toplandı.
*
- Dünya İnsan Hakları Günü...
*
- Dikey mimariden yatay
mimariye geçiyoruz.
*
- Suudi Arabistan
Amerika’yı kınadı.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
Paylaş