Paylaş
Jet Fadıl’ın bir suçu yok.
*
Asıl suçlular...
-Jet Fadıl, “az sonra sizi fena halde kerizleyeceğim” diye bağıran gözlerle baktığı halde... Paralarını götürüp bu adama yatıranlardır.
-Bir sarık, bir cüppenin itimat telkin etmek için yeterli olduğunu düşünenlerdir.
-Jet Fadıl’a kanmak için Cüppeli’nin kefaletinin yetip de arttığına inananlardır.
-Kırk sekiz kere dolandıran bir adamın, kırk dokuzuncu kere dolandırmayacağını sananlardır.
-Her defasında “keriz silkeleme operasyonu” çektiği halde... Her defasında bunu unutup parasını kaptıranlardır.
*
Değişmez kuraldır:
Talep varsa, arz olur.
Jet Fadıl tarafından kerizlenmeye talep vardır, Jet Fadıl da bu talebe yönelik arzını sunmaktadır.
Bu nedenle...
Kendisi derhal serbest bırakılmalıdır.
Fethullah’ın yaptığına ‘darbe’ diyebilir miyiz?
“17/25 Aralık olayı” için...
-“Fethullah’ın devlet içindeki adamlarının, yolsuzluğu bahane edip hükümeti yıpratma girişimi” diyebiliriz.
-“Fethullah’ın yargı ve polis içindeki unsurlarını kullanarak... Bakan düşürme, hatta başbakan düşürmeye kadar varacak bir maceraya kulaç atma olayı” diyebiliriz.
-“İleride bir gün belki aramızda savaş çıkar diye biriktirilmiş ancak gün yüzüne çıkarılıp çıkarılmayacağı belli olmayan yolsuzluk dosyalarının bir anda gün yüzüne çıkarılması olayı” diyebiliriz.
*
Ama “DARBE” diyemeyiz.
Hatta “DARBE GİRİŞİMİ” bile diyemeyiz.
*
Neden?
Bunun beş temel nedeni var.
Sayıyorum:
*
-BİR: Böyle bir darbenin gerçekleştirilebilmesi için “toplumsal destek” şart. Oysa Fethullah’ın toplumda bırakın darbe yapmayı, seçimde yüzde 3 alacak kadar bile bir karşılığı yok.
*
-İKİ: Böyle bir darbenin gerçekleştirilmesi için “silahlı güç” şart. Oysa Fethullah’ın silahlı gücü falan yok. (“Ama polis” falan diyecek olanlara soruyorum: Bir-iki yargıç, savcı ve polis şefiyle darbe mi yapılır?)
*
-ÜÇ: Böyle bir darbenin gerçekleştirilmesi için “tank, top, jet” falan şart. Oysa Fethullah’ın savcısı, yargıcı, polisi falan var ama tankı, topu, jeti yok.
*
-DÖRT: Böyle bir darbenin gerçekleştirilmesi için şeklen de olsa “yasal dayanak” şart. Oysa Fethullah’ın ve adamlarının ellerinde şeklen bile olsa yasal dayanağı yok.
*
-BEŞ: Böyle bir darbenin gerçekleştirilmesi için... Ülkedeki tüm boyunların darbecilerin önüne kuzu kuzu uzanması şart... Oysa bu devirde hiç kimse boynunu Fethullah’a bir kuzu gibi uzatmaz.
*
Velhasılıkelam.
“17/25 Aralık olayı” ile ilgili olarak...
Her şeyi söyleyelim ama “DARBE” demeyelim.
Aksi takdirde...
Hakiki darbecilere ve darbelere büyük haksızlık yapmış oluruz.
Houston! Cevap ver
İSRAİL’le barış çerçevesinde...
Bir HAMAS yöneticisi, Türkiye’den sınır dışı edilmiş.
*
Hey!
“Gazze” diye inleyen kardeşim.
- “HAMAS” diyorum.
-“Sınır dışı” diyorum.
-“Türkiye’den” diyorum.
Aloooo! Houston cevap ver!
Uyuyor musun?
Bir ses versene yahu!
Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı’na sorular
-SAYIN Bakan Yardımcım Boynukalın Bey... Sizce gençliğimizin dayak atma konusunda bir yetersizliği söz konusu mu? Bu konuda yapmayı planladığınız çalışmalar var mı?
*
-Sayın Bakan Yardımcım Boynukalın Bey... Siz sporcunun nasılını seversiniz? Cam kıran, kafa atan ve yumruk atanını mı?
*
-Sayın Bakan Yardımcım Boynukalın Bey... Gençlerimize “cam çerçeve indirmenin incelikleri” başlıklı konferanslar verecek misiniz?
*
-Sayın Bakan Yardımcım Boynukalın Bey... Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak “sporda şiddet” konusunda ne düşünüyorsunuz?
HDP, heyhat!
-BİZ dağdakilerin silahlarını bırakıp meşru ve demokratik siyasetin öznesi olmalarını beklerken... Meşru ve demokratik siyasetin öznesi durumunda olan HDP, gitti dağdakilerin içinde erimeye karar verdi.
*
-Biz HDP’nin “Türkiye partisi” olmasını beklerken... Türkiye partisi olmak durumunda olan HDP, bırakın Türkiye’yi, hatta bırakın Kürtleri, sadece ve sadece dağların partisi olmaya karar verdi.
*
-Biz HDP’den gür bir seda ile dağlara dönüp “sizin şiddetiniz devlet şiddetini doğuruyor, olan halkımıza oluyor, hendeklerinizi alın da gidin” diye haykırmasını beklerken... HDP, hendek bekçiliğine soyundu.
Ne zaman ki
60’lı yılların sonu, 70’li yılların başında cümleler şöyle kurulurmuş:
“Ne zaman ki köylerimizde tenis kortları olur, köylülerimiz piyano çalar... Türkiye işte o zaman çağı yakalamış olur.”
*
2015 sonu itibariyle yeni cümlemiz şudur:
“Ne zaman ki bilmem kaç milyon dolarlar harcanarak çekilmiş ‘Star Wars’ filmi, iki halayla komiklik yapılan ‘Düğün Dernek İki’ adlı filmini gişede yener... Türkiye işte o zaman çağı yakalamış olur.”
Paylaş