Ey ehl-i iman! Ayağa kalk!

Bu derneğe bağlı merdiven altı yatılı bir Kuran kursu açmışlar.

Ve bu kursta küçücük çocuklara tecavüz etmişler.

*

Tabii ki bu bir insanlık suçudur... Tabii ki buna tepki göstermek için ille de dindar olmak gerekmez... Tabii ki herkes ayağa kalkmalı...

*

Fakat mukaddesata önem verdiğini söyleyenler, hayatlarını dine göre düzenlemeye çalışanlar, dini hassasiyetleri başkalarından fazla olanlar, yani dindarlar...

Bu iğrençlik karşısında...

Herkesten daha atak, herkesten daha cevval, herkesten daha öfkeli, herkesten daha sorumlu, herkesten daha duyarlı...

Olmalı, olmak zorunda.

*

Çünkü Kuran kursunda öğrenim gören çocuklara yönelik bu saldırı, aynı zamanda...

- Mukaddesata yönelik eşi görülmemiş bir saldırıdır.

- Kuran’a yönelik iğrençlikte sınır tanımayan bir saldırıdır.

- Dine, imana yönelik din karşıtlarının bile yapamayacağı türden bir saldırıdır.

*

El ehl-i iman! Ayağa kalkın!

- Yasadışı faaliyet gösteren derneklerin açtığı merdiven altı Kuran kurslarının neden denetlenmediğini sorgulayın!

- Bu kurslara emanet edilen çocukların haklarını, hukuklarını en başta ama en başta siz koruyun!

- “Kuran kursu” ile “çocuğa tecavüz” kavramlarının yan yana gelmesine sebep olan şu köhne sistemi tarumar edin!

Tanıdıklarım arasında

- Tanıdıklarım arasında... Seren Serengil-Yaşar İpek hadisesinin bütün detaylarını takip eden kendilerine entel süsü vermiş tipler var.

- Tanıdıklarım arasında... “Ben hep Tarkovski falan izlerim abi” diye hava basan, ancak gizli gizli “Gelinim Mutfakta” izleyen tipler var.

- Tanıdıklarım arasında... Arada sırada çıkan tuhaf kavgaları izlemek için İstiklal Caddesi’nde takılan tipler var.

- Tanıdıklarım arasında... Herkesin içinde klasik müzik dinleyin, etrafta kimse kalmayınca “Bir taş attım pencereye tık dedi” türküsünü mırıldanan tipler var.

- Tanıdıklarım arasında... Şeyma Subaşı’nın kitap yazmasını hunharca aşağılayıp Şeyma Subaşı’nın kitabını karıştırmaktan da geri durmayan tipler var.

HANGİ ÇILGIN KILIÇDAROĞLU’NU KOLTUĞUNDAN EDEBİLİR Kİ

ÇIKMIŞ, yenilmiş ve koltuğunu korumuş... Çıkmış, yenilmiş ve koltuğuna daha da yapışmış... Çıkmış, yenilmiş ve zerre umursamadan koltuğunda oturmaya devam etmiş... Falan filan...

*

“Önümüzde CHP kurultayı var, Kılıçdaroğlu koltuğunu korur mu?” diye soranlara gülümseyerek cevap veriyorum:

Feriştahı gelse... Hayatında ilk kez hafiften galebe çalmış bir Kılıçdaroğlu’nu o koltuktan kaldıramaz.

KUCAK SİYASETİ

EKREM İmamoğlu’nun “82 milyon birbirini kucaklasın... Kucaklaşırsak sorunlar çözülür... Kucaklaşalım... Kucak, kucak, kucak...” demesini ilk üç gün ben de destekledim ama artık biraz sıkıldım galiba.

*

HDP’nin talepleri var abi! Sen o taleplere ne diyorsun? Kucaklayınca bitiyor mu talepler? Kandil’e selam gönderdiklerinde... “Hadi gel bir kucaklaşalım ve unutalım” mı diyeceksin? Özerklik falan meselesi var... Kucaklaşınca geçecek mi? Eskiden “Benim de Kürt arkadaşlarım var” denirdi, onun yerini “Hadi gel kucaklaşalım” mı alacak nedir?

ABDURRAHİM ALBAYRAK İÇİN HAZIRLADIĞIM SÖZLER

- Falcao’nun cefasını çekti, sefasını sürmek hakkıdır.

*

- Kurtdereli Mehmet Pehlivan gibi kurt kapanı yapıp kaptırmadı Falcao’yu...

*

- Öyle bağladı ki kendini Falcao’ya... Servetini yatırmaya ramak kalmıştı.

*

- Monaco’ya gitse, üç gün âlemlere aksa... Vallahi hakkıdır.

*

- Futbol böyledir: Falcao’yu getiremeseydi bitecekti, getirdi kral oldu.

HANGİ ÜNİVERSİTELERİN HANGİ BÖLÜMLERİ GÖZDE?

TABAN puanı en yüksek, yani en başarılı öğrencilerin tercih ettiği 10 bölümü açıklıyorum:

- BİR: İstanbul Medipol Üniversitesi’nin Uluslararası Tıp Fakültesi...

- İKİ: Koç Üniversitesi’nin Tıp Fakültesi...

- ÜÇ: Koç Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği...

- DÖRT: Koç Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği...

- BEŞ: İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi...

- ALTI: Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği...

- YEDİ: İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi...

-SEKİZ: Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi...

- DOKUZ: Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği...

- ON: Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği...

*

Kıssadan hisse: Ben onu bilmem arkadaş... Bu devirde ya doktor olacaksın ya da mühendis.

GÜNLERİMİZ GELDİ

YAĞMURCULAR... Kapalı havacılar... Mont meraklıları... Soğuk sevenler... Güneşli havalarda morali bozulanlar... Terlemekten nefret edenler... Eda Taşpınar türü güneşlenmeye bir türlü kafası yatmayanlar... Bulutlar kararınca mutlu olanlar... Hafif bir esintiyle huzur bulanlar... Düşen sarı yapraklarda yaşama sevinci arayanlar...

Dostlar, Romalılar!

Eylül başladı... Günlerimiz geldi yani.

PANTER EMEL NEREDE?

HAYVANLARA yönelik şiddet konusunda duyarlılığın bu denli artmadığı dönemlerin sembol ismiydi Panter Emel...

Yanına arkadaşlarını alır barınak basardı, belediye koridorlarını inim inim inletirdi, köpek katliamcılarına dünyayı dar ederdi, kedilere kötülük yapanları yaptıklarına pişman ederdi.

*

Çok aşağılandı, çok çile çekti, çok emek verdi, çok mücadele etti, sevimsiz olmayı göze aldı falan...

Şimdi hepimiz onun açtığı yoldan giderek... Hep birlikte kedilere atılan tekmelerin, köpeklere yapılan zulümlerin hesabını soruyoruz.

*

Öncümüz, liderimiz, yol göstericimiz, ilk direnişçimiz Panter Emel!

Nerelerdesin yahu?