İsmail Kahraman neden Tayyip Erdoğan kadar dürüst olmayı denemiyor?

Lafı hiç eğip bükmeden...

-“Aldatıldık” dedi.

-“Milletimden özür diliyorum” dedi.

-“Rabbim affetsin” dedi.

*

Bu sözler...

-Tartışmasız itiraftır.

-Apaçık özeleştiridir.

-Net pişmanlık ifadesidir.

Son günlerde bakıyoruz bazı AK Partililere...

Hiçbirinde Tayyip Erdoğan’ın yürekliliği ve açıksözlülüğü yok.

-İtiraf etmek yerine mırın kırın ediyorlar.

-Özeleştiri yapmak yerine kem küm ediyorlar.

-Net bir pişmanlık sergilemek yerine gargaraya getiriyorlar.

*

İşte bakın:

Meclis Başkanı İsmail Kahraman da işte bu mırın kırıncı, kem kümcü, gargaracı kervana katılmış durumda.

*

Şöyle demiş İsmail Kahraman:

“Fetullah Gülen’le AK Parti arasında öteden beri bir mutabakat yok, beraberiyet olmamıştır. Daha değişik partileri desteklemiştir.”

*

İyi de İsmail Kahraman Bey!

Madem AK Parti ile Fetullah arasında öteden bir beraberiyet yok idi...

O halde Tayyip Erdoğan...

-Neden “Aldatıldık” dedi?

-Neden milletten özür diledi?

-Neden Rabbimizin kendisini affetmesini temenni etti?

*

İsmail Kahraman Bey!

Neden en azından Tayyip Erdoğan kadar dürüst davranmayı denemiyorsunuz ki?

BERABERİYET

İsmail Kahraman’ın güzel Türkçemize kazandırmış olduğu “beraberiyet” sözcüğünü pek bir sevdim.

Bundan sonra her fırsatta kullanacağım.

FETULLAH’LA POZ VERENLER CHP MİLLETVEKİLİ OLSAYDI

- FOTOĞRAF ders kitaplarına girerdi.

*

- İsmail Kahraman “Beraberiyette ıslandılar Pensilvanya’da yağan yağmurda” şarkısını terennüm ederdi.

*

- Hükümet yanlısı basında fotoğraftakilerin fotoromanları yapılırdı.

*

- Melih Gökçek o fotoğrafı Twitter’da en az bin iki yüz elli kez yayınlar ve etmedik laf bırakmazdı.

*

- Ak troller yüzyılın malzemesini yakalamış gibi coşardı.

*

- Ankara sokakları bu fotoğraftan yapılma afişlerle donatılırdı.

RASGELE NOTLAR

- “NE olacak bu memleketin hali” diyen Kemal Kılıçdaroğlu, olayı iyiden iyiye kahve muhabbetine çevirmeye başladı. Hadi hayırlısı.

*

- Ne zaman herhangi bir Onur Bizerdik haberi okusam... Ahmet Kaya’nın şu şarkısını mırıldanıyorum: “Kimselere sataşmadan/Ekiplere dalaşmadan/Belaya bulaşmadan gel.”

*

- İyi ki Amerikalı değiliz. Düşünsenize! “Trump mı, Hillary mi” diye bir tercih yapmak durumunda kalacaktık.

*

- İçine fıstık gizlenmiş siyah çikolatalı gofret işinde Kahve Dünyası’nın üstüne hiçbir markayı tanımam arkadaş.

*

- Martla ilgili atalar sözünü eylüle uyarlamak istiyorum: Eylül kapıdan baktırır/Kazma kürek yaktırır.

*

- Hüseyin Gülerce metrobüste şemsiyeyle şoföre saldıran adamı da FETÖ’ye bağlamış. Allah’ım sen aklımıza mukayyet ol.

YENİ KORKULAR SALMAK

EKİMDE yeni bir darbe olacak.

Kasımda kesin yeniden deneyecekler.

Aralıkta şöyle yapacaklar, böyle yapacaklar.

*

Böyle diyenlere dikkat edin!

Çaktırmadan FETÖ propagandası yapıyor olabilirler.

MİT’E SIZMAK

FETÖ’nün MİT’e sızdırdığı 80 küsur kişinin dün işine son verildi.

*

Devlete sızmaları önlemek amacıyla sızmaların istihbaratını yapması gereken kuruma bile sızmışlar.

*

Hay bin kunduz!

BİR İNSAN HANGİ TARİHTEN İTİBAREN FETÖ’CÜ SAYILMALI

SON günlerin en popüler sorusu bu...

*

Keşke son günlerin en popüler sorusu şu olsaydı:

“Bir insan ömrünü neye vermeli/Harcanıp gidiyor ömür dediğin/Yolda kalan da bir yürüyen de bir/Harcanıp gidiyor ömür dediğin.”

ANDIMIZ

ASKERİ disiplin içinde her sabah çocukları Andımız okumaya zorlamak ne kadar saçmaysa...

“Biz Andımız’ı okumak istiyoruz” diyen çocuklara engel olmak da o kadar saçma...

BAŞÖRTÜSÜ TACİZCİYİ DURDURUR MU?

BİR markette aşağılık bir tacizci sapık, başörtülü kadını taciz ediyor.

Görüntüler, dün gün boyu sosyal medyada dolandı durdu.

*

Kıssadan hisse:

Kadın ister şort giysin ister başörtüsü...

Kadın ister gündüz gezsin ister gece...

Kadın ister markette olsun ister tenhada...

Tacizci sapık için hiç fark etmez.