Hayır çadırında kaçan muazzam fırsat
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, hayır çadırına gitti.
Ve çadırdakilere şöyle dedi:
“Neden hayır diyorsunuz? Anlatın bakalım.”
*
Muazzam bir fırsat, müthiş bir imkân, al da at diyen süper bir pas!
*
Fakat o da ne?
Çadırdaki hayırcılar...
Bu fırsatı tepiyor, bu imkânı heba ediyor, bu güzelim pası gole çeviremiyor.
*
Aralarından bir teki bile...
“Cumhurbaşkanının aynı zamanda parti genel başkanı olmasını istemediğimiz için hayır diyoruz” demiyor, diyemiyor.
*
Aralarından bir teki bile...
“Biz tek bir akılla değil, ortak akılla yönetilmek istediğimiz için hayır diyoruz” demiyor, diyemiyor.
*
Aralarından bir teki bile...
“Biz doğru dürüst bir denge denetim sistemi istediğimiz için hayır diyoruz” demiyor, diyemiyor.
*
Aralarından bir teki bile...
“Biz hiçbir gerekçe gösterilmeden tek bir kişi tarafından Meclis’in yenilenme kararının verilmesini istemiyoruz” demiyor, diyemiyor.
*
Bütün bunları geçtim...
“Bu sistem sizden farklı düşünen birinin eline geçerse ne olacak” demeyi akıl eden tek bir kişi bile çıkmıyor, çıkamıyor.
*
Bunlar denmediği gibi...
“Çağdaş yaşam, Atatürkçülük, ayrımcılık, kadın meseleleri, Yavuz Sultan Selim Köprüsü” gibi...
Tam da Tayyip Erdoğan’ın en rahat top koşturacağı alanlarda laflar sıralanıyor.
*
Kıssadan hisse:
Hakkını veremeyeceksen o çadırı kurmayacaksın kardeşim!
BİLE BİLE
HALKBANK Genel Müdür Yardımcısı ABD’de tutuklanınca...
Yine aynı soru geldi oturdu gündemimize:
Tutuklanacağını bile bile neden gitti?
TARİHİ KİŞİLER NE DERDİ
- NAPOLYON: Yetmez ama evet.
*
- YAHYA KEMAL: Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç.
*
- ADOLF HITLER: Önemli olan doğruluk değil, önemli olan zaferdir. Hahahaha!
*
- SEZAR: Sen de mi hayır diyorsun Brütüs?
*
- NASRETTİN HOCA: İtikatta evetçi, amelde hayırcıyım.
*
- RAHİBE TERESA: Şeytan hayır dedi.
*
- EVLİYA ÇELEBİ: Evet ya Resullullah!
*
- ATATÜRK: Efendiler! Kafanızı kullanın kafanızı.
*
- GANDİ: Yahu bir Kemal vardı, ne oldu ona?
*
- CHE: Başına bir şey gelirse canım, Sierra Maestra Dağları’na gel...
*
- AHMET KAYA: Hadi sen git işine de herkes kendi işine...
ÇOCUKLU AFİŞLE İLGİLİ BİR AÇIKLAMA
AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş aradı.
Söyledikleri şunlar:
“Sinop Durağan’da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki’nin de katılımıyla bir etkinlikteydik. Bir baba ve oğlu geldi yanımıza... Çocuğun elindeki afişte ne yazdığını görmedik. Spontane bir şekilde Sayın Bakanımızla fotoğraf çektirdiler. Afişte ne yazdığını sonradan öğrendik. Başta Sayın Bakanımız olmak üzere hepimiz çok üzüldük.
O afişte yazılanlar bizim ahlak ve siyaset anlayışımıza uymaz. Son derece yakışıksızdır. O ifadeleri daha önceden görseydik mutlaka müdahale ederdik. Talihsiz bir olay... İstemeden de olsa böyle bir fotoğrafta yer aldığımız için kamuoyundan özür diliyoruz.”
SANDIĞA GİTMEYİP TATİLE GİDENLERE NE YAPMALI?
- DERHAL selam sabah kesilmeli.
*
- Ağlaştığında “Zırlama” denilmeli.
*
- Parmakla gösterilip afişe edilmeli.
SIRADAKİ GELSİN
- KERKÜK: Gitti...
*
- MUSUL: Esamisi okunmuyor.
*
- RAKKA: Ha gitti ha gidecek.
BİR ALEVİNİN
HERHANGİ bir siyasi partiye genel başkan olması...
Devletin Alevilere lütfü, izzeti, ikramı, iyiliği değildir.
*
Devlet Alevilere ayrımcılık yapmadığını göstermek istiyorsa...
Alevileri bakan yapmalı, genel müdür yapmalı, daire başkanı yapmalı, vali yapmalı, kaymakam yapmalı.
*
Hepsini geçtim.
Cemevlerini ibadethane kabul etmeli ibadethane...
JET FADIL TAHLİYE EDİLİNCE İÇİMDEN GEÇEN CÜMLELER
- GELDİ yine kandırmaların efendisi.
*
- Bakalım bu sefer hangi Cübbeli Hoca’yı kendisine kaldıraç yapacak?
*
- Proje/Kandırma/Hapis/tahliye... Proje/Kandırma/Hapis/Tahliye... Bu da böyle bir kısırdöngü...
*
- Para kaptırmaya doyamayanlar oldukça Jet Fadıl’lar da yaşayacaktır.
ACABA HANGİSİNİ YAPAR?
BÖYLE bir pankart karşısında Sayın Bakan Fatma Betül Sayan Kaya’nın yapabileceği iki şey var:
*
- BİR: Ya “Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz, kaldırın çabuk şu pankartı” diye haykırır.
- İKİ: Ya da “Ver mehteri ver” diye durumun keyfini çıkarır.
BİRKAÇ KİTAP
- ÜZGÜNÜM, YAZMAK ZORUNDAYDIM: Gazeteci Makbule Cengiz’in kitabı, idealleriyle yalın gerçekler arasında sıkışan bir gazeteciyi anlatıyor.
- PERDEYİ ARALARKEN: Yalım Eralp’in hariciye anıları, “Bir ‘monşer’in hatıratı” alt başlığıyla sunulmuş. Düşündürürken eğlendiriyor.
- DELPHİNUS BİLGELİĞİNDEN MESAJLAR: Türünün meraklılarına hitap eden etkileyici bir kitap. Bir dolu soruya cevap veriyor.
İŞTE SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
