Paylaş
İftira atmaya, kara çalmaya süper müsait bir ortam söz konusu ya...
*
İşte bu pustan, bu karambolden ve bu ortamdan yararlanmak isteyen çakalın teki, YouTube denilen mecrada geçmiş kameranın karşısına, elindeki pisliği bana bulaştırmaya çabalıyor.
Elinde bir avuç pislik, üstüme sıçratmak için debeleniyor.
*
Şunun farkındayım:
*
Puslu havalar, tam çakalların havasıdır. Bu havalarda çakallara gün doğar.
Ama benim çakal için, gün doğmayacak.
Çünkü bu çakalla, yargı önünde hesaplaşacağız. Attığı iftiranın yargıda hesabını tek tek soracağım.
Milim geri adım atmadan. Üstüne üstüne giderek.
İZMİR’DEKİ HDP SALDIRISI VE CİNAYETE KARŞI DİKKAT
HDP ile siyasi mücadele edilecek tabii...
En sert şekilde eleştirilecek parti.
İlişkileri sorgulanacak.
*
Buraya kadar bir sorun yok.
*
Ancak sıra İzmir’de yaşanan saldırı ve cinayete benzer olaylara gelince...
Hepimizin duyarlılığı tavan yapmalı.
Böylesi provokasyonlara karşı hepimiz uyanık olmalıyız.
*
İzmir’deki olayın üzerine titizlikle gidilmeli.
Polis, yargı...
Bu olayı tüm boyutlarıyla aydınlatmalı.
*
Saldırgan kimdir, necidir?
Provokatör müdür? Eylemci midir?
Amacı nedir? Bağlantıları var mıdır?
Varsa ne türden bağlantılardır bunlar?
Bu soruların yanıtı bulunmalı.
*
Ve tabii tüm siyaset dünyası da bu tür girişimlere karşı tutum almalı.
*
Bu açıdan AK Parti’den gelen üç kınama, çok önemli.
*
Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ve Grup Başkan Vekili Bülent Turan...
İktidar partisinin bu üç önemli isminin, saldırı ve cinayeti en vurgulu şekilde kınayıp lanetlemesinin anlamı büyük.
*
Bu tür saldırılarla ülkenin huzurunu bozmak isteyenlerin hevesleri, ancak bu tür tavır ve tutumlarla kursaklarında bırakılabilir.
BİONTECH/SİNOVAC
TÜRKİYE’ye BioNTech yağarken...
Sinovac’tan pek bir şey gelmiyor.
Yani...
Biri sözünde dururken...
Diğeri sözünün arkasında durmuyor.
Buradan yola çıkarak şöyle bir dış politika saptaması yapmak mümkün:
*
Bütün kartları, asla Doğu’ya oynamamak lazım. Çünkü bazen Batı emperyalizminden daha beter olabiliyor Doğu despotizmi...
ULAŞILAMAMA HAKKI
BÖYLE bir hak tanımı yapılıyor son günlerde.
*
Mesajlara boğulduğumuz, lüzumsuz aramalarla meşgul edildiğimiz, telefonu elden bırakamadığımız, her dakika ulaşılabilir sayıldığımız...
Günümüz dünyasında...
Ne güzel bir haktır bu.
Ben şahsen tanımadığım, bilmediğim numaraları açmayarak...
Bu haktan yararlanmanın ilk adımını atmaya karar vermiş bulunmaktayım.
*
Ulaşılamama hakkını savunalım.
Bu hakkımızdan milim ödün vermeyelim.
MİLLİ TAKIMLA İLGİLİ ARTIK ŞUNLARDAN KORKUYORUM
Bizim çocuklar, rakip kaleye doğru dürüst şut bile atamayacaklar diye korkuyorum.
*
Şenol Güneş, iyice dağılıp daha büyük hatalar yapacak diye korkuyorum.
*
Turnuvanın en kötü takımı bizimkiler olacak diye korkuyorum.
*
Totemlerin hiçbiri, hiçbir işe yaramayacak diye korkuyorum.
*
Bir taktik, bir strateji falan... Geliştirilmeyecek diye korkuyorum.
*
Bizim takım, bir takımdan ziyade bir topluluk olarak kalacak diye korkuyorum.
Paylaş